Sezarın haklı sezara :Dacımam
— Kooperatifimizin nesine itiraz ediyorsunuz? — Çok noktalarına… — Birkaçını söyleyiniz… — Dayak yemeye hazırlanarak mı? — Merak etmeyiniz. Hakkınıza düşeni ihmal etmem!
Sayfa 268Kitabı okudu
Seyirci kalmayın sevgili seyirciler!
"Evet sevgili seyirciler , sıradaki haberimiz bir araştırma sonucu ile ilgili. Sürekli aynı hitaba maruz kalırsanız size söylenenler şuuraltınıza yerleşiyormuş. Size nasıl seslenildiğine ve neler söylendiğine dikkat edin. Sizi uyarıyoruz. " Biz kimiz? "Seyircisiniz." Siz kimsiniz? "..." Neden cevap vermiyorsunuz?
Reklam
İtiraz etmeyiniz..
Bir kadın niçin sevilir? Bu çoğunlukla onun burnunun inişinin, kaşlarının yay gibi olmasının, yüzünün beyazlığının, bilmiyorum daha hangi taraflarının sizin hangi duygularınıza cevap vermesinin hayalinizi dehşetli bir şekilde tahrik etmesinden doğan, açıklanması güç bir şey. İtiraz etmeyiniz, aşkınızın yarısı bu nedenlerle oluşur.
Sayfa 85 - varlık yayınlarıKitabı okudu
Bir yerlerden tanıdık geliyor gibi
Yoo, itiraz etmeyiniz: metroyla seyahat o kadar basit bir şey değildir. Çok tetik hareket etmek, süratle binip atlamak lazım gelir. Bu, bütün bir cambazlıktır, aziz Mösyö; bütün bir cambazlık...
Sayfa 167 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bu şiddetli maddî ve manevî kıştaki galâ ve varlık içinde kaht ve derd-i maişet fukaralara ağır basması cihetinde, ekseri fakirü'l-hal olan Risale-i Nur şakirdlerinin bu dehşetli hale karşı sarsılmaları ve tesanüdleri bozulması ihtimaliyle ziyade endişe ediyordum. Sizler her zamandan ziyade bu fırtınada tesanüdünüzü ve ittihadınızı ve birbirinin kusuruna bakmaması, birbirini tenkit etmemesi, Risale-i Nur'un vazife-i kudsiye-i imaniyesi hesabına mükellef ve muhtaçsınız. Sakın birbirinizden gücenmeyiniz ve tenkit etmeyiniz. Yoksa az bir zaaf gösterseniz, ehl-i nifak istifade edip sizlere büyük zarar verebilirler. Derd-i maişet zaruretine karşı iktisat ve kanaatle mukabele etmeye zaruret var. Menfaat-i dünyeviye, çok ehl-i hakikati, ehl-i tarîkatı dahi bir nevi rekabete sevk ettiği için endişe ederim. Risale-i Nur şakirdleri içinde şimdiye kadar bu cihet onları zedelememiş. İnşâallah yine zedelemez. Fakat herkes bir ahlâkta olamaz. Bazıları meşru dairede rahatını istese de itiraz edilmemeli. Zarurete düşen bir şakird, zekâtı kabul edebilir. Risale-i Nur'un hizmetine hasr-ı vakit eden rükünlere ve çalışanlara zekâtla yardım etmek de Risale-i Nur'a bir nevi hizmettir. Hem yardım edilmeli. Fakat hırs ve tama' ve lisan-ı hal ile istemek olmamalı. Yoksa ehl-i dalalet ki hırs ve tama' yolunda dinini feda etmiş. Onlar nazarında kıyas-ı bi'n-nefs cihetiyle "Risale-i Nur'un bir kısım şakirdleri dahi dinini dünyaya âlet ediyorlar." diye çirkin bir ittiham ile taarruzlarına meydan açar.
Envar Neşriyat
sırr-ı itaat
Büyük alimlere tâbi olunmalı hayatta olunduğu müddetçe. Ömür firsat bilinmeliydi. İtaat kullukta en büyük sırdı. Müritlerime itaat etmeyi sık sık ders veriyordum. İtaat etmeyen ruh itiraz eder, terbiye yoluna giremez ve nefs-i emmareden kurtulamazdı. Nefis terbiyesinde en önemli husus kişinin itaat sırrını elde etmesiydi. İtaat nefse en zor
Sayfa 153
Reklam
04.05.2004’de Peygamber Efendimiz’in (sav) ev halkına katıldım. 2006 Mayıs’ta makamım ile görevim meydana çıktı. Ukalalık yapmaz isem halka hizmet ile görevlendirileceğim belliydi. Nereden belliydi dersen, imamımız Abdurrahman Gazi ve arkadaşlarını yani on iki kişiyi ayakta ve otururken gör-düğümde bunlar Nukebalar dedim. Nukebalar ise,
Fransızca'dan Çevirmek, Diplomasi Dilinin Frankofon Olmasından Kaynaklı
Hafız Sadettin Kaynak, tercüme çalışmaları sırasında Dolmabahçe Sarayı’nda çalışırken Mustafa Kemal’in kendisinden Nisâ suresinin 23. Ayetini okuttuğunda çevirinin “ve iki hemşireyi nikâh etmeyiniz. Lâkin bir emr-i vâki olmuş ise, Allah Gafur ve Rahim'dir” şeklinde yapıldığını ve Mustafa Kemal’in bunun üzerine Kur’an’ın aslının da bu şekliyle olduğunu düşündüğünden söz eder. Ancak Hafız Sadettin Bey itiraz eder ve bunun çevirinin hatasından kaynaklandığını söyleyerek yarım saat heyetin çevirinin yanlışlarından konuştuğunu ve sonunda Fransızca’dan çevrildiğini anladıklarını aktarır.
Sayfa 299 - 24 Haziran 2019 - Doktora Tezi
Sizler her zamandan ziyade bu fırtınada tesanüdünüzü ve ittihadınızı ve birbirinin kusuruna bakmaması, birbirini tenkit etmemesi, Risale-i Nur'un vazife-i kudsiye-i imaniyesi hesabına mükellef ve muhtaçsınız. Sakın birbirinizden gücenmeyiniz ve tenkit etmeyiniz. Yoksa az bir zaaf gösterseniz, ehl-i nifak istifade edip sizlere büyük zarar verebilirler. Derd-i maişet zaruretine karşı iktisat ve kanaatle mukabele etmeye zaruret var. Menfaat-i dünyeviye, çok ehl-i hakikati, ehl-i tarîkatı dahi bir nevi rekabete sevk ettiği için endişe ederim. Risale-i Nur şakirdleri içinde şimdiye kadar bu cihet onları zedelememiş. İnşâallah yine zedelemez. Fakat herkes bir ahlâkta olamaz. Bazıları meşru dairede rahatını istese de itiraz edilmemeli. Zarurete düşen bir şakird, zekâtı kabul edebilir. Risale-i Nur'un hizmetine hasr-ı vakit eden rükünlere ve çalışanlara zekâtla yardım etmek de Risale-i Nur'a bir nevi hizmettir.
Sayfa 229
B) Tabiî Din 1) Kendimiz, İnsanlık ve Tabiat Hakkında Sahip Olduğumuz Bilgi, Bizi Allah'ı Bilmeye Ulaştırır. İnsanlığa çok saygılı olan ve ilâhlığı her şeyde içkin bir vücud gibi değerlendiren, bir çeşit insanî panteizm (Pantheisme Humanitaire)den ibaret bulunan bir din, hiç bir zaman, insan için, yeni bir görevler takımı ortaya
Sayfa 208 - Akçağ Yayınları, 2. baskı/ Ankara 2001
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.