Biz Birinci Dünya Harbine hırs değil, cahillik yüzünden girmişizdir. Almanlara satılmamışızdır. İttihatçılar vatan satıcısı değildiler. Liderlerinin hepsi parasız ve yardımsız, düşman kurşunları altında can vermişlerdir. Fakat bir umumi dünya görüşünden, realiteleri elde tutarak ve karşılaştırarak uzun vadeli hesaplar yapmak ve hükümler çıkarmak gücünden, yetkisinden yoksun idiler.
The Young Turks‘ Crime Against Humanity: The Armenian Genocide and Ethnic Cleansing in Ottoman Empire (Genç Türklerin İnsanlık Şuçları: Ermeni Soykırımı ve Osmanlı İmparatorluğunda Etnik Temizlik), Princeton University Press tarafından Amerika’da yayınlandı. Taner Akçam’ın tespit ettiği iki uç noktadan ilkine göre, ‘İttihatçılar soykırım kararını
Reklam
Osmanlı İmparatorluğu çökmüştü. Fakat bu korkunç çöküntü altında ezilenler sadece Birinci Büyük Dünya Savaşı’na Türkiye’yi sokan İttihatçılar değildi. Şurasını da eklemek isterim ki, o savaşa girsek de, girmesek de İmparatorluk’un devam edemeyeceğine, ben, o günlerde de inanmıştım. Bununla beraber geleceği görebilen bir siyaset takip edebilseydik, belki o günün ani ve korkunç akıbetine uğramazdık. Her hâlde, o gün İmparatorluğun ölümü apaçık bir hakikatti.
youtu.be/4xpBpMn-_u0 Osmanlı donanması Teğmeni Cemil Bahri Könne (Kunneh), cesur, dürüst, samimi, beyefendi, aktif, güvenilir, iyiliksever ve hümanist bir insan olarak tanınır, her zaman mağdur ve zayıf insanları koruması ve kollamasıyla bilinir. Bir asır önce bir Osmanlı deniz subayı tehcirde yer almayı reddetmiştir. 1915-17 Ermeni
Balkanlar’da II. Abdülhamid’in politikası milleti millete kırdırmaktı; yani Bulgarlara Rum kilisesi yaktırır, Rumlara Bulgar mektebi bastırır; bu arada öğretmenler öldürülürdü ve onlar birbirini yedikçe, güvenliği ve bütünlüğü sağlayan bir politikayla idare ediyordu. İttihatçılar böyle bir şey yapmadılar. Bir vatan birliği sağlamak için kavga sebeplerini kaldırdılar. “Kiliseler kanunu” çıktı, kiliselerin kavga ettikleri mal varlıkları tespit edildi. Ardından da Balkan devletleri tarihte ilk ve son defa birleştiler. Bu olacak iş değildi. Bulgar, Yunan, Sırp, hatta Karadağlılar, tarihte ilk ve son defa Balkan devletleri olarak birleşiyorlar, görülmeyecek bir şey!
Yabancı ittifakla böyle dans etmeyi bilenlerden biri de Sultan Abdülhamid’dir; yani dışarıya karşı Almanya bizim müttefikimiz, işler çok iyi gidiyor; halbuki dönemi incelediğiniz zaman görüyorsunuz ki Almanları konuşturuyor; fakat işlerin içine karıştırmıyor. Meselâ, Gazi Osman Paşa engellerden birisi. Sokmuyor Almanları ordunun iç çemberine. Halbuki İttihatçılar bunu yapamadılar. Ordunun içine Alman soktular, bu çok tehlikeli bir yaklaşımdır ve nitekim zorlamayla değil, biraz gönüllü olarak harbe girmişizdir.
Reklam
İstanbul’da itilafçılarla İttihatçıların birbirini yeme kavgası her şeyin önüne geçmiş. İttihatçılar neredeyse düşman kazansın da itilafçı hükümet yara alsın diye dua ediyorlar.
312 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Kurt Kanunu
Cumhuriyetin en bunalımlı dönemlerinden biri olarak değerlendirilen İzmir Suikasti olayına karışan ve karıştırılanların dramını ele alan romanda karakterlerin diyalogları yoluyla dönemin siyasi güç dengelerini, İttihatçılar arasındaki iktidar kavgalarını ve bu konuda Osmanlıdan itibaren ittihatçıların eylemlerinin öz eleştirisini gözler önüne
Kurt Kanunu
Kurt KanunuKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20184,402 okunma
İttihatçılar hafiyeliği (Yıldız Teşkilatını) kaldırmış ama yerine bir şey koymamışlardı. Devleti yönetmeye taliplerdi fakat bunun için hazırlıkları yoktu.
Sayfa 75 - Kronik YayınlarıKitabı okuyor
Büyük Devletler, İttihatçıların psikolojisini anlayamamıştı, korkutma ve yıldırma girişimlerine karşı durmalarına, gerçekten bağımsız olma ve Avrupa’nın dengi olarak muamele görme kararlılıklarına anlam veremiyorlardı. İttihatçılar bu hedefler etrafında birleşmişti; yalnızca söz konusu hedeflere götürecek yollar konusunda farklılaşıyorlardı.
Reklam
Benim o günlerde maddî ve manevî durumum, Mütareke imza edilip de İttifakKuvvetleri’nin İstanbul’a girişiyle memlekette hâsıl olan 3 umumî hislerden başka değildi.Herkes gibi ben de, 1914’ten itibaren geçen hadiselerin tesiriyle yorgun, şaşkın ve canımdan bıkkın bir vaziyetteydim. Osmanlı İmparatorluğu çökmüştü. Fakat bu korkunç çöküntü altında ezilenler sadece Birinci Büyük Dünya Savaşı’na Türkiye’yi sokan İttihatçılar değildi. Şurasını da eklemek isterim ki, o savaşa girsek de, girmesek de İmparatorluk’un devam edemeyeceğine, ben, o günlerde de inanmıştım.
Can Yayınları E-Kitap 1. Sürüm Ocak, 2014, İstanbul( 2013, 8. Basım dikkate alınarak hazırlanmıştır) pdfKitabı okudu
“ittihatçılar da vardı hilâl bıyıklıydılar sustasına basılmış birer çakıydılar”
Almanya, Osmanlı ordularını Balkanlardan uzak tutmayı tercih ettiği için onların Kafkas, Irak ve Suriye (Sina) cephelerinde çarpışmalarını daha uygun bulmuştur. Böylece İttihatçılar, tarihte ilk defa Osmanlı ordularını yabancı bir devletin emrine sokmuş bulunuyorlardı.
Özetle, saltanatın ve imparatorluğun ortadan kalkması ve milli devletin kuruluşu olayları, İttihatçılar idaresindeki 2. Meşrutiyet devri anlaşılmadan izah edilemez.
Sayfa 21
104 syf.
10/10 puan verdi
·
51 günde okudu
Atamın kendi kaleminden… Ne büyük bir karakter, dünyanın en ileri görüşlü insanı… hiçbir konuda yanılmayan, aldatılmayan… Zeki… vatanperver… iyi ki
Hatırat Sayfaları: Cihan Harbi İttihatçılar ve Abdülhamit
Hatırat Sayfaları: Cihan Harbi İttihatçılar ve AbdülhamitMustafa Kemal Atatürk · Kaynak Yayınları · 201648 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.