İşte bu yüzden,Shire’lı minik bir buçukluktan, sakin kırların basit bir hobbitinden, ulu kişilerin giremediği veya girmeye cesaret edemediği yerlere bir yol bulması bekleniyordu. Bu kötü bir kaderdi. Fakat kendi seçmişti bu kaderi, kendi oturma odasında, Gümüş ve Altın Ağaçları’nın hala çiçek içinde olduğu, dünyanın gençliği ile ilgili bir hikaye kadar uzak görünen bir yılın, uzaklarda kalmış bir baharında…