Öncelikle asıl ismiyle Gurur ve Önyargı'nın kitabın genel içeriğine daha uyumlu olduğunu söyleyebilirim. Çünkü kitap içerisinde gurur ve önyargılarla başlayan, bunlarla süregelen harikulade bir aşka tanıklık ediyoruz.
Jane ve Bingley'in tatlı aşklarını sevecenlikle okudum. Her ne kadar bir süre birbirlerinden ayrı kalmış olsalar da sonunda birbirlerini buldular. Ve Ah Jane ! Ne kadar da iyi kalplisin öyle. Hiç kimseye en ufak bir kötülük dahi konduramıyorsun. Asıl çiftimize gelirsek... Darcy' nin gururu ve Elizabeth'in önyargıları... Ve tüm bunlar sonucunda doğan o güzel aşkları... Onları okumak beni çok ayrı bir şekilde heyecanlandırıyordu, yüzümde beliren gülümsemelere engel olamıyordum. Sonlara doğru kuvvetleşen aşklarıyla hemencik okuyuverdim. Ama onlara doyamadan bitiverdi. Biraz yarıda kalmış gibi hissettirdi yani onların aşkına daha yeni kavuşmuştuk. Yine de çok harikulade bir kitaptı. Ve bu arada kitapta sevmediğim karakterler de oldu. Ama onlardan burada bahsetmeme gerek yok sanıyorum.
Kitapla ilgili genel düşüncelerimi burada böyle bahsetmek istedim ve kitabı birkaç kez daha okuyacağıma eminim. (Onları daha fazla okuyacak olma düşüncesi bile harika. ) Umarım herkes bir kez de olsa okur çünkü bu aşka sizin de tanıklık etmek isteyeceğinizi düşünüyorum. Jane Austen'e sevgilerimle...
Aşk ve GururJane Austen · Can Yayınları · 201977bin okunma
Kendi ailem dışında kimseyi sevmez, bütün insanları hor görürdüm. İşte böyleydim ben, sekiz yaşından yirmi sekiz yaşına değin. Sen olmasaydın, hâlâ da böyle kalacaktım, güzel Elizabeth! Sevgilim Elizabeth! Neler borçlu değilim ki sana! Sen bana ders verdin. Önce zor geldi, ama çok yararı dokundu bana. Senin sayende, hak ettiğim gibi burnum sürtüldü. Sana ilk geldiğim zaman evlenme isteğimi kabul edeceğine yüzde yüz inanıyordum. Sen bana, gerçekten sevilmeye değer bir kadının sevgisini kazanabilmek için daha başka erdemlere sahip olmam gerektiğini öğrettin.”
Gurur ve önyargı, ülkemizde dikkat çekmesi için değiştirilen adı ile aşk ve gurur, ünlü İngiliz yazar Jane Austen’in 1796-1797 yıllarında yazdığı, 1813 yılında basılan romanıdır. Kitapta yazarın kendi yaşantısı ve aşk hayatından izler taşıdığı düşünülmektedir. Jane Austen döneminin nadir kadın yazarlarındandır ve ilk feminist yazarlardan biri
"...bir beyefendi vardı, ona öyle âşık oldu ki yengem biz gitmeden evlenme teklif edeceğinden emindi. Etmedi mamafih. Belki çok genç buldu. Mamafih ona şiirler yazdı, güzel şiirlerdi doğrusu.”
“Böylece sevgisini tüketti.” dedi Elizabeth sabırsızca. “Aynı şekilde yenik düşen birçok kişi olmuştur. Şiirin aşkı yok etme yeteneğini ilk kim keşfetti merak ediyorum doğrusu!”
"Şiiri hep aşkın gıdası olarak düşünürdüm." dedi Darcy.
"Sağlıklı, güçlü, iyi bir aşk için doğru olabilir. Zaten güçlü olan bir şeye her şey iyi gelir. Ama eğer zayıf, cılız bir eğilimse tatlı bir sone açlıktan öldürür onu.”
Bu yaşıma kadar okuduğum en güzel romandı. Herkesin okumasını tavsiye ederim. Elizabetin zeki ve şakacı hareketlerine Darcy'nin ise o yüce gönlüne öyle hayran kaldım ki anlatamam. Bu kitaptan şunu öğrendim: Bir insana karşı asla önyargılı olunmamalıdır. Meğer Darcy ne kadar iyi ve erdemli bir insanmış. Elizabeth onu yakından tanıdıkça güzel kalbinin farkına varabildi.
Yalnız bu kitapta evlilik için maddi çıkarların aşırı ön planda tutulması ve miras bırakmada kız evlatlara hiç pay düşmemesi üzücü ve sinir bozucu.
Aşk ve GururJane Austen · Can Yayınları · 201977bin okunma