Atamın ağzından yel alsın askerliği bırakacağım diyor
''Güçlüklerden bıkıp usandığı da olmuştur, sanıyorum. Akşamları evine giderken kolordu karargâhı yolumun üstünde olduğu için arada bir attan iner, Mustafa Kemal'in yanına gider, lâf atardık. Bir defasında onu yapyalnız buldum. Nuri (Conker) ve İzzettin (Çalışlar) gitmişlerdi. Beni dostça karşıladı: 'Siz şöyle buyurunuz, benim bitirilmesi gereken bir işim var, sonra beraber çıkarız,' dedi. Çok sürmedi, birlikte çıktık. İki yolun kavşağındaki bir çeşmenin yanında birden durdu: 'Hakkı Bey ben askerlikten çekileceğim, bir yere mutasarrıf olup gideceğim,' dedi. Dona kaldım: 'Aklınızı mı kaybettiniz? Olacak iş mi bu? Ben şahsınızda büyük bir kumandan görmekteyim,' deyince, kaba bir küfür savurarak: 'Ben bu heriflerle anlaşamıyorum, onlarla yapamayacağım,' dedi. 'Biraz sabırlı olun. Onların ömürleri uzun değildir. Her şey düzelecek,' cevabını verdim. Beyazkale bahçesine girdik. İçerken hep aynı sözleri tekrarladım: 'Böyle bir şey yapmayacağınızı söyleyin de evime rahat gideyim,' dedim. Güldü.
Atatürk burada kolağası rütbesindeKitabı okuyor
1947'den, 2020'lere Devletin Yönetim Anlayışı
Vali İzzettin Çağlar hızır gibi yetişmiş. Bu olaylarn çıkacağı Çankaya dan Valilik makamına kadar her yerde biliniyordu. Tıp dekanı Noyan ile Dil-Tarih dekanı Karal da bu yüzden oradaydılar. Bu gibi "tavşana kaç tazıya tut" yöntemi o zaman kullanılan "devlet yönetimi" uygulamalarındandı.
Sayfa 432 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Köprüden Önce On Çıkış!
Beş tercih insanı insan eder: Az yiyip şükretmeyi aşırı tokluğa tercih etmesi. Ibadet zahmetini tembellik rahatına tercih etmesi. Günahından dolayı zilleti, günahını yok sayma izzetine tercih etmesi. Susmayı boş yere konuşmaya tercih etmesi. Ölmeyi ölümden sonraya değil ölümden önce yaşamaya tercih etmesi.
Sayfa 120Kitabı okudu
Son halk bükücü
Sultan Vahidettin, ağabeyi II. Abdülhamid'in kötü bir kopyasıdır. (...) Osmanlı hanedanının şerefli olduğu kadar bayağı hadiselerle yüklü hayatının son çağında, normal insan yetiştiği pek az görülmüştür. Saltanat makamına nice tehlikelerden gelerek ulaşmak, ondan sonra da elde edilen bütün dünya nimetlerine rağmen iğneli bir taht üzerinde
SIFIRA CEVAP Benim, sıfırlarla uğraşacak zamanım yoktu. Fakat o “Sıfır”, “Dâvam” adıyla çıkardığı kitabın bir kısmında bana taarruz ve hattâ hakaret etmeğe yeltendiği için, zamanımı israfa mecbur oldum. Yazması kalemime ağır gelen “Hasan Ali”yi kullanmaktansa, sevimli ve hoş “Sıfır”ı ele almağı tercih ettim. Kendisi her ne kadar, ancak Atatürk’e
Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı yıllarındaki ekonomik sıkıntısı özel hayatında da devam etmiştir. Örneğin, Büyük Taarruz hazırlıkları öncesinde 19 Haziran 1922 tarihinde yazdığı bir mektupta üç sene boyunca annesi Zübeyde Hanım'a yaptığı yardımlardan dolayı Sezai Ömer Bey'e teşekkür ederek, ondan o sırada İstanbul'da bulunan
Sayfa 208 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
Reklam