Put ve Perest
Katliam yaptığım olay mahallindeyim
Alnımın pervazından görüntüler sızıyor
Kapının önündeki zümrüt yeşili çimenler
Tıpkı o gün gibi şakıyor meltem eşliğinde
Bir put ve bir perestin hikayesi bu
Rastgele açan sonbahar çiçeklerine karışan iki kişi
Bir çift meşeden tabut
İçinde uzanmış parlıyor iki yakut
Tanıştıklarında erkek
İtiraf etmeliyim ki, aziz okur, benim ömrüm, her birini gebertmek istediğim insanlarla aramdaki buzdağlarını eritmeye çalışmakla geçiyor. Mesela zenginlerden nefret ediyorum, ne yapayım, elimde değil. O restoran sürüngenleri, fiyaka kumkumaları, yapmacık kasvetin mıymıntı bekçileri, ticari bir şiveyle konuşan zehirli papağanlar, hileli bir neşe içinde geviş getiren bunak vampirler, modanın ipiyle kuyuya inen kibirli cambazlar, tatile gebe fırlamalar, alaturka bir sadizmle zıvanadan çıkanlar, alafranga bir mazoşizmle yılışıklaşanlar… Hepsine teker teker Kolombiya kravatı takmak istiyorum! [Kolombiya kravatı: Meksika mafyasının uyguladığı bir cezalandırma biçimi: Kurbanın gırtlağına bir delik açılır ve dili bu delikten sarkıtılır.
''Kabul ve itiraf ediyorum. Öylesine sevimli sapıklarsınız ki siz, ve bende öylesine güçsüz, ya da güçlü,ya da saçma, ya da akıllı bilmiyorum bir adamım ki, sözümden dönemem.''
Kendimi oldukça bileşik hissettiğimi itiraf ediyorum. Örneğin sağı solu belli olmaz biriyimdir. Ve bir şeye karar vermekte zorlanırım hep. Ayrıca, aynı kişiyi hem sevip hem de nefret edebilirim ondan.