Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Gözümüz açılır sonra. Kocalarımıza dikleniriz. Çok bilgili olmamalıyız. Erkek üstündür. Kitap okumak yerine kadın yumurta kırmayı bilecek.Dimi kız?
“……kadın ölür, erkek on yıl hapse mahkum olur; adamın hücresine beyaz bir hap, zehir getirirler; ama adam intihar düşüncesini hemen kafasından kovar, çünkü sevdiği kadının yaşamını uzatmanın tek yolu onu anımsamaktır.” “…O yok olduğu zaman, anıların yarısı da birlikte yok oldu ve ben yok olacak olursan, anıların tümü de yok olacak. Evet, diye düşündü, acı ile hiçlik arasında, ben, acıyı seçiyorum.”
Sayfa 271Kitabı okudu
Reklam
Denge.
Erkek kendi zayıflığını, muhtaçlığını ve incinebilirliğini paylaşmaktan kaçındıkça, kadın bu duyguları kendi payına düşenden daha çok yaşayıp ifade eder. Kadın kendi yeterliliğini ve gücünü göstermekten kaçındıkça, erkek kendini olduğundan daha büyük görmeye başlar. Ve yetersiz yüklenen taraf daha iyi görünmeye başlarsa, aşırı yüklenen taraf da daha kötü görünmeye başlar.
Erkek kadına dedi ki: - Seni seviyorum, ama nasıl? avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya... Erkek kadına dedi ki:
376 syf.
6/10 puan verdi
Orta Şekerli
Yüce Zeus sen historical romance bataklığına düşenin yar ve yardımcısı ol... Çünkü bu türün ne ardı arkası kesiliyor ne de tadı bitiyor. Elizabeth Hoyt sevdiğim His-Rom yazarlarından biridir. Kalemini Teresa Medeiros'a benzetiyorum açıkçası ancak Teresa'nın karakterleri daha mizahşör oluyor gibi. Her neyse serimizin ilk kitabinda Spinner's Falls çıkmazından sağ kurtulan birkaç askerden biri olan Samuel Hartley'i okumuştuk. Bu ikinci kitapta ise her şeye tanıklık eden Lord Vale'i okuyoruz. Kitabın konusundan zaten çokça bahsedilmiş ben ne hissettiğimden bahsetmek istiyorum; soğukluk. Evet arkadaşlar...kitap boyunca kurguya ve karakterlere ısınamadım. Bir historical romance kitabıydı ancak buz gibiydi. Sıcaklık veya romantizm çok hissedemedim. Kadın karakter Melisande kitabın başında ne kadar soğuk bir kişilikse sonda da öyleydi. Hicbir değişim gelişim gösteremedi. Erkek karakter Lord Vale ise eh işte kısmen değişti. Melisande'ye yüreğini ve geçmişini açtığı anlar güzeldi. Ayrıca her bölümün başlangıcında bir hikayenin kısa kısa bölümlerini okumak çok hoş bir detaydı. Gizem unsuru olan konu ise baya arka plandaydı zaten cok da anlamlı ilerleyemedi. Üçüncü kitapta nasıl olur bilmiyorum. Açıkçası sıkılarak okudum. Tamam çift aniden bir izdivaç gerçekleştirdi ve yavaş yavaş birbirlerine alışacaklar vs ama en azından bir mizah veya duygusallık katılsaydı. Nasıl desem odunsu bir tat vardı efenim anlatabiliyo muyum:D Neyse okumak isteyenlere ancak böyle tarif edebilirdim iyi okumalar.
Bana Aşkını Söyle
Bana Aşkını SöyleElizabeth Hoyt · Pegasus Yayınları · 2012328 okunma
Bir evlilikte salt kadın erkek ilişkisi baskınsa evliliğinizi siz değil, sosyal kurallar ve beklentiler yönetir.
Reklam
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
Bir şey ne kadar asil, ve mükemmelse o kadar geç ve yavaş olgunluğa erişir. Erkek muhakeme gücü ve akli melekelerini kullanma olgunluğuna yirmi sekiz yaşından önce güç bela erişirken, kadın ön sekizinde erişir..
Kadına güvenmeyen ve sürekli lekeleyen adamın anne ile erkeğe sürekli nefret besleyenin de baba figürü ile problemi büyüktür. Kokte bir yerlerde bir erkek veya kadın kötüdür ideolojisi ona aşılandığı için karsidakina asla gerçek anlamda teslim olmaz. Stratejik oynar ve sonunda püffff. Bir de sonra acı edebiyatı. Guvenmediginiz tutunmadiginiz ilişkiler sonrası suçlayıcı ibareler kullanmak çok acı bir durum. Biri birini sucluyorsa kendi de o kadar suçludur. Çünkü onu o yaratır. Bir insanla beraberseniz.sizin kalbinizin ve zihninizin bedenlenmiş hali karşınızdadır .Ve burda suçlu ve mağdur yoktur.
Ortaçağda sanatçıyla zanaatçı arasında gücendirici hiçbir katego- rik ayrım söz konusu olmadığı gibi, sanat eserlerinin üretiminde kes- kin bir toplumsal cinsiyet ayrımı da yoktu. Sadece erkekler ya da sadece kadınlar tarafından icra edilen iş ya da sanat sayısı çok azdı. Bunun nedenlerinden biri, üretimin önemli bir kısmının dinsel
Sayfa 61
Reklam
Mutlu bir çocukluk geçirmiş insanlar, hayatının her döneminde sevgi dolu, çevresine ışık saçan, saygıyı asla yitirmeyen başarılı bireyler oluyorlar.
Sayfa 210 - Yediveren Yayınları
Olumsuz davranışa odaklanmak ve bu davranış hakkında sürekli konuşup cezalar vermek davranışı kalıcı hale getirir ve görülme sıklığını arttırır.
Sayfa 110 - Yediveren Yayınları
İlgilenilmeyen davranış zamanla sönmeye mahkumdur.
Sayfa 108 - Yediveren Yayınları
SEN NEYİ TÖRPÜLÜYORSUN ACABA? Ruhundaki güzellikleri mi yoksa çirkinlikleri mi?
Sayfa 62 - Yediveren Yayınları
“Erkek hoşlandıktan sonra tanır, kadın tanıdıkça hoşlanır.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.