Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Atsız ile nasıl tanıştım?
Pek çok kimse gibi ben de, Nihal Atsız adını ilk defa 1944 yılının Mayıs ayında duydum. Ancak o yılın o ayında ben hem mesleki hayatım, hem özel hayatım bakımından çok meşgul bir insandım. Gazetelerin ancak manşetlerine göz atabiliyordum. Bu manşetlerde o sırada sık sık Sabahattin Ali ile Nihal Atsız adları geçiyordu. Bu iki insan arasındaki
İstanbul'dan Mektup
Canım, uzandığım yerden yazıyorum, yorgunum pek, aynada yüzümü gördüm, âdeta yeşil. Havalar soğuk, yaz gelmeyecek. Haftada otuz liralık odun lâzım, -----başa çıkılır gibi değil. Demin, sofada iş görürken,
Reklam
"Ey İmparator. Endişe etme. Peygamber, mektubuna saygı gösterdiğini öğrenince şöyle dedi: 'Mektubum yanında durdukça mülkü de duracaktır.'"
[İstanbul] 21 Mart 1947 Nahit, İşte ben de mektubunu aldığım gün yazıyorum. Ama bugünki postaya yetişecek mi bilmiyorum. Çünkü saat şu anda dördü geçiyor. Yetişmezse de kötü olur. Çünkü mektubum Ankara’ya pazar günü gider. Pazar günü de herkes evdedir. Halbuki bu sefer mektep adresine yollamak istemiyorum. Bakalım. Bir kere postaneye giderim de adresini orada vaziyete göre yazarım. Diyebilirim ki senden ilk defa olarak iyi bir mektup aldım. Bunun için çok memnunum. Münasebetimizden bir hatıradan bahseder gibi edişimin bir vehim olduğunu söylemiştim zannederim. Yani sana öyle gelmiş. Ben senden başka hiç kimseyi düşünemiyorum.
MEKTUP 2
Servet Bey, İki gün önce mektup yazmıştım. Bir daha yazıyorum. Mektupta oyalanma psikolojisinden bahsetmiştim. İnsanların bilge olanları oyalanan insanlardır. ... İki insan düşün; karşılıklı iki dağın zirvesinden yapayalnız iniyorlar ve karşılaşıyorlar. İkisinin de amacı, tırmandıkları dağın ardındaki ovada yaşamak. Fakat geldikleri yerlerden ayrı ayrı yaşam bilgileri getirmişler. Hiçbiri inkâr edilemez. İkisi de yaşam bilgisi... ... Hiç kimsenin olumlu gelişmeler adına kan pahası değişmeler istemeye hakkı yok. ... İstanbul'un orta yeri sinema Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama... Bu sözü tarihten atabilir misin? Öyleyse çok kelam zarar. Mektubum ciddi bir karardır. Allahaısmarladık... Adı ve Soyadı (Beyaz çizgili dosya kâğıdına yazılmış, muhtemel askeriye kantininden alınmış.)
Sayfa 60 - Matbuat Yayın, 2. Basım - Aralık 2016, BÖLÜM 1, Mektuplar
Patrona'nın pisi pisine ölüme gidişi
Bir rivayete göre plan gizli tutulmasına rağmen İstanbul Kadı Naibi Kudsîzâde, bir yolla bunu öğrenmişti. Patrona’ya, daha Topkapı Saray’nın birinci avlusundayken Hastalar Koğuşu önünde, “Benim devletlü Ağa Efendim Sultanım, mektubum size ulaştığında katiyen ama katiyen Saray-ı Hümâyûn’a gitmeyiniz. Yine bir bahane ile geri kalın. Zira meşveretler başkadır. Bugün hepinizi kılıca yemedecekler” yazılı gizli bir mektubu adamlarından biriyle ulaştırmayı başardı. Patrona, kâğıdı okumadan cebine koydu. Yanında bulunan İbrahim Efendi okumak için ısrar etmesine rağmen o buna izin vermemiş ve “Ne olacak, her halde Kutsîzâde de bir memuriyet istiyor. Hele öncelikle şu işleri halledelim sonra o da olur” diyerek geçiştirmişti. Böylece Patrona’nın kâğıdı okutmaması büyük bir felaketi engellemişti.
Reklam
28/29 Mart 1974 Muhterem Âdile Ayda Hanım, Bu mektubum, sizi külfete sokacak bir rica mektubu olacak: Münih'te tarih doktorası yaymakta olan küçük oğlum Buğra, sömestr tatilinden istifade ederek, dört beş kişilik bir grupla, 15 gün için Istanbul'a geleceğini daha önce bildirmişti. Aralarında Jana adlı bir Çek kızı varmış ve bunun
Asiler padişahın Edirne'den İstanbul'a dönmesi ve isyana sorumlu tuttukları Şeyhülislam Feyzullah Efendi ile kendilerine teslim etmesi için hazırladıkları bir mektubum seçtikleri temsilciler vasıtasıyla Edirne'ye gönderdiler ancak Şeyhülislam Feyzullah efendi İstanbul'daki isyanın kendisi aleyhine bir hareket olduğunu ve bu asilerin kendisi hakkında temsilcileri ile şikayet mektubu gönderdiklerini öğrendiğinde endişeye kapılarak Edirne Bostancıbaşı Karayılanlı Ali Ağa'yı gelen isyancı temsilcilerini sürgün etmesi için hafsa'ya gönderdin Ali Ağa yanına 400 Bostancı alarak Edirne'ye gelmekte olan ihtiyacı temsilcilerine Eğridere Palangası'na sürdü.
Sayfa 610 - Yeditepe YayıneviKitabı okudu
520 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
O.P Türkçe yazdığı için şanslı sayarım kendimi
Bazı yazarlar garip bir iyimserlik hissi verir hayata karşı. Bazı yazarlarda bilinmeyen bir karamsarlık. O.P iyimser tarafta. İlginçtir bu romanı için en iyimser romanım demiş. Bir de Albert Camus vardır benim benim iyimserlerimden. Ne kadar kötümser de olsa konular bu yazarlarda bir umut ışığı vardır sönmeyen. O.P farklı çevrelerde farklı
Benim Adım Kırmızı
Benim Adım KırmızıOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202316,1bin okunma
”Bu sana ilk mektubum İstanbul.Daha yazabilir miyim bilmiyorum.Bu kaldığım otelde sana aşık pek çok insan var.Bil istedim.Senin güzel yüzünü görebiliyor onlar.Onlar aşk dedikleri o şeyle sana senden mi bakıyorlar. Gözlerimi yumma olur mu?Gözlerin her zaman böyle gezdirsin bakışlarını göklerde.Gözlerini kapatma ki öldü sanmasın kimse seni.Senin gözlerin hep açık kalsın.Çünkü İstanbul,Diğer şehirler ölüyor. Benimle tekrar konuşman dileğiyle..Ahmet
Reklam
MİLLİ ŞEFİN BERGÜZARI İsmet İnönü Cumhurbaşkanı olduğu zaman bunu müspet karşılayanlardan biri de bendim. O sıralarda yabancı basından bizim gazetelere aktarılan bazı haberlerde Türk Devlet Başkanlığı adayları arasında Şükrü Kaya gibi isimlerin de bulunması cidden ürkütücü ve düşündürücü idi. 1938’de benim İstiklâl Savaşı ve Cumhuriyet çağı
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.