Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
...tren hareket etmek üzereydi. genç bir çocuk girdi, benim bulunduğum kompartmana. derken konuşmaya başladık, zaten sıkılıyordum. çocuk genç imamlardandı. gördüğüm çok minareli köydendi. köyde o kadar cami olmasına rağmen dinle pek araları iyi değildi. çoğu sahtekârdı... ...
Sayfa 76 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...kısa bir zaman sonra erkin koray, caddebostan'da maksim'e yakın bir yerde rock burger açmayı düşündü. canlı müzik yapılacaktı. sahilde açık havada bir sürü genç müzisyene çalma imkânı verilecekti. ben, güven ve salih oranın personeli olduk. bir karavan vardı. sandalye koyup sahne yapacaklardı. karavana rengârenk grafiti tarzında yazılar yazdırmıştık. deep purple, uriah heep gibi grup isimleri vardı... ....
Sayfa 60 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
Reklam
....güven erkin erkal, salih ve jawa, moda sineması'nın kafesini işletiyorlardı. rmt'nin ise durumu çok kötü idi. güven kafeye benim de takılmamı söyledi. ocağa geçtim, çay yapıyordum. salih, jawa ve güven diğer işleri hallediyorlardı. dördümüz de uzun saçlıydık. bir baktık aradan zaman geçti, dünyanın her yerinden insanlar gelmeye başladı. almanı, ingilizi, punkı, punku... ...
Sayfa 59 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
....akşam bir yer bulup çıplak denize girmeyi düşündük. uzak, kimsenin bulunmadığı bir yerde denize girmeyi plânladık. oldukça tenha bir yere gittik. orada belimize kadar suya girdik. ben mayomu çıkarıp kıyıda güneşlenen arkadaşlara gösterdim. böylece çıplak girmeye başladık. o zaman john lennon ile yoko ono'nun çıplaklığı konuşuluyordu... ....
Sayfa 50 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...altmışlarda da hippilerin aralarına alakasız tipler girdiğinde, 68'de hippiliği öldürmüşlerdi. hippiler saçlarını kesip boncuklarını bir tabuta koydular ve 68'de san francisco'da meydanda yaktılar... ....
Sayfa 45 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...arada bir oraya gidiyordum. kış gelmiş, yağmur atölyeyi kapatmıştı. durumumuz iyi değildi. artık tiyatrıkıl'a sıradan insanlar kadın kokusunu duyup gelmeye başlamıştı. bunun üzerine tiyatrıkıl'ın ismi değiştirilip, deneysel sanatlar merkezi oldu. alakasız tipler geldiği zaman, üye olmayan giremez deniyordu.... ...
Sayfa 45 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
Reklam
...karga'nın yaptığı en önemli şey ise dalyan'daki careta caretalar için açlık grevi yapmasıydı. sahile otel yapılacaktı, sahil ise kaplumbağaların yuva yapma yeriydi. ama karga salih çok aç kalınca, gizli gizli kaplumbağaların yumurtalarını yemiş. herkes böyle söylüyor, ama kim ne derse desin, bunu en iyi karga biliyordu... ...
Sayfa 44 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...aradan altı ay geçmişti ve saçlarım çok uzamıştı. ikizlerden biri bana hep, sen kadıköy'deki gençler gibisin ordaki kızlar seni görürse... ....
Sayfa 29 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...bir çeşit imâlat yapıyordular. rondele imâlatı falan. preste çalışıp çalışamayacağımı sordu. ben de daha evvel çalıştığımı söyledim. hayatımda prese dokunmuş değildim. diğer adamların nasıl çalıştığına baktım, sonra ben de aynı onlar gibi çalıştım.... ...
Sayfa 29 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
...giderken tren yine alakasız bir yerde durdu, biraz bekledik. sonra niye trenin durduğunu sordum kondüktöre. salak kadının biri çocuğunu camdan düşürmüştü... ....
Sayfa 25 - altıkırkbeş yayın kasım 1996 birinci basımdanKitabı okudu
49 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.