Coğrafya gerçekten kader midir?
Bir deney yapılır, ikiz kız kardeşleri birisi şehir içinde büyütülürken diğeri ormanda dağlık bir evde büyütülür. İkiz kardeşler yaşları ilerler ve kontrol edilir. Şehir de yaşayan kız daha minyon kısa boyluyken ormanda yaşayan diğer kardeşi daha uzun boylu, geniş omuzlu bir kız olur. Coğrafya fiziken kaderimizi değiştirebiliyormuş peki ya ruhen? Neden olmasın ki? Bir Amerika eyaletinde ki bir kız/erkek çocuğuyla, bir Afrika kıtasında ki kız/erkek çocuğu aynı dertten muzdarip değiller. Peki ya soruyorum size, bu kader kalıpla bir şey miyidir? Yoksa biz bu kaderi kendi kalıbımıza göre mi şekillendirmeliyiz?
Öyküde Mizah
Bu iletim, mütevelli heyeti
Hercaiokumalar /Ayşe
Hercaiokumalar /Ayşe
,
İpek Demirer
İpek Demirer
,
Erhan
Erhan
,
Hakan Sülün
Hakan Sülün
,
Li-3
Li-3
'den mürekkep öykü dostlarıma ithaftır. Bana öyle gelir ki, bir kurmaca duygu panayırıdır. Olmalı. Hüzün olmalı. Mizah olmalı. Sevgi
Reklam
Coğrafya kader midir ?
Bugün bir okurdan mesaj aldım ve beklediği karşılığı vermediğimde “ Allah’ın Karslısına laf anlatmaya çalışıyorum “ diyerek küfretti ! Ve bu kişi beni ön yargılı olmakla itham ediyordu şimdi sorarım size ; ön yargılı olan hangimiz ? Ben Karslıyım ve bununla gurur duyuyorum . Kars sanılanın aksine kendini geliştirmiş bir şehir. Bir çok etnik köken bir arada sevgi içerisinde yaşıyor. Kars bir masal şehri. Sokaklarında Baltık mimarisi eserler, içinde aşıklar ozanlar barındırır. 5. yy dan beri medeniyetlere ev sahipliği yapmış Ani antik kentidir Kars. İnsanları ileri görüşlü misafir perverdir. Daha pek çok güzellikler sayabilirim ama burası yeri değil. Büyük şehirlerde yaşamak bir gelişmişlik belirtisi değil. Doğu illerini gelip görmeyi bir kenara bırakın merak edip araştırmamış kulaktan dolma basma kalıp düşüncelerle şehir ve insanlar yargılanıyor bu çok üzücü. İnsanları doğdukları şehre göre yargılamanın cehalet belirtisi olduğunu düşünüyorum. Bir şehrin gelişmişlik düzeyi hakkında konuşmadan önce coğrafi ve beşeri imkanlarını göz önünde bulundurmak gerekli bunlara rağmen bir gelişmemişlik görüyorsanız bu o yörenin insanının değil tüm ülkenin ayıbıdır…!!!
Birçok ilimizde meydana gelen deprem felaketinde yaralanan vatandaşlarımızdan; Mersin Şehir Hastanesine getirilen; 1- Selma ALEV (Hatay) 50 yaş, sol kol kesilebilir, HT VAR. 2- Gönül KARTAL (Hatay) 47 yaş, boyunda ağrı, ht yok. 3- Zeynep YÜKSEK (K.Maraş) 75 yaş, sağ ayak kırık, ht yok. 4- İsa ÇULHACI (Hatay) 51 yaş, göğüs ağrısı, ht yok. 5- Sevgi
ülkenin mi yönetimin mi, kimin umurunda ?
Dün biz yine boğulduk. Bizi yine boğdular, bizi yine boğdunuz. Bizim sesimizi duymayanlar en az bu asrın felaketine "kader" diyenler kadar suçludur. Önce betonların arasında boğulduk ve öldük, sonra hastalıklarda boğulduk ve öldük, şimdi suların içinde boğuluyoruz ve daha fazla ölmek istemiyoruz. Sesimizi duyun, duyurun. Biz artık her
04:17
Soğuk ve karanlık bir kış sabahında, Saat dört sularında, Yaşamak isteyen milyonlarca insan, Bir dakikda yok olan onlarca hayat, İhmal edilen, Göz yumulan, Adına kader denilen, Unutulması kurtarılmasından daha kısa süren bedenler.
Reklam
330 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.