Not: Bu inceleme, bir incelemeden çok daha fazlasıdır.
Yazım uzun olduğu için ve anlaşılma kolaylığı sağlamak adına sekiz bölüme ayırdım ve böylece daha ilgi çekici olduğunu düşündüğünüz yerlere gidip okuyabilirsiniz:
– Giriş
– Kitapla İlgili Düşüncelerim
– Nietzsche'nin Ailesinin Sağlık Geçmişi
– Nietzsche'nin Sağlık Geçmişi
– Turin
Ve güz geldi Ömür Hanım.
Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde.Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı, yüzüm
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz düşünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış, böyle bir güzün hüznü hüzün
VAR MI SİZİN DE BÖYLE CİNNETLERİNİZ?
“Deliler ile benim aramdaki tek fark, onların bunu kabullenmemesidir. Oysa ben biliyorum deli olduğumu.” diyor, sürrealist ressam Salvador Dali. Dünyanın büyük çoğunluğu onun deli olduğuna, geri kalanıysa dahi olduğuna inanıyor. Hem deli olmak, dahi olmaya engel mi? Ya da tam tersi; dehalar da bir gün
Yalnızlığın bana yakıştığını söylüyorlar: İyi duruyormuş üzerimde; renkleri sade ve uyumluymuş. Dikimi kusursuzmuş. Bu mahir terzinin adını öğrenmek istiyorlar. Söyler miyim hiç! Konfeksiyon yalnızlıklar ne güne duruyor. Söyler miyim hiç!
Video:
youtu.be/AAJfAiSKfuA
Seviş Yolcu.
Cemal Süreya'dan okuduğum 5. kitap.
Seviş Yolcu, 120 sayfalık bir şiir kitabıdır.
Kitapta; adam, anne, aşk, baba, birey, çocuk, gurbet, kadın, ölüm, özlem, savaş, sevgi, yalnızlık ve zaman gibi temalarda şiirler bulunuyor. Kitabın en dikkat çekici noktalarından biri kapağıdır. Bir adisyon
Merhaba kitap sever dostlar bugün sizlere @hakanozkan1979 'ın kaleme aldığı #aura kitabıyla geldim. Kişisel gelişim olan kitap yazarla tanışma kitabım oldu. İyi ki okuduğum güzel ve keyifli bir okuma yaptım.
Kitapta kendimizi, ilişkimizi yani hayatımızı inceliyoruz. Özellikle kişisel yalnızlık, korku, kaygı gibi problemlerimizi ele alarak yol gösteriyor.
Keşif ve farkındalık, ilişki dinamikleri, aşk ve ilişkilerde doğru yol başlığında 3 bölümden oluşuyor.
Mutsuzluklar, yalnızlıklar, başarısızlıklar, ihanetler bizi ne hale getiriyor dersiniz. Peki kendimizle barışık olmanın 4 var dersem.
İlişkim ne durumda, kıskanç mıyım, sadaktsiz miyim, bağlanma problemim var mı gibi bir çok sorunun cevabını mini testlerle öğreniyoruz.
Bence kendimizi ve ilişkimizi tanımak ve bundan sonrası için daha güzel adımlar atmak için tavsiye kitaptır.
Kitapla ve keyifle kalın.
ilişki bitiren cümlelerden biri: sen bilirsin.
aşk, dışarıda aradığımız romantik bir bağlantı olmanın ötesinde, içsel bir yolculuktur.
insan bazen birine geç kalır. Zaman geçiyor. Geç kalınmış pişmanlıktan söylenmiş bu geç kalma aslında aşka geç kalmaktır. Geç kalınmış bir aşk, geç kalınmış bir sevgi ve geç kalınmış bir sevgili...
@hakanozkan1979
Yalnızlığın bana yakıştığını söylüyorlar. İyi duruyormuş üzerimde, renkleri sade ve uyumluymuş. Dikimi kusursuzmuş. Bu mahir terzinin adını öğrenmek istiyorlar. Söyler miyim hiç! Konfeksiyon yalnızlıklar ne güne duruyor?
Yalnızlığın bana yakıştığını söylüyorlar. İyi duruyormuş üzerimde; renkleri sade ve uyumluymuş. Dikimi kusursuzmuş. Bu mahir terzinin adını öğrenmek istiyorlar. Söyler miyim hiç! Konfeksiyon yalnızlıklar ne güne duruyor. Söyler miyim hiç!
Her geçen gün daha iyi anladım. Her insanın payına bir yalnızlık düşermiş, ama bazı yalnızlıklar bazen en erdemli insana... En büyük yalnızlıklar ise adresini kaybetmiş çocuklara...
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar?
Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu?
Yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir. Yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik olur tükenmek değil de?
Ve ben sonsuz bir düzlükte bir küçücük, bir silik nokta gibi eriyip gidiyorum. Seslensem kim duyar sesimi yalnızlıklar katından?
Günlerden o gün alıp başımı evin yolunu şaşıracağım
Taze ekmeğim eski kanlarım benim ellerim şaşıracak
Ya da tek başına acıkacaksın sen tek başına gözlerin
Hiç umurumda değil ya şundan şundan şundan korkuyorum
Kim uydurdu bu haziranı bu temmuzları bu yaşamaları gizli
kapaklı
Bu yulafları oğlakları bardakları bu bütün puştlukları bu
şarkıları
Hiç umurumda değil yoksa yalnızlıklar, bozuk paralar, uzun boylu ayışıkları, gelip gelip giden sarhoşluklar, sabahleyin yalnız yatakta az az üşümek, hani insanın kendi kendini bulamadığı, hatırlayamadığı saatler olur ya, işte onlar. Bir keresinde böyle saatlerin birinde bir şarkı duymuştum da işimi gücümü koyup sokak sokak bir kadın aramaya çıkmıştım. Sonra bulamamıştım. Bir iğrenmiştim nedense, gidip bir köşede kusmuştum.
Akşamları eve hep arka sokaklardan dönüyorum
Pencerelere bakmıyorum dükkânların mostralarına
bakmıyorum
Kadınların eteklerine bakmıyorum hiç
Sağıma soluma bir baksam biliyorum sapıtmak işten değil
Bir baksam ertesi gün kimbilir nerelerde olurum
Uzak şarkıları dinliyorum sıkı sıkı âşık oluyorum
İyi niyetle merhaba ağaçlar evler bildik bulutlar
Öğrenciler memur kişiler bana benzeyenler
Ben kaçmaya çabalıyorum hoşnut muyum
Siz kaçtığınız yerde hoşnut musunuz
Konuşup gülüşüyoruz umumhaneye nasıl
gittiklerimizi anlatıyoruz
19.17
Hamdolsun duyularımızın terazisini hassas yapana.
17.31
open.spotify.com/track/5pGxanWKW...
Dikeni tel örgüye mecbur
Hayaller cepte durur
Doğuyor içime bir cesaret
Hesabı bende kalır
Gel gidelim, yolları bana sorma, ne bileyim
Gidelim buradan, pusulam rüzgâr
Kendimi yediğim yılları bana sor, var