592 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 days
Bir Süredir Yazmak İstediğim İnceleme
Siz de benim gibi kimmiş bu geyşalar, diye merak edip haklarında biraz bilgi edinmeye kalktıysanız muhakkak bu kitapla karşılaşmışsınızdır. Ve kitabın kapağını açtığınızda, " Bir zamanlar Kyoto'nun en ünlü geyşalarından birinin anılarından uyarlanmış gerçek bir hikaye." yazısını -kelime kelime aktaramamış olabilirim- görmüşsünüzdür. İşte
Bir Geyşanın Anıları
Bir Geyşanın AnılarıArthur Golden · Altın Kitaplar · 20063,296 okunma
84 syf.
·
Not rated
Şeffaflık ve Kontrol
ŞeffaflıkToplumu ile yeniden karşınızdayım uzun zaman oldu herhalde ilgimi çeken konular üzerinde bir şeyler karalamayalı. :) Kısmet bu kitabaymış. Kitaba kabataslak baktığımızda 84 sayfa gözükmesine rağmen yayınevi reklamı, kitap reklamı ve notları falan çıkarınca okunacak 61 sayfa kalıyor. Yazar 61 sayfada kendi öngördüğü toplum çeşitlerine göre
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han · Metis Yayıncılık · 20172,151 okunma
Reklam
408 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 42 days
Kitapta verilen sirayla okunmamali
Primum non necere! (Önce zarar verme) Adi Hippokrates Külliyatı olmasina rağmen tezlerinin -belki de- hiçbiri bizzat hipokrat tarafindan kaleme alınmamış veya anlatilmamistir. Eldeki bilgilere gore modern tıbbın doğuşu M.Ö 6. ve 4. yuzyillar arasına denk gelmekte ve bilinen o ki bu dönemde literatüre gecen tıp bilgisi 3 kaynaktan doğmaktadır;
Hippokrates Külliyatı
Hippokrates KülliyatıHippokrates · Pinhan Yayıncılık · 201813 okunma
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul
Milletin çoğunluğu uyanıp, yarattığı değerlere sahip çıkmadıkça...
Mutsuzluğumuz budur işte bizim. Yıllar yılı uğraşıp karanlıktan çıkmanın yolunu bulur, sonra aydınlıktan ürkmüş gibi gerisin geri döneriz. Özene bezene, dişimizden tırnağımızdan kese kese yetiştirdiğimiz fidanları bir vuruşta keser atarız. Bizi uyarsın diye milyonlar harcayıp okuttuğumuz, Avrupalara yolladığımız, yüzlerce fireden arda kalmış bilim, sanat, hukuk adamlarımızı en verimli çağlarında kapı dışarı eder ya da ellerini kollarını bağlamak için kanunlar çıkarırız. Gül gibi devrimlerimizi mevzuata boğar, bal arılarımızın üstüne kara böcekleri saldırtırız. Milletin çoğunluğu uyanıp, yarattığı değerlere sahip çıkmadıkça böyle gidecek bu iş: Karalar akları kemirecek, ''pireler filleri yutacak.'' Orhan Veli'nin dediği gibi.
779 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 14 hours
Detaylı bir Makale
Gençtim işte şehrin o yatık raksından incinen yine bendim gelip bana çatardı o ruh tutuşturucu yalgın onunla ben hep sevişecek gibi baktık birbirimize. bir kez öpüşebilseydik dünyayı solduracaktık .(Münacaat’tan… İsmet Özel) “İnsanların ve meleklerin diliyle konuşsam, ama sevgim olmasa, ses çıkaran bakırdan ya da çınlayan zilden farkım
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225.5k okunma
Reklam
158 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.