Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
312 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir kitabı bitirmenin sonsuz sevinci ve yeni bir kitaba başlayacak olmanın heyecanıyla devam ediyoruz .Cemile izmir'in işgali sırasında hemşirelik yapıyor ve kendiyle hesaplaşmaya çalışıyor. Bu sırada Mustafa Kemal ile tanışıyor ve ona karşı platonik bir aşk besliyor hayatını ona adıyor kitabın içinde ki bir söz çok hoşuma gitti acaba biz kahramanlarımızı doğru seçiyor muyuz diyor bizler her yaşanılan olayda kendimize kahramanlar seçiyoruz ardını arkasını düşünmeden bu konu gerçekten sayfalar dolusu yazmaya iter beni cemilenin bulunduğu durumda ve yaşadıklarında da savaşın gerçek yüzünü görüyoruz. Cemile en sonunda kendisi ile yüzleşmeyi başarıyor peki ya bizler kendimizi hesaba çekiyor muyuz kendimizle yüzleşiyor muyuz ben kendi adıma söyleyeyim defalarca kendimle yüzleştim bu dünyaya ait olmadığıma karar verdim çok geç kaldığım ve yapacağım o kadar çok şey var ki ve zaman su gibi akıp giderken çoğunu başaramamış olmanın acısıyla devam ediyorum biraz teselisi var tabi cemile umuta sarılmış hayatını bu uğurda tüketiyor ne sevdiğine kavuşuyor ne umuduna ben ise hedeflerime sıkı sıkıya sarıldım bazılarına kavuşuyorum bazıları için ise çok geç kaldım.
Mustafa Kemal'e Aşklanmak
Mustafa Kemal'e AşklanmakHalil Bezmen · Müptela · 201434 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
Halide Edip, cepheden izinli geldiğinde yoğun duygulanımların etkisiyle Kurtuluş Savaşı'nın ilk romanı olan Ateşten Gömlek'i 1922 yılında yayınlar. Aslında bu roman "yaşanmakta olan tarih "in romanıdır. Roman tekniği olarak aslında anılardan oluştuğunu söyleyebiliriz. Bu anıları yazan roman kahramanlarından Peyami'dir. Yine roman coşkulu bir dil ile canlı betimlemelerden oluşmuştur. Burada konusuna ve olay örgüsüne değinmek isterim. Mutlaka herkesin az çok bilgisi vardır. İzmir'in işgali sırasında Yunanlılar tarafından kocası ve oğlu öldürülen Ayşe, İstanbul'a Peyami'nin yanına gelir. Ayşe ile Peyami evlenecektir fakat Peyami istemez. Daha sonra ikisinin yanına İhsan da katılır. Hep birlikte Kuvayı Milliye'ye yardım amaçlı Anadolu'ya giderler. Ayşe hasta bakıcı olur, Peyami çevirmendir. İhsan ve Peyami Ayşe'ye aşık olmuşlardır. İhsan evlenme teklifi eder fakat Ayşe bunun cevabını İzmir'i aldığımızda vereceğim der. Peyami ise bu süreçte aşkını içine atmıştır. Bu aşk ikisi içinde ateşten gömleğe dönüşür. Cephedeyken İhsan ve Ayşe ölürler. Peyami'nin ise kafasında kurşun kalmıştır. Bu sırada Ankara’da hastanede olan Peyami anılarını yazmayı tamamlar. Ve ameliyata girip vefat eder. Bu ölümden sonra doktorlar yazdıklarını okurlar ve araştırırlar. Kolordu da görev alan ne Ayşe isminde hasta bakıcı ne de İhsan isminde alay komutanı yoktur. -Doktorlar o halde? diye sorarlar. Ve o an anlaşılır ki Peyami'nin beynindeki kurşundan dolayı girdiği bunalımın etkisiyle bu anıları yazmıştır.
Ateşten Gömlek
Ateşten GömlekHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 201923,4bin okunma
Reklam
"Geldikleri gibi giderler" rastgele, hınçla söylenmiş bir söz değildir. Benzer bir sözü, İzmir'in işgali sırasında General Metaksas da Venizelos'a söyledi : "Türklerin ordularını yok oldu zannediyorsunuz. Bir sabah karşınızda buluverirsiniz."
Sayfa 60 - Kronik KitapKitabı okuyor
1918'de gelen İtilaf orduları tükenmiş ve Pirus Zaferi denilen savaştan geçmişlerdi. Onun içindir ki, Osmanlı başkentinde bile hâkimiyet kuramadılar. Aralarında gerilim doğdu. "Geldikleri gibi giderler" rastgele, hınçla söylenmiş bir söz değildir. Benzer bir sözü İzmir'in işgali sırasında General Metaksas da Vesizelos'a söyledi: "Türklerin ordularını yok oldu zannediyorsunuz. Bir sabah karşınızda buluverirsiniz."
Fener Rum Patrikhanesi Vekili Doroteos!
Patrik Vekili Doroteos, İzmir'in işgali üzerine Yunan ordularının Hristiyanlık adına mukaddes cihat yapmaları ve Türkiye'deki Rumların Yunan ordusuna katılmaları için resmi bildiri yayınlamıştır. Patrikhane'nin maddi imkanları ile Türkleri haksız, barbar ve cahil olarak gösteren binlerce broşür bastırılarak Avrupa ülkelerine gönderilmiştir. Papazlar vasıtası ile Yunan işgalini haklı gösteren mitingler, yürüyüşler ve gösteriler düzenlenmiştir. Avrupa ülkeleri başkentlerine din adamlarından teşkil edilen heyetler gönderilerek Yunanistan'ın politikasına destek sağlanmaua çalışılmıştır. Patrik Doroteos 20 Mart 1921'de Amerika'ya bizzat kendi giderek Yunan politikasının propagandasını yapmıştır. Patrik Amerika'dan bir milyon frank yardım toplamayı da başarmıştır.
"Geldikleri gibi giderler" rasgele hınçla söylenmiş bir söz değildir. Benzer bir sözü İzmir'in işgali sırasında General Metaksas da Venizelos'a söyledi: "Türklerin orduları yok oldu sanıyorsunuz. Bir sabah karşınızda buluverirsiniz."
Reklam
Zorunlu göç sırasında Rumlar genellikle kıyı bölgelerinden iç bölgelere sevk edilmişlerdi. Bazen de göç ettirme, sadece bazı şehirlerdeki Rumlar'ın birbirleriyle yer değiştirmeleri şeklinde gerçekleşmişti. Her ne kadar zorunlu göçün sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için Nureddin Paşa tarafından ilgili makamlara emirler gönderilmişse de
Sayfa 127 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Her ne kadar bölgede asayişsizliğin temel sebebi Rum çetelerinin faaliyetleri olsa da Rumlar, Müslümanlar'ı suçluyorlardı. Gerçekten de Müslüman ahali silahlanmıştı. Ancak bunun başlıca sebebi Rum çetelerinin Müslümanlar'a yönelik yaptıkları saldırlar idi. Ayrıca İzmir ve havalisinde Yunanlar'ın işgali sırasında Müslüman ahaliye karşı yapılan katliamlar, Anadolu'nun diğer bölgelerinde olduğu gibi Karadeniz'de Müslümanlar'ın Rumlar'a bakışını olumsuz yönde etkilemişti. Bölge Müslümanları, Batı Anadolu'daki Müslümanlar'ın başına gelenlerin kendilerine olmaması için silahlanma yoluna gitmişlerdi.
Sayfa 100 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
1919 Haziran'ında Doğu Karadeniz bölgesini gezen Amiral Bristol, yazdığı raporda Rumlar'ın bölgede karışıklık çıkarmak amacıyla eylemler yaptıklarını ve kendisinin İzmir'in Yunanistan tarafından işgali için uygulanan yöntemlerin Doğu Karadeniz bölgesinde icra edilmesini doğru bulmadığını belirtmişti.
Sayfa 100 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
1919 yılının Nisan ayında Paris'te barış görüşmeleri devam ederken Hrisanthos, Paris'e giderek Venizelos'la bir görüşme yapmıştı. Bu görüşme hakkında Yunan Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği 25 Nisan 1919 tarihli telgrafında Venizelos, Rum temsilcilerin Doğu Karadeniz Rumları'ndan oluşturulacak küçük bir askeri birliğin
Sayfa 73 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İzmir ‘in İşgali
Doktor Nâzım ve Dr.Tevfik Rüşdü’nün(Aras) Paris’te öğrenciyken tanıdığı Osman Nevres adındaki İttihatçı fedai ilk kurşunu atınca,olaylar meydana gelmiş,yüzlerce İzmirli öldürülmüştü.İlk kurşunu sıkan Teşkilat-ı Mahsusa’nın fedaisi gazeteci Hasan Tahsin’di…(Kod adı)
Sayfa 273 - KırmızıKediKitabı okudu
İzmir'in işgali
Yani hepsi cezamız. Bütün millet elbirliği ile bir cinayet işlemiştir. Bütün millet, devletini, hürriyetini, vilayetlerini vererek ve hiç ses çıkarmıyarak bu cinayetin cezasını ödemeye razı olmalıdır.
İzmir'in işgali
Sadece bir şeref borcu ödemek için de olsa bir dövüşme istiyoruz. Şu Anadolu baştan başa ayaklansa ve seller gibi İzmir'e doğru aksa... İzmir Anadolu toprağından değil de, etimizden ve canımızdan kopuyor sanki...
İzmir'in işgali
İstanbul'daki Damat Ferit kendisine verilen rolü çok iyi oynuyordu. Bu işgale sessiz kalacaktı.
Sayfa 275Kitabı okudu
İzmir'in işgali sırasında General Metaksas da Venizelas'a söyledi : "Türklerin ordularını yok oldu zannediyorsunuz bir sabah karşınızda buluverirsiniz."
470 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.