Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Charles C. Finn
Ama saklarım bu gerçeği savunuculukla... Kimsenin bilmesini istemem.... Zayıf taraflarımı düşündükçe, Titrer ve sararırım.... Ya başkaları görürse iç dünyamı... Gerçek ben ve yalnızlığımı! İşte, Maskelerimi onun için takarım... Onun için, arkalarına saklanacakı Maskeler yaratırım...
Gözlerimi yumduğum sürece, iki kişiyiz: buradaki ben ile aynadaki o. Gözlerimi açarak, onun ben, benimse o olmamı önlemeliyim. Onu görmeli, ama görülmemeliyim. Olanaksız mıdır bu? Benim onu gördüğüm gibi, o da hemen beni görecek, böylece birbirimizi tanıyacağız. İstemem, eksik olsun! Ben kendimi tanımak istemiyorum; benim dışımdaki onu tanımak istiyorum. Olabilir mi bu? En büyük çabamı şunun için harcamalıyım: kendimi kendimde görmemek, kendi tarafımdan görülmek, kendi gözlerimle, ama bir başkasıymışım gibi: herkesin gördüğü, ama kendim göremediğim ötekini.
Reklam
Son zamanlarda seyircilerimle konuşmak için bol fırsatım oldu. Bu sohbetler sırasında onları , filmlerimde simgeler ve mecazlara asla yer vermediğime ikna edemedim. Özellikle de yağmurun anlamı konusunda beni çok sıkıştırdılar. Neden yağmur? Neden ikide birde beliren rüzgar, ateş ve su? Bu tür sorular beni büsbütün çileden çıkartıyor. Yağmurun,
Beni anlamayanlara karşı soğuğum fakat bu kadar anlayanlardan da ürküyorum. Beni kendi gözümle hudutlandırıyor, içimde hürriyet sahası daralıyor. Hürriyet! "Ya aşk, ya hürriyet!" demek istiyor Samim. İkisi birden olmaz. Ya gazi, ya şehit. Hakkı var. Hem tuhaf: Hürriyet içinde hürriyetin kıymeti yok. Bugün Samim benden ayrılsa ve beni hür bıraksa, nefret ederim hürriyetimden. Paris'e gitmek bile istemem. Sahip olmadığımız şeylere... Şeylere... Sahip olmadığımız şeyleri istiyoruz.
Sayfa 188 - MeralKitabı okuyor
"Pekala. Çıplaksın. Yani neredeyse çıplaksın. Biraz dikkat dağıtıcı. Vücut mu çalışıyordun, cehennemde spor mu yapıyordun?" "Beğendin mi?" Dudağının kenarı yukarı doğru kıvrıldı. Utanmazca şöyle bir yandan yandan baktım. "Prensip olarak kimseyi nesneleştirmek istemem ama iyisin iyi." Kıkır kıkır kıkırdadı. "Sen de fena değilsin." "Bunu neredeyse çıplak olan ben olduğum zaman tekrar konuşalım." Kendimi beğenmiş bir ifadeyle yapay bir şekilde güldüm.
Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar. Ne de şeytan bir günahı, Seni beklediğim kadar. Geçti istemem gelmeni, Yokluğunda buldum seni; Bırak vehmimde gölgeni, Gelme, artık neye yarar?
Reklam
"Senin aksine ben üzülüyorum kayıplarımı sayıp ayrılığa yüz sürmekten yoruldum inan. Ben böyle belirsizlik istemiyorum. Netlikler olmalı hayatımda. Bir ileri, bir geri istemem. Ya kır inadını tut elimden, ya da dön arkanı git, uzak dur benden!"
Sonra benim bir kötü huyum daha Anlatmak istemem kendimi uzaklarda çorbalar pişer Şu benim yalnızlığıma karşı
"Kolay mı gerçeğe ermek? Dost bağından güller dermek Orda kalsın değer vermek Yeter ucuza satmasın Sonu yoktur bu virdimin Dermanı yoktur derdimin İstemem ilaç yardımın Yeter yakamdan tutmasın
"istemem balından Bırak beni bu halımdan Razıyım açan gülünden Yeter dikenin batmasın Gece gündüz bu hizmetin Şefaatin kerametin Senin olsun hoş sohbetin Yeter huzurum gitmesin..."
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.