1552 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba Sevgili Okurlar, İftiraya uğrayan denizci Edmond Dantès, nişanlısı Mercedes’i, babasını ve özgürlüğünü bir anda kaybeder. Acı ve korkunç deneyimlerle dolu bu süreçten kaderin cilvesi ve azimle çıkmayı başarır. Artık intikam zamanıdır. Gizemli bir kont olarak Paris sosyetesinin arasında dolaşır ve intikamını alır. Bu intikam, hem düşmanlarının hem de bazı masumların hayatını değiştirecektir. Okuduğunuz bütün klasikleri bir kenara bırakın, diyebilirim Monte Cristo Kontu için. Gereksiz betimlemelerde boğulmayacağınızın ve devamında ne olacak merakıyla kitabı elinizden bırakmayacağınızın garantisini verebilirim. Şunu belirtmek isterim; favori karakterim Abbe Faria oldu. Romanda karşımıza çıkan bu karakter, gerçekte de psikoloji bilimine katkıda bulunmuş bir kişiliktir. 18. yüzyılda yaşamış Portekizli rahip ve bilim adamı Faria, hipnozun modern anlamda ilk öncülerindendir. Eserde Abbe Faria, Edmond Dantès’in hücre arkadaşı olarak karşımıza çıkar. Romanın bu karakteri, hem bilgeliği hem de Dantès’in intikam planını şekillendiren bilgileri ile ön plana çıkar. Faria’nın bu karakteri, Dumas’ın hayal gücüyle birleşerek, tarihi ve kurgusal dünyalar arasında köprü kurar. Abbe Faria’nın gerçekteki bilimsel katkıları ile kurgusal dünyadaki yerinin birleşimi, onu eşsiz kılar. Hem bilim dünyasında hem de edebiyatta iz bırakmış bu özgün kişilik, hipnozun evriminde ve Dumas’ın efsanevi hikayesinde kilit bir role sahiptir. Keyifle okunsun.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025,6bin okunma
Kazanırken neyi kaybettin?
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
Reklam
Sanat, ölümden sonraki hayattır. Her sanat adamı, devrinin kalabalığı içinden kendisini seçecek, dehâsını anlayacak zamanı düşünür. «Tâ haşra kadar» sözü, açıktan açığa o gün için yazılmış görünen eski kasidelerde bile en çok geçen tâbirlerdendir. Haşra kadar, yani ebedîlik boyunca... Ebedîlik boyunca yaşayacak olan fertler, hattâ nesiller değil, cemiyettir. Kaderin ve zamanın karşısında ancak cemiyet ve onun tarihî varlığı olan milliyet durur. Fırtınaya karşı yaprak değil, kökünü toprağın derinliklerine salmış olan çınar dayanır. Bu inanış, her kaderin üstündedir.
Zira bu adamın hep adi, bayağı şeylerden hoşlandığını, zihin ve mide kabul etmez şeylerle meşgul olduğunu görüyorum. Bu bana önem vermemesinin ya da beni sevmemesi benim bir değerimin olmamasından değil, onun kendi kişiliğinden kaynaklandığını gösteriyor. Kaderin bu adamı üst sınıfa çıkarmasına, kendisine her şeyin iyisini vermiş olmasına rağmen, bunun adiliğe olan eğilimi, sefillere olan düşkünlüğü gerçekten şaşırtıcıdır.
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Bilge Bias'tan deyişler..
*Çoğu insan kötüdür. *Bütün erkekler kötüdür. *Büyük bir cömertlikle kaderin daha da kötüye gitmesine katlanmak güçtür *Aklınla gideceğin yolu seç, ama onu edindiğin zaman da o yolda sebatla devam et. *Hızlı konuşma, çünkü bu aptallığı gösterir. *Aşk sağduyusu edinin. *Tanrılardan oldukları gibi bahsedin, olmasını istediğiniz gibi değil *Hak etmeyen bir adamı zenginliğinden dolayı övmeyin. *Amacınızı zorla değil, ikna ederek kazanın. /Zorla değil, ikna ederek alın. *Gençlikten yaşlılığa yolculuk etmenin bir yolu olarak bilgeliği besleyin, çünkü o diğer sahip olunan her şeyden daha kalıcıdır. *İşlerinizi, sanki uzun yaşayacakmışsınız ya da yakında ölecekmişsiniz gibi düzenleyin. *Bütün edimlerimi yanımda taşıyorum
Reklam
271 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Merhaba kitap severler; Sizce bir bedel ödenecekse 6 ay iyileştirmeye yetebilecek mi? Peki ya o altı ay öncesi yaşanan olaylar ilahi bir gücün yaradılışın kudretiyse? Değişen ve hiç bir şey aynı kalmayan bir zamanda dönüşüme uğrayacak karakterlerin kaderi birbirine bağlıysa... Yazarın,samimi akıcı bir dili vardı.Okurken konu nereye bağlanıcak
Bir Geceye Altı Ay
Bir Geceye Altı AyMeryem Seyda Parlak · Cinius Yayınları · 201318 okunma
576 syf.
9/10 puan verdi
·
28 günde okudu
GÖREBİLDİĞİMİZ IŞIKLAR
Kesinlikle kendisini okutan bir kitap ve okumak isteyenlere tavsiye ediyorum. Asla sıkmıyor. Anlattığı şeylere çektiğini düşünüyorum. O kitabı okurken sahillerde dolaştık, dokunarak hissettik etrafı kıvrımları ile, sahillerin, hayvanların kokusunu duyduk, savaşı hissettik. Bu anlamda oldukça güzel bir kitaptı. Devamı SPOILER içerir lütfen kitabı
Göremediğimiz Tüm Işıklar
Göremediğimiz Tüm IşıklarAnthony Doerr · Diyojen Yayıncılık · 2019920 okunma
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Frankenstein
Kuzey Kutbu’nda keşfe çıkmış olan ve kardeşine gittiği yerlerden mektuplar yollayan Walton, yolculuğu sırasında doktor Frankenstein’la karşılaşır ve doktorun hikayesini günlükler şeklinde okuyucuya aktarır. Romanın ana odağı olan Victor Frankenstein ve yarattığı bir ismi olmamasına rağmen Frankenstein olarak anılan varlık, günlüklerde
Frankenstein ya da Modern Prometheus
Frankenstein ya da Modern PrometheusMary Shelley · Can Yayınları · 201813,8bin okunma
Reklam
Churchill getir götürünü yapar be !
Eski harp akademisi komutanı orgeneral Ali Fuad Erden der ki:"Çanakkale'de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi." İngiliz Bahriye Bakanı Churchill ise Mustafa Kemal için, "Kaderin Adamı", demişti.
314 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
314 sayfadan oluşan bu kitabı bir solukta okuyacağınızın, garantisini size veriyorum. Elinizden bırakamadan bitirmek isteyeceksiniz o kadar söylüyorum. Sonu beni o kadar şaşırttı ki, kitabın kapağını kapatınca bir süre öylece kaldım. Açıkçası böyle bitmesini hiç beklemiyordum. Ters köşeli bir son oldu benim için. Beni böyle sonuyla şaşırttığı için
Zamanın Kıyısında
Zamanın KıyısındaBüşra Ergel · Dls Yayınları · 202318 okunma
Eski harp akademisi komutanı orgeneral Ali Fuad Erden der ki: “Çanakkale’de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi. İngiliz Bahriye Nazırı Churchill onun için, ‘kaderin adamı,’ demişti.
Sayfa 107 - Pozitif Yayınları
Tiran, adamı bir kafese koymuş ve sanki vahşi bir hayvan besler gibi besletmiş. Biri yemek yememesini öğütlediği zaman adam, "İnsan soluk aldığı sürece her şeyi umabilir! " dermiş. Bu iş doğru olsa bile, yaşam her pahaya satın alınmamalı. Edinilecek karlar nice büyük, nice kesin olsa da, güçsüzlüğümü açıkça itiraf ederek elde etmek istemem onları. Demek ben ölmeyi bilen insanın üstünde kaderin hiç de güçlü olmadığını düşünecek yerde, yaşayan insanın üstünde kaderin her şeye gücü olduğunu düşünmeliyim, öyle mi?
Sayfa 242
Resim