Her ne kadar kitabın geçtiği tarih ile benim çocukluğum arasında 100 seneden fazla olsa da benzer düşüncelere sahipmişiz sevgili Tom ile. Gerçi çoğu çocuğun düşündüğü, oynadığı oyunlar birbirine fazlasıyla benzerdir. Sanırım bu benzerliklerden ötürü kitabın okuru ve seveni fazla.
Yazar, kitapta müthiş bir tespitte bulunuyor, "Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç hale getirmek yeter." Bu tespit kitabın ilk sayfalarında geçiyor ve pek önemli değil gibi duruyor ama içinde yaşadığımız dünyayı anlamak için çok değerli bir söz. Günümüzde artık bir markayı kaliteli yapan göstergelerden biri o markanın ulaşılabilirliği oluyor. Marka ne kadar ulaşılamazsa, ne kadar az mağazası varsa o kadar kaliteli görünüyor.
Yazarın yaptığı bir başka tespit ise "İş denen şeyin mecburen yapılan bir şey, oyunun ise mecburen yapılmayan şey olduğu", "İngiltere'de bazı zengin beyefendiler yazları dör atlı arabalarla günde yirmi otuz mil yolculuk ederler, çünkü bu ayrıcalık onlara epeyce paraya mal olur; ama birisi çıkıp da onlara bu iş için ücret önerseydi artık yaptıkları şey çalışmak olurdu ve derhal istifa ederlerdi." muhteşem. Neredeyse günümüzü özetlemiş. Pandemi yüzünden eve kapanmalar olmadan herkes sadece internet ve kitaplarım ile sonsuza kadar evde kalabilirim diyordu. Pandemi insanları evde kalmaya zorlayınca bir süre sonra insanlar bu duruma isyan ettiler. Çünkü evde kalmak artık bir zorunluluk olmuştu.
Eğer çocukluğunuzdaki duygu ve düşüncelere dalmak ve yazarın hayat hakkında yaptığı çıkarımları okumak isterseniz, bu kitabı kesinlikle okumalısınız.