Birinci kitap beklentimi o kadar üst çıtalara çıkartmıştı ki... Galiba daha üstü olamaz diyordum. Ama bilin bakalım bu hangi yazar? Tabi ki Nagila ve ondan da bundan daha azını beklemek hata olurdu.
O kadar fantastik kitap okudum ama ben hiçbir fantastik kitabın böylesine kadınları öne çıkardığını görmedim. O kadar duygulandım ki. Yani seri tamam
"Bana yukarıdan bakarsanız aptalın tekini görürsünüz. Bana aşağıdan bakarsanız Tanrı'yı görürsünüz. Bana tam karşıdan bakarsanız, kendinizi görürsünüz."
-Charles Manson
Peki bir Yabancı'ya bakınca ne görebilirsiniz? Farklılıkları mı, anormallikleri mi, rahatsızlık verdikleri mi, eksiklikleri mi yoksa fazlalıkları mı? Gerçekten bir
Nereden başlayacağımı bilememenin çaresizliğiyle başlıyorum.
“Söylenecek sözün çokluğu bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır kalırsınız.” sözünün hakikatine inanarak ama yine de yazmaya çalışarak başlıyorum.
“Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Yazı hariç. Yazı hariç. Evet tabii, tek teselli yazı hariç.” cümleleriyle biten Kara Kitap’ı
Zaman, heyelana kapılmış toprak gibi kopup gidiyor. Neye daldığımı bilmiyorum. Ama başımı kaldırıp bir bakıyorum ki gerimde upuzun bir zaman bırakmışım. Ben o geride kalan zamanı yaşadım mı ? Yoksa, geçip gitti sadece de ben baktım mı ?
Herkes bilsin istiyorum bazen, bu dünyadan ben geçtim. Bazense bir hırsızın sokaktan kimseye görünmeden çıkmak
Kitap Arasında Çiçek Kurutangillerden ‘e nazik daveti ve muazzam kitap seçiminden dolayı teşekkür ediyorum. Yakın okur arkadaşlarımın şikâyetçi oldukları listende neden “yerli” yazar çok az isyanını bir nebze bastıran bu kitabı okumamı sağlamış oldu. :) Facebook gruplarında takılırken bana kitap önerin de gideyim
Üniversitede her dönem zorunlu felsefe derslerimiz vardı zaten ilgim de olduğu için keyifle geçerdi dersler ama bu kitabı bilmiyor olmak beni gerçekten üzdü ve kesinlikle büyük bir eksiklik hissettim.
Yıllar sonra bu açığı kapatmış olmak bir nebze rahatlatıyor.
Kitap
Cemal Süreya
Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.
Şems-i Tebrizi
Düzenim bozulur,
Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Selamlar, uzun süredir bu kitaba inceleme yazmak istiyordum çünkü asla beğenmediğim bir kitap ve bunu sizlere de anlatmak istiyorum.
Konusu ile başlayalım:
Yani 2-3 yıl önce okuduğum için tam hatırlamıyorum ama hatırladığım kadarı ile Nazlı karakterimiz paraya ihtiyacı olduğu için bir casino tarzı bir yere gidiyordu ve burada hile yapıyordu.
Merhaba Rima, ben’im…
Hayatın benden çalamadığı sağır ve lal düşler biriktirdim, Saklı Bahçe’mde…Sana anlatmak istediğim o kadar çok şey var ki, nereden başlayacağımı bilemedim…Kırk yıllık bir ömür, kırk yıllık anılar, kırk yıllık bir öykü…
Bir ömrü nasıl anlatabilirim diye düşünürken, bir mektup yazmak düştü aklıma. Bir filmde görmüştüm; sararmış kâğıtların üzerinde yüzlerce aşk nağmesi ve titreyen elleriyle güzel bir kadın… Bereketli gözyaşları, solmuş anıların üzerine yağmur gibi yağarken, yeniden dirilip ölümsüzleşen bir aşk belgesi… Bir mektup ! Şimdi yazdığımı okurken yüzünde beliren tebessümü görüyorum. Bu devirde mektup mu kaldı diyorsun; gülme ne olursun!!
Yalnızca, oku…
Okuyacağın bil ki sıradan bir aşk mektubu değil. Kırk yıllık bir ömür, kırk yıl süren bir yolculuk zamanda… İşte bu benim hikâyem… İçinde biraz ben, biraz sen. Mavi bilyelerimle başlayan ve Sende son bulan; yakıp har’layan bir serüven…
Dinle Rima, başlıyorum hikâyemi anlatmaya…
Haa unutmadan;
Mektubuma başlamadan evvel, gözlerinden öperim…
// Yusef Masadow //
Herkese Merhaba,
Seneye iyi başladık gibi, 2. Okuduğum kitap Gazap ve Alevin kaderide baya beğenerek bittirdim Tabi kitabı daha heyecanlı ve hevesle okumamın @Cinsokur_ gözdem kuzum ile beraber okumanızda oldu.
Hemen Kitabımıza gelelim; Kız karakterimiz Romeria, New York City’de mafya için mücevher hırsızlığı yapıyordu, bir gün karşısına
* Bu ileti ekşi sözlükte Cemal Süreya adıyla paylaşılan sahte iletileri araştırıp ortaya koymuş olan "don tshort" isimli kullanıcının paylaştığı entry'den alınmıştır.
Aşağıda alıntıladığım dizelere
Aslında kitabı bitireli birkaç gün oldu. Ama kendimi toplayıp yorumunu yazabilmem için biraz daha süre gerekiyordu. Şu an kendimi yorum yapmaya hazır hissediyorum.
Sevdiklerini kaybeden kişilerin yaşadıklarını anlatan kitapları pek fazla sevmem. Yani sevmemek değil de tercih etmemek desek daha doğru olur. Çünkü okurken kendimi bir anda karakterin