Nefs kendi halini bilemez ve kim için ve kim hakkında heyecanlandığını veya onu coşkuya düşüren şeyin ne olduğunu da bilemez. İnsanlar bu hali kabz ve bast halinde bulur. Bunun bir sebebi de yoktur. Bu esnada insanı üzen bir hal gelir ve kabzın o duruma ait olduğunu öğrenir. Ya da kendisini sevindiren bir hal gelir,anlar ki bast hali o duruma aittir. Bu durum, gerçekleşmelerinden önce, nefsin zâhiri duyulardaki ilgisinde eşyayı öğrenmesinden kaynaklanır. Bunlar yaratılışın öncülleridir.
1.grup 2.grup
Korku - Ümit
Heybet - Üns
Kabz (darlık) - Bast ( Genişlik )
Celal - Cemal arası Kemâl dir.
Bu ikilemeler den 1.nciye sahip olanlar ya da kişi,
1.nci gruptaki davranış biçimlerini sergiliyorsa
1.cilerin arkasında 2.nciler var demektir.
1.nciler zahir de ise
Korku - Ümit
Heybet - Üns
Kabz (darlık ) - Bast ( Genişlik )
Celal - Cemal arası Kemâl dir.
Bu ikilemeler den birinciye sahip olanlar
ya da kişi birinci gruptaki davranış biçimlerini sergiliyorsa
birincilerin arkasında ikinciler var demektir.
Birinciler zahir de ise ikinciler batında
İkinciler zahirde ise birinciler batında.
Ortayı bul !
Görmez misin ?
sağlam en iyi atları , en iyileri ortada yarıştırırlar.
Yapılması gereken “ Onlar vasat bir ümmettir “ ayet-i kerime gereği ,
korku ve ümitte iki kümenin bileşkesinde durmayı bilmelidir.
Aynii şekilde heybet ile Üns arası ;
Kabz ile Bast arası dengeli kurabilmeli
ve Celal ile Cemal arası Kemal vasfında sabit kadem olmalıdır.
Sufiyye günlükleri,
Korku - Ümit
Heybet - Üns
Kabz (darlık ) - Bast ( Genişlik )
Celal - Cemal arası Kemâl dir.
Bu ikilemeler den birinciye sahip olanlar
ya da
kişi, birinci gruptaki davranış biçimlerini sergiliyorsa
birincilerin arkasında ikinciler var demektir.
Birinciler zahir de ise ikinciler batında
İkinciler zahirde ise birinciler batında.
Ortayı bul görmez misin ?
sağlam en iyi atları , en iyileri ortada yarıştırırlar.
Yapılması gereken “ Onlar vasat bir ümmettir “ ayet-i kerime gereği ,
korku ve ümitte iki kümenin bileşkesinde durmayı bilmelidir.
Aynii şekilde
heybet ile Üns arası;
Kabz ile Bast arası dengeli kurabilmeli
ve Celal ve Cemal arası Kemal vasfında sabit kadem olmalıdır.
Sufiyye günlükleri,
Arifler katında aşka düşen kişinin dört hâli vardır: Kabz (tutukluk, sıkıştırılmışlık hissi ve hesaba çekilme), bast (açıklık; zihnin açık, gönlün şen olması), sekr (sarhoşluk, kayıtlardan ve alâkalardan kurtulup yalnızca sevgili ile oluş, onda kendini yitiriş hâli) ve sahv (ayıklık, kendinden geçen âşığın yeniden kendine gelmesi).
“Zahid'ler övüldükleri zaman, halk'tan gördüğü için kabz (daralma) olurlar. Arifler ise övüldüklerinde, onu Hak'tan gördüğü için bast (genişleme) olurlar.” (112)
Dipnot:
(112) Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdu ki;
"Müminin yüzüne karşı meth edildiğinde O'nun kalbindeki iman artar "
Bu hadis arifleri içindir ve durumlarına işaret eder. Yine arifler diyorlar ki; "Halk'ın dili, Hakk'ın kalemidir." Onlarda kendini beğenme ve böbürlenme asla olmaz.
Kurtarıcı bilgi gelmezse
İşin içinden çıkamayız,
Seyrü suluk = yer değiştirme,
Meseleye senin gözünle bakayım
Hakikat
yeni bir veçhe ile tanınır
Mizaç ise kendine uydurur
Aslolan Allah a göre tanımaktır
Sana bir şey verildiği zaman bast halini yaşıyor ve seviniyorsan , mâni olup verilmediği zaman da kabz olup sıkılıyorsan, bu durum hem çocukluğunun devam ettiğini hem de sadakat ve kulluktan uzak olduğunu gösterir.