Düşlerimi size anlatayım mı, bilmiyorum. Çünkü eski zaman düşleri, modası geçmiş, yetişkin bir erkekten çok bir ergene uygun. Resimli, hem de ayrıntılı öyküler içeriyorlar, çok renkli düşler olmakla birlikte akışları biraz ağır; hayali geniş ama temelde basit bir ruha, pek düzenli bir ruha yaraşır türden. Sonunda insanı biraz bıktırıyorlar, çünkü düşleyen kişi hep bir sona varmalarından önce uyanıyor, düşleme dürtüsü ayrıntıları resimlemekle tükeniyor da sonuçla ilgilenmiyormuş gibi, düş görme eylemi, bir amaçtan yoksun da olsa, tek ideal etkinlikmiş gibi. .
Sayfa 9 - YKYKitabı okudu
Sevdaya düştüğümü düşünüyorum ve ondan kurtulduğumu düşlüyorum. HAZLITT ︎
Sayfa 8 - YKYKitabı okudu
Reklam
Yakınımızdaki birilerini tanıdığımızı düşünürüz ama zamanla bilmediklerimizin bildiklerimizden çok daha fazla olduğunu görürüz, zamanla daha az tanınır karşıdaki, zamanla daha çok karanlık nokta oluşur. Aydınlanan çok şey olsa bile karanlıkta kalanlar her zaman daha fazladır.
Sayfa 79 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Son
.. hiçbir şey kesintisiz olmuyor, hiçbir şey sürekli değil, sürüp gitmiyor, hiç durmadan hatırlanamıyor ve var olanların en rutinine en sıradanına kadar her şey görünüşteki tekrarının içinde inkar ediliyor ve yok oluyor ta ki her şey ve herkes önceden olduğu şey ya da kişi olmaktan vazgeçene dek ve dünya söylenmeyeni, olmayanı, bilinmeyeni ve kanıtlanamayanı bilen, gören, duyan belleksizlerin iteklemesiyle belli belirsiz dönmeye devam ediyor. .. hayat devam eder, hayali seçerek, eleyerek, reddederek ve bu özdeş şeyleri birbirinden ayıran bir çizgi çekerek devam eder ve o çizgi ister anında ister zaman içinde, kendi hikayemizi hatırlayıp anlatabildiğimiz ve böylelikle silinebilen ya da silikleşen, yaptığı­mız ve olduğumuz her şeyin geçerliliğini kaybettiği biricik hikaye haline getirir. Tüm zekamızı, tüm duygularımızı, tüm tutkumuzu aynı seviyeye gelecek ya da zaten öyle olan şeyleri birbirinden ayrıştırma görevine harcarız, bu yüzden de hep pişmanlıklarla, kaçırılmış fırsatlarla, doğrulamalarla, onaylamalarla ve yakalanmış fırsatlarla doluyuz, gerçekte hiçbir şeyin doğrulandığı yokken ve her şey durmadan elimizden kayıp giderken. Bütün diye bir şey yok ya da belki de hiçbir zaman hiçbir şey olmamıştır.
Sayfa 243 - YKYKitabı okudu
İstenmeden yapılan tüm eylemler, bir kere eyleme dönüşünce artık sözlerle bağı kalmayan, onları silen ve sonrasından ve öncesinden soyutlanan eylemler, tektirler ve geri çevrilemezler; söylenmiş kelimeler için ise baştan alma, inkar etme, tekrar etme, düzeltme gibi şeyler mümkündür, yalanlamalar olabilir, sözümüzü geri alırız, çarpıtmalar olabilir ya da unutulabiliriz. .
Sayfa 237 - YKYKitabı okudu
"Kulağımıza fısıldayan dilde en ikna edici öpücüktür" .. "Dildir boşluk kollayan ve savunmasız bırakan, fısıldayan ve öpen, neredeyse zorlayan."
Sayfa 232 - YKYKitabı okudu
Reklam
Hiç kimse sözlerinin yaratacağı infilak ettirici etkiyi önceden göremez, hatta etki ettiğini bile fark etmez. Çünkü bu kadar kelime olmasına ve bu kadar ucuz ve anlamsız olmalarına rağmen çok az kişi bunları önemsememeyi becerir. .
Sayfa 221 - YKYKitabı okudu
Yorgun bellekler için uygun gözlük yoktur. ..sanki bellek de yaşla beraber, tıpkı gözler gibi her şeyi net olarak görebilen o gücünü yitiriyormuş gibi.
Sayfa 220 - YKYKitabı okudu
Tüm hayat yalan gibi gelir gençken. Diğer insanlara olanlar, yok­luklar, felaketler, cinayetler hepsi bize çok uzaktır, sanki yoklarmış gibi. Hatta bizim başımıza gelen şeylere bile bir kez olup bittikten sonra yabancılaşırız. .
Sayfa 221 - YKYKitabı okudu
Dil yağmur damlası gibidir, ..
Susabilirdim, sonsuza kadar susabilirdim, ama biriyle ne kadar çok sırrını paylaşırsa onu o kadar çok sevdiğini sanır insan, anlatmak çoğu zaman bir hediye gibidir, verilebilecek en büyük hediye, en büyük bağlılık, teslim olmanın ve aşkın en büyük kanıtıdır.
Sayfa 222 - YKYKitabı okudu
Reklam
İnsanların en kötü düşmanları yine dostlarıdır, dostum. .
Sayfa 200 - YKYKitabı okudu
Bekleyiş en çok umutsuzluğa düşürendir, sanrılar gördürür, insanın içini kemirir. .
Sayfa 196 - YKYKitabı okudu
.. hiçbir şey kesintisiz değildir, sürekli değildir, sürüp gitmez, hiç durmadan hatırlanmaz, verilen verilmeyenle eştir, sakındıklarımız ve uzak durduklarımız tutunduklarımız ve yakaladıklarımızla aynıdır, yaşadıklarımız hiç denemediklerimizle birdir, çünkü tüm zekamızı, tüm duygularımızı, tüm tutkumuzu zamanla birbirinin eşi olacak ya da zaten öyle olan şeyleri birbi­rinden ayrıştırmak için harcarız, bu yüzden de hep pişmanlıklarla, kaçırılmış fırsatlarla, doğrulamalarla, onaylamalarla ve yakalanmış fırsatlarla doluyuz, gerçekte hiçbir şeyin doğrulandığı yokken ve her şey durmadan elimizden kayıp giderken. Ya da belki de hiçbir zaman hiçbir şey olmuyorken.
Sayfa 163 - YKYKitabı okudu
Susmak ve konuşmak geleceğe müdahale etmenin yollarıdır.
Sayfa 189 - YKYKitabı okudu
Kim şüphe etmemiştir, kim kuşku duymamıştır en iyi arkadaşın­dan, bir zamanlar çocukluğunda kendisine asla ihanet etmeyen, asla yolda bırakmayan arkadaşından, insan okulda, artık katılmak için can attığı dünyada ileride kendisini bekleyen şeylerle karşılaşır; en­gellerle, nankörlüklerle, sessizliklerle, tuzaklarla, pusularla; ..
Sayfa 184 - YKYKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.