Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
176 syf.
8/10 puan verdi
“Bir de sevgilim vardır, pek muteber;
İsmini söyleyemem,
Edebiyat tarihçisi bulsun.”
Edebiyat tarihçisi bulmuş sevgilisini, bize de okumak düştü. :)
Kimi zaman şahısların özelini okuyormuşum gibi gelse de mektup okumayı seviyorum. Hep şiirleriyle tanıdığım, mektubu da mı varmış diye şaşırıp okumaya başladığım bir Orhan Veli eseri oldu.
"Sen sevgiline ne verebilirsin sanki ? Kalbini mi? Pekâlâ, ikincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi o?... Atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin?.. "
Kitap üç bölüme ayrılmış olup, toplam 16 tane öyküden oluşmaktadır.
En çok da Kitaba ismini konu alan "DEĞİRMEN" adlı öyküyü çok beğendim. Gerçek sevginin ne olduğunu öyle güzel anlatmış ki yazar, duygulanmamak elde değil.
Bu öyküler Anadolu insanının başından geçmesi de bize yakınlık katmaktadır. Kendinizi olayların içinde bulabilirsiniz. Hüzün ,aşk, toplumsal konularla iç içe geçmiştir.
Şimdiden iyi okumalar diliyorum.
·
Puan vermedi
#SabahattinAli
#Değirmen
#Sayfa137
Bilhassa bu kadar kalabalığın içinde yalnızlık ne acı oluyor yarabbi!..
“Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa, ‘Dünyada neler gördünüz ?’ dese herhalde verecek cevap bulamayız. Koşmaktan görmeye vaktiniz olmuyor ki…”
Naif insanları severim,
Tıpkı naif hikayeler gibi.
Tesirli ama kibar,
Sabahattin Ali gibi.
Sen sevgiline ne verebilirsin sanki?
Kalbini mi?
Pekala,İkincisine?
Gene mi o?
Üçüncü ve dördüncüye de mi o?
Atma be adaşım,kaç tane kalbin var senin?"
Sabahattin Ali'nin "kürk mantolu Madonna" "kuyucaklı Yusuf" "değirmen" kitaplarını okumuş biri olarak, şairliğini öykücülüğünden ve romancılığından daha çok beğendim.
Değirmen adlı hikâyede bir çingenenin aşkını ve aşkı için neler yapabileceğini anlatıyor.
İçerisinde kısa kısa 16 öykü barındıran Sabahattin Ali kitabı. Ben yazarın öykülerini çok seviyorum.
Hikaye okumayı seviyorsanız okumanızı tavsiye ederim..
Okuyalım ve Okumaya Teşvik Edelim.
Sevgi
Yazarın en sevdiğim yapıtıdır ayrıca kendisinin ilk öyküsü olan yapıttır.bu öyküde aşk teması baskındır.öykü duygulu ve hayalci anlatımına temiz bir dil eşlik eder ve bu öyküde toplumcu tavır sezilir.bu öykü'yü sevmemde ki neden yazarın sizinle konuşuyormuş gibi yapıtı ele alması.
--- spoiler ---
"sen sevgiline ne verebilirsin sanki? kalbini mi? pekâlâ, ikincisine? gene mi o? üçüncü ve dördüncüye de mi o?..atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin?"
--- spoiler ---
-Kitap,3 kısım 16 öyküden oluşuyor.Giriş kısmında yazar;
"Şiir ve hikayalerim arasında,yazmış olmaktan utanacağım kadar kötüleri olduğunu biliyorum...İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim"diyor.Bu ne güzel bir nahifliktir.
-En sevdiğim öykü"Değirmen"oldu.Sevmek üzerine olan öyküden bir alıntı:
"Sen sevgiline ne verebilirsin sanki? Kalbini mi? Pekala,İkincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi o? Atma be adaşım,kaç tane kalbin var senin?"
"Odamda beni kitaplarım bekler. Bu yegane tesellidir."
》Sıklıkla öykü okuyan biri değilim. Fakat söz konusu Sabahattin Ali olunca bunun pek bir önemi yok.
》Kitap 3 bölüm ve 16 farklı öyküden oluşuyor. Ve yazarımız bu öyküleri "İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim." diye nahif bir cümleyle sunuyor okuyucuya.
》Çünkü kitap onun 20'li yaşlarının başında
Kitap, 3 bölüm ve birbirinden güzel 16 öyküden oluşmaktadır. Her öykünün vermiş olduğu tat başkaydı.
Her bir öyküde farklı duygular hissedebiliyor ve kendi yaşantınızla bağlantılar kurabiliyorsunuz.
Yazarın anlatım diline söylenecek bir şey yok, nefis ve akıcı bir anlatımla dile getirilmiş hikayeleri okurken zamanın nasıl aktığını fark etmiyorsunuz.
"Sen sevgiline ne verebilirsin sanki? Kalbini mi? Pekala, ikincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi ?
Atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin?”
Çocuk yüreği unutur ama affetmez.
Kitabı ilk başta sıkıcı bulmuştum. Hatta abartılan bir şeyi okuyorum sanırım şuan diyip birkaç gün okumaya ara vermiştim. Daha sonra başladığım kitabı bitirmeden başka kitaplara geçmeyi sevmediğim için okuyup bitirme düşüncesiyle tekrar elime aldım. İyi ki de almışım. Hıçkıra hıçkıra ağlama isteğine sebep olan bir kitaptı benim
Odamda beni kitaplarım bekler,bu yegâne tesellidir.
Sabahattin Ali'nin kitaplarını okumayı o kadar çok seviyorum ki.Bu kitapla beraber 6 kitabını okumuş bulunmaktayım ve bu beni hem mutlu ediyor hem de okudukça daha çok kalemini tanımamı sağlıyor.
Sayın yazarın bu kitabı 3 bölüme ayrılmış şeklinde ve 16 hikayeden oluşmaktadır. Son bölümdeki hikayeleri pek beğendiğimi söyleyemem ama geri kalan 13 hikaye de birbirinden ayrı güzeldi. Okurken en çok etkilendiğim ve beğendiğim öyküler ; değirmen, kırlangıçlar,viyolonsel ve bir orman hikayesi oldu. İncelememi kitaptan beğendiğim bir alıntıyla bitirmek istiyorum.
" Sen sevgiline ne verebilirsin sanki? Kalbini mi? Pekâlâ,ikincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi o?... Atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin?.. Hem biliyor musun, bu aptalca bir laftır. Kalbin olduğu yerde duruyor ve sen onu filana veya falana veriyorsun... Göğsünü yararak o eti oradan çıkarır ve sevgilinin önüne atarsan o zaman kalbini vermiş olursun..."
Koşmaktan görmeye vakti olmayan kırlangıçlara…
Koşmaktan görmeye vakti olmayan kırlangıçlar gibi yaşadığımız şu hayatta, azıcık nefes alıp dinlenmek için…
Korkuyu, ümitsizliği, masumiyeti, aşkı ve sevgiyi barındıran bir insan profili anlatılmaya çalışılmış. Kısacası Anadolu insanı vurgulanmış... Özellikle “gerçek sevgi” duygusunun yüreğin derinlerinde hissedildiğini okurken hissetmek, insanın içini ısıtıyor..
Sen sevgiline ne verebilirsin sanki? Kalbini mi ? Pekala, ikincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi o? Atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin? Hem biliyor musun,bu aptalca bir laftır: Kalbin olduğu yerde duruyor ve sen onu filana veya falana veriyorsun... Göğsünü yararak o eti oradan çıkarır ve sevgilinin önüne atarsan o zaman kalbini vermiş olursun... Siz sevemezsiniz adaşım.
"Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa,
'Dünyada neler gördünüz?' dese herhalde verecek cevap bulamayız. Koşmaktan görmeye vaktimiz olmuyor ki..."
