Salih Mirabeyoğlu'nun ortaya koyduğu Büyük Doğu-İbda dünya görüşü, ABD ve onların planlarını uygulayan Batıcıları rahatsız etmekteydi. Bu sebeple bir şekilde ortadan kaldırılması yahut hiç olmazsa itibarsızlaştırılması gerekiyordu. Salih Mirzabeyoğlu 28 Aralık 1998 tarihinde çocuklarını okula götürürken polis tarafından gözaltına alındı. Bu gözaltı hadisesi medya tarafından örgüt evinde yakalanmış gibi lanse edildi. Ardından 28 Şubatçıların panik operasyonları başladı. Bunlar, sonradan basına da yansıdığı üzere, Salih Mirzabeyoğlu'nu öldürmek için cezaevine sokulan JITEM elemanı ve ayrıca asker tarafından Metris Cezaevine yapılan fakat Mirzabeyoğlu'nun katline muvaffak olunamayan operasyonlardır.
ODTÜ felsefe bölümü mezunu Ayhan Geçgin kaleminden sıradışı bir eser. Pek tanınan bir yazar olmasa da 2011 yılı en iyi roman kategorisinde 4.sıraya yerleşmiş. Kaleminde Yusuf Atılgan, Oğuz Atay tadı var. Dil olarak, karakter kendi hayat öyküsü ve psikolojisini anlatırken sanki, yaşayan değil de şahit olan ikinci şahıs dili kullanması esere akıcılık vermiş. Göç eden, ve kimlik bunalımı ve uyum sorunsalı yaşayan kalabalık bir aile de yaşayan bir bireyin zamanla amaçsızlaşması duyarsızlaşması ve yanlızlaşmasını, gündelik hayat akışında öyle ince ince nakşetmiş ki yazar, büyük bir keyifle okuyor insan. Bazı cümleler var ki gerçekten çok vurucu.
"Çocukluktan çıkmaya başlayınca, diyorsun, bir arka odaya kapandım. kaçmak için kapandım, neyden, bir sürü şeyden, herhalde sizden de. öyle görünüyor ki bir daha çıkamadım.”
Yukarıdaki yorumların yanı sıra satır aralarına gizlenmiş ve en sonunda Jitem göndermesi ile netleşmiş siyasi bir tek taraftarlıkla Türkiye Cumhuriyeti devletini ve kurumlarını eleştirmesi ben de bir karşılık bulmamış hatta eserden aldığım bütün lezzeti bozmuştur.
Keyifli okumalar dilerim.
Son AdımAyhan Geçgin · Metis Yayıncılık · 2011292 okunma