Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mehmet Ali Koyuncu

Mehmet Ali Koyuncu
@kaanoguz
Erciyes Üniversitesi
Kayseri
7 okur puanı
Nisan 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Mehmet Ali Koyuncu
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Biricik ve Mülkiyeti
Biricik ve MülkiyetiMax Stirner
8.6/10 · 368 okunma
Reklam
Müslümanlar değildi İslam'ı yücelten, büyük kılan;tersine İslâmdı Müslümanları yücelten.Ama ne zaman ki, İslam onlar için bilinçle izlenen bir hayat programı olmaktan çıkıp da bir alışkanlık haline geldi; işte o zaman uygarlıklarının temelinde yatan yaratıcı dinamizmin yok olup yerini uyuşukluğa, kısırlığa ve kültürel yozlaşmaya bıraktı.
Sayfa 257 - İnsanKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sonuç olarak "Çöl İnsanı" maddi düzelemde Batılı insan kadar hızlı bir gelişme göstermemiş, ama bu uğurda ruhunu da elden çıkarmamıştır henüz.
"Helen rüyası bu", diye atıldı Peder Felix "Üstelik rüyası olarakta kalmafı, uç verip nerelere uzandı bu rüya? Önce Orfik ve Dionysien gizemciliğine dönüştü, sonra Platon ve Platinus'a: ve sonunda yine, ruh ve bedenin, birbirinin kurdu olduğu yolundaki şu su götürmez gerçeğe geldi dayandı... Ruhu bedenin sultasından kurtarmak fikrine yani. Hıristiyanlığın kurtuluş öğretisinin esası da budur zaten : Tanrı'nın, kendini çarmıh üzerinde takdim etmesinin anlamı da... " Sözlerini burada keserek bana döndü ve göz kırparak :" Oh her zaman bir misyoner gibi davrandığımı düşünmenizi istemem... Size kendi inancımdan, pylaşmadığınız bir dinden fazla sözettiysem bağışlayın beni... " -" Yok canım üzülmeyin, kimseyle paylaştığım bir başka din yok zaten."
Reklam
Hakkında fikir verecek basılı bir tek satır yazısı bile bulunmayan benim gibi bir aceminin, bir gazetenin kutsal çatısının altına girmek konusunda, bir mucize dışında, en küçük bir şansı olmadığını öğrenmek için, Berlin kaldırımlarını, kendimi tüketircesine haftalarca arşınlayıp durmam - çünkü o sıralar metro ya da otobüs ücreti bile benim için sorun oluyordu - ve baş editör, yardımcı editör, haber şefi denilen bir sürü adamla, küçültücü türden sayısız görüşmeler yapmam gerekti. Yoluma mucize de çıkmadı. Bunun yerine, açlıkla içli dışlı olmak ve haftalarca sadece çay ve pansiyoncu bayanın sabahları verdiği iki somunla idare etmek zorunda kaldım.
Eski Ahid ve Talmud'un Rabbi ona ibadet edenlerin, ibadet kastıyla yaptıkalrı ritüelleri fazlasıyla töeensel bir tanrı haline sokulmuştu. Ve bana öyle geliyor ki, Talmud'un Tanrısı, tuhaf bir biçimde sadece bir tek kavmin, sadece İbranilerin kaderiyle ilgileniyordu. İbrahim soyunun bir tarihi olarak Eski Ahid'in genel havası, Allah'ın bütün insanlığın yaratıcısı ve koruyucusu olarak değil de, bütün bir evreni "seçilmiş bir kavmin" ihtiyaçlarına göre düzenleyen bir kabile tanrısı olarak gösterme eğilimini taşıyordu ve tabii, böyle bir inancın uzantısı olarak, Eski Ahid'e göre Allah, doğru yoldan sapıldığı zaman da inanmayanların eliyle ona acı çektiriyordu Bu temel tutarsızlıkların bir kere farkında olunca, artık İşaya ve Yaremya gibi son dönem peygamberlerin ahlaki tutum ve öğretileri bile evrensel bir mesajdan yoksun görünmeye başladılar bana.
Mekke'ye Giden Yol
Mekke'ye Giden YolMuhammed Esed
8.9/10 · 831 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
İslam Deklarasyonu
İslam DeklarasyonuAliya İzzetbegoviç
9.1/10 · 7,6bin okunma
413 syf.
·
Puan vermedi
·
63 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov
8.4/10 · 45,4bin okunma
Reklam
Gerçekten felsefi olan yalnızca bir sorun vardır,o da hayatın yaşamaya değer olup olmadığıdır. Albert Camus
Gitmeye değer yerlerin kestirmesi yoktur
Kazangap işte böyle bir adamdı artık onun gibileri yoktu dünyada. Kazangap sonuncusuydu ve şimdi onu da gömeceklerdi. Bir kaç veda sözünden, duadan sonra "amin" diyecek ve orada bırakacaklardı onu. Yedigey bunları düşünürken, bir yandan da yarı yarıya unuttuğu duaları tekrarlayıp hatırlamaya, Tanrıya yönelteceği yakarışları bir sıraya koymaya çalışıyordu. Çünkü, insan kalbinde, başlangıç ile son, hayat ile ölüm arasındaki çelişkiyi ulaştıran yalnız ve yalnız, bilinmeyen, görülmeyen Tanrı idi. Dualar işte bunun için okunuyordu. Başka türlü Tanrıya sesini duyuramazsın, niçin yaratıp niçin öldürdüğünü soramazsın ki! Dünya kuruldu kurulalı insanlar böyle yaşıyor, pek razı olmasada böyle katlanıyor kaderine. Duaların var oldukları günden beri hiç değişmemesinin hep aynı sözlerle tekrarlanmasının sebebide teselli bulup yarışmaları boşu boşuna sızlanmamaları içindir. Dualar, yüzyılların okşayıp parlattığı altın külçeleri gibi dirilerin ölülerin başında söyledikleri en özlü, en süzme ve son sözlerdir. Adet, gelenek böyledir.
Sayfa 108Kitabı okudu
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.