Kişinin ölüden veya gaibte olan bir kimseden istiğasede bulunması en büyük şirk cinsindendir. Kişi musibetler (esnasında ölü veya gaipte olan) söz konusu bu kişiden istiğase de bulunur ve tıpkı ondan zararın giderilmesini, menfaatin elde edilmesini isteyen bir kimse gibi ona şöyle seslenir: “Ey falan efendim!” İşte bu Nasara’nın İsa Mesih (as)’ın, annesinin, hahamlarının ve rahiplerinin hakkında ki durumlarıdır. Şu bilinen bir gerçektir ki; Allah (cc) katında mahlukatın en hayırlısı, en şereflisi ve insanların Allah’ın kadrini ve hakkını bilme yönünden en alim olan kimse Nebimiz Muhammed (sav) olduğu halde, ashabı (r.anh) onun için ne gıyabın da ne de ölümünden sonra bu tarz şeylere kalkışmadılar. Bu müşrikler şirklerine yalan ilave etmektedirler. Şüphesiz yalan şirkin ayrılmaz bir parçasıdır.
Allahu Teala şöyle buyurmuştur:
“Artık putların pisliğinden kaçının, Zur’dan kaçının. O’na ortak koşmayan hanif kimseler (olun).” (Hac, 30-31)
“Buzağıyı (ilâh) edinenlere mutlaka (ahirette) Rablerinden bir gazab, dünya hayatında ise bir zillet erişecektir. İşte biz iftiracıları böyle cezalandırırız.” (Araf, 152)
Nebi (sav)’de şöyle buyurmaktadır:
“Zur’a şahitlik, Allah’a ortak koşmaya eşittir.” (İbn Mace, Sünen 2372)
Kabirleri Ziyaret Etmek ve Kabirdeki Kişiden Yardım İstemek (s.37-38)