Yaşadığımız bu kahrolası çağda, mutluluk dolu bir güne uyanacağımız ne malum?
Reklam
"Kibir, dedi Keşiş misafirlerine, iyilik için yaratılmış bir meleği yok etti."
Dünyanın dört bir yanını gezmiş bir adam olmalıydı, hiç değilse zihninde.
184 syf.
·
Puan vermedi
Ucuz bulunca bol miktarda aldığım İş Çocuk Klasiklerinden biri "On beş yaşında bir kaptan". Jules Verne'nin çocuklara olduğundan belki de daha fazla yetişkinlere hitap eden bu macera romanında dürüstlük ve çalışkanlığın kişiyi her zaman ileriye götüreceği; ırkçılığın ve köleliğin ne kadar kötü olduğu teması işleniyor.
On Beş Yaşında Bir Kaptan
On Beş Yaşında Bir KaptanJules Verne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019805 okunma
252 syf.
5/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Bu sefer İskoçya' da geçiyor hikayemiz. Sib, Sam Melvill kardeşler ve yeğenleri Helena'nin bir doğa harikası olan yeşil ışının peşinden gitme maceraları konu ediliyor. Ortalama bir hikaye. Bayılarak okuduğumu söyleyemeyeceğim. Yazarın tasvirleri her zamanki gibi harikulade. Yayınevi güzel.
Yeşil Işın
Yeşil IşınJules Verne · Alfa Yayınları · 2020427 okunma
Reklam
Yetkili diye bir şey kalmamıştı artık! Ne de belediye başkanı! Bu korkunç taşkınlık karşısında herkes eşitti…
Sayfa 45 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
DÜNYA’NIN UCUNDAKİ FENER
Ve avizo kararan sularda uzaklaşırken, Dünya’nın Ucundaki Fener’in yeniden çevresine yolladığı sayısız ışınlardan birkaçını da yanında götürüyordu sanki.
Sayfa 183Kitabı okudu
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
DÜNYA’NIN UCUNDAKİ FENER
Jules Verne okuyucusunu yine başka bir aleme götürüyor bu kitabında. Bir solukta okuyorsunuz ve sanki o coğrafyayı siz de yaşıyorsunuz. Dünya’nın ucunda bir fener her daim ışığını yakacak…
Dünya'nın Ucundaki Fener
Dünya'nın Ucundaki FenerJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,963 okunma
Bütün eller uzun aralıklarla birbirine vuruyor ve gazeteler bu haberi çılgın alkışlar diye veriyordu; bir, hatta iki kere şaşkınlıktan donakalan salon, bravo sesleriyle yıkılmadıysa -ki bu on ikinci yüzyılda olmuştu-, bunun nedeni on ikinci yüzyılda müteahhitlerin çimento ve taştan çalmıyor olmasıydı!
Sayfa 37 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Bu istisnai kentte, gençlerin kalplerinin çarpmadığını düşünmek yanlış olur. Sadece belli bir yavaşlıkta çarpıyorlardı.
Sayfa 31 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Zaten, diye ekledi Niklausse, kent uzun bir süre daha aydınlatmadan yoksun kalamaz. - Oysa, dedi doktor, sekiz ya da dokuz yüz yıldır bekleyen bir kent bu…
Sayfa 28 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Ne yürekli bir belediye başkanı! Ticaretten, trafikten söz ediyordu; alışık olmadığı bu sözcükler dudaklarını uçuklatmıyor muydu?
Sayfa 27 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
…Sonuçta, bu avukat ve bu doktor, saygı duyulan iki kişiydi. Dava vekilleri ve mübaşirlerin yalnızca göstermelik olarak var olduğu bir kentte savunma yapma fırsatını asla elde edememiş olan avukat Schut, doğal olarak hiçbir zaman dava kaybetmemişti. Doktor Custos, bu saygıdeğer pratisyen hekimse, meslektaşları misali, her türlü hastalıktan musdarip hastaları iyileştiriyordu; tabi ölenler dışında.
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Bu kişilerin nabızlarını ölçtünüz mü? - Yüz kere. - Nabız ortalaması kaç olarak saptandı? - Dakikada elli bile değil. Anlayın artık: Bir yüzyıldır arabacıların küfretmediği, birbirlerine sövüp saymadığı, atların kaçıp gitmediği, köpeklerin ısırmadığı, kedilerin tırmalamadığı, kısacası tartışmanın gölgesine bile rastlanmayan bir kent bu! Sulh ceza mahkemelerinin bile bütün bir yıl iş olmadığı için çalışmadığı bir kent! Sanatın da, işin de, hiç ama hiçbir şeyin coşku yaratmadığı bir kent! Yüz yıldır hiç tutanak tutulmamış, jandarmaların laf olsun diye ortalıkta dolaştığı bir kent! Üç yüz yıldır ne bir yumruğun ne de bir tokadın atıldığı bir kent! Bu böyle devam edemez, bütün bunları değiştireceğiz, anlıyorsunuz değil mi üstat Ygene?
Sayfa 21 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
1.500 öğeden 15bin ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.