Yeri gelmişken beyaz baston hakkında da biraz bilgi vermek gerekiyor herhalde. Bugün bilinen anlamıyla ilk bastonu, bir kaza sonucu gözlerini kaybeden Amerikalı fotoğrafçı James Biggs kullanıyor. Sürücülerin bastonu görebilmeleri için beyaza boyamaya karar vermesi de pratik bir faydaya yönelik zaten. Yine de 1931 yılına kadar beyaz bastonun toplum tarafından fark edildiğini söylemek o kadar da kolay değil. 1931 yılında Fransa'da Guilly D'herbemont 'ulusal beyaz baston hareketi' ismiyle bir kampanya başlatıyor. Aynı yıl BBC de, beyaz bastonun uluslararası düzeyde körleri temsil etmesi amacıyla kampanyayı destekliyor. İkinci Dünya Savaşı'nda gözlerini kaybeden Amerikalı askerlerin ülkelerine dönmesiyle birlikte baston ayrı bir anlam kazanıyor. Bunun üzerine Dr. Richard Hoover, bağımsız hareket etmeye uygun olan ve kullanım kolaylığı taşıyan bir beyaz baston modeli geliştiriyor. Böylece, körlerin toplum içinde var olma mücadelesi yeni bir merhale kazanmış oluyor.
Ne zaman ki dünyaya çok düşsem, bu şiir gelir aklıma.
Eğer yeniden başlayabilseydim hayata,
İkincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim,
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde
Jorge Luis Borges
Anlar
Eğer,yeniden başlayabilseydim yaşamaya;
İkincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu