87 syf.
9/10 puan verdi
Atillanın atını değil benim beynimi çaldın çocuk
Ben ne okudum şimdi ? sorusunu sorduran , tuhaf , karmaşık ve bir nihayete ermeden okuru soru işaretleriyle baş başa bırakan kafa karıştırıcı bir öykü . Baştan sona analoji , alegori , metaforlarla dolu bu kitabı çözmeye çalışırken binbir düşünce trenine bindim ama bir sonuca varamadım . Kuyuya düşen iki kardeş , acı ve hayatta kalma savaşı , öfke ve intikam ile yoğrulan hikayenin sembollerle ve alt metinlerle dolu olduğunu hissedip bütüncül bir anlam çıkaramamak üzücü oldu . Yine de kuyuya atılan iki kardeşin hikayesinin Margaret Thatcher ve Bertolt Brecht önsözü başlaması bende politik arkaplan hissi uyandırdı . Büyük kardeş varlığıyla tam bir otorite timsali , küçük kardeş ise içten içe hırslansa da otoritenin rehavetine kendini kaptırmış ve inisiyatif almaktan kaçan küçük balık. Anne bana devlet anayı sembolize ediyor gibi geldi . Kendi vatandaşlarına zulmeden , ölüme terk eden , kardeşlik bağıyla birbirlerine bağlı bireylerini birbirine düşüren bir otorite sembolü gibi . Ancak bütün bunların tamamı kuyu gibi sınırlı bir evren ve kendilerinden daha büyük bir gücün gölgesi altında yaşanıyor . Düşündürücü , karanlık ve tuhaf bir kısa hikaye beyin yakmak isteyenler için biçilmiş kaftan . Yazarın arka sayfada toplama kampından bahsetmesi kitabın karanlık, düşündürücü kısımlarından. Daha çok okuyan olsun, yeni incelemelerle umarım eksik kısımlara açıklık getiririm düşüncesiyle okuyun derim. (:
Atilla'nın Atını Çalan Çocuk
Atilla'nın Atını Çalan Çocukİvan Repila · Dergah Yayınları · 2020544 okunma
İçinde bulunduğumuz düzeni ne de güzel anlatmış...
--Daha değil. Merak etme, açlığa alışacaksın. Her geçen gün miden daha da küçülüyor, ondan acıyor: küçülüyor işte. Küçülebildiği kadar küçüldüğünde, yediklerin yetecek. --Ama hiç gücüm kalmadı. Ayağa zor kalkıyorum. Her şey zor geliyor. --Güçlü olan benim. Senin tek yapman gereken şey dişini sıkmak. Birşey olursa, üşürsen, korkarsan veya bize bir hayvan saldırırsa, ben seni koruyacağım. Ben senin abinim.
Reklam
87 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Atilla'nın Atını Çalan Çocuk İspanyol yazar Ivan Repila'nın Türkçe'ye çevrilen ilk romanı. Kitap kısa olmasına rağmen oldukça yoğun ve hem okurken hem de okuduktan sonra insanın zihnini uzun süre meşgul eden bir roman. İsimlerini bilmediğimiz iki erkek kardeş, Büyük ve Küçük'le derin bir kuyunun dibinde karşılaşıyoruz kitabın başında . Bu
Atilla'nın Atını Çalan Çocuk
Atilla'nın Atını Çalan Çocukİvan Repila · Dergah Yayınları · 2020544 okunma
İlk kanı hep zayıf olanın dökeceğini düşünürken kardeşinin bir, iki, üç kez düşüşünü izler.
Reklam
Söyleyecek şeylerim olduğunda, bunları söyleyecek zamanım olmadığını düşünmek korkutuyor beni.
Uyu yavrum uyu. Yaşam güzel derler. Ne derlerse desinler, kimse bilmez bizleri neyin beklediğini.
Reklam
“- Hakikati biliyormuş gibi konuşuyorsun. - Hayır. Yanılmaktan yorulmuş gibi konuşuyorum.”
İflah olmaz kapitalizm :(((
Serbest ticaret ve serbest piyasa sisteminde, yoksul ülkeler -ve yoksul insanlar- başkaları zengin diye yoksul değildir. Başkaları daha az zengin olsaydı, yoksular, büyük olasılıkla daha da yoksul olurdu. Margaret Thatcher
...her şey bir gün sona erecek diye yaşamıyorum. Öyle anlar vardır ki tek yapman gereken radikal bir adım atmak, olağanüstü bir fedakarlıkta bulunmaktır.
"...doğmak üzereyiz, çığlıklarımız dünyanın doğumunun acıları."
Sayfa 59
666 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.