Titanic'in 1912' de batmasından sonra, ses dalgalarıyla buz dağlarını saptamak için çalışmalar yapıldı. Bu çalışmalar, karanlıkta veya sisli havalarda görülemeyen büyük nesnelerin varlığını ortaya çıkarmak için, sesin bir yere çarpıp geri dönme özelliğinden yararlanıyordu.
Tübitak YayınlarıKitabı okudu
Basınç uygulandığında donma noktasının düşmesi, suyun pek çok tuhaf özelliğinden biridir ve donma sırasında meydana gelen genleşme ile ilgilidir. Bu genleşme nedeniyle buz, sudan daha az yoğundur. Yine bu yüzden, buz dağları uslu uslu dibe batmaz, yüzerler. Öte yandan, buzun suyun üzerinde yüzmesi yalnızca curling oyuncuları ve buz patencileri için değil, göllerin dipten yukarı doğru donması halinde kışın yaşama şansları olmayan balıklar için de çok elverişlidir
Tübitak YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Thomsonların Yeri
Strathclyde Üniversite'sinin Andersonların yeri olarak adlandırıldığı günlerde, profesörlerinin birçoğu Thomson soyadı taşıdığından, Glasgow Üniversitesi'e de bazen şaka yollu Thomsonların yeri deniyordu. 1848-9 öğretim döneminde, William Thomson (geleceğin Lord Kelvin'i) ve babası da dahil olmak üzere beş Thomson vardı.
Bir inçin (2,54cm) binde birinden daha ince bir cam lif, hangi dayanıklılık testleri uygulanırsa uygulansın, çelik kadar dayanıklıdır. Bunun nedeni ne ince olması ne de cam olmasıdır. Asıl neden pürüzsüz olmasıdır. Çoğu malzemenin dayanıksızlığının nedeni, yapısındaki çatlaklar ve bu çatlakların gerilme altında hızla yayılmasıdır. Bir tuğlanın içi hava boşlukları ile doludur ve benzer şekilde dökme demir, ne kadar dikkat edilirse edilsin, hava boşlukları ile aynı etkiyi yaratan pek çok grafit damarı barındırır. Bazı malzemelerde çatlaklar atom boyutunda olabilir. Yapısındaki çatlaklar giderilebilirse her türlü madde çok dayanıklı olabilir.
Tübitak YayınlarıKitabı okudu
Daha çok dik açılı üçgen virtüözü olarak tanınan Pythagoras, aynı zamanda önemli bir müzik bilginiydi. Hoşa giden seslerin küçük sayıların oranları ile ifade edilebilen ses aralıklarına sahip olduğunu biliyordu ama bunun nedenini bilmiyordu -biz de bilmiyoruz. Bir oktav (2: 1 ) kulağa hoş gelir ve diğer basit oranlar da kulağı tırmalamaz.
Tübitak YayınlarıKitabı okudu
Net
"Bir sözcük kullandığımda, bu sözcük ne anlama gelmesini istiyorsam o anlama gelir."
Sayfa 45
Reklam
34 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.