Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
O sırada, Mart'ta doğan ben
Tecrübeme göre dünyaya geldiğimiz mevsimle aramızda yakın bir ilişki vardır. Onun geri gelişinin hayatımızda pekiştirici ve güçlendirici yenileyici bir etkisi olur, tıpkı ilkbaharım benim üzerimdeki etkisi gibi...
Sayfa 73 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kas Dokusu Gelişimi Ve Metabolizmanın Östrojen İle İlişkisi
Yağ dağılımı; erkeklerde genelde bedenin üst kısmında ve iç organlarda görülürken, kadınlarda ise bedenin alt bölümlerinde ve deri altında yoğunlaşır. Ayrıca kadınların erkeklere göre daha az kas ve neredeyse iki kat daha fazla yağ oranına sahip olması, kadınlarda metabolik sağlığın erkeklere göre açık ara avantajlı olmasını sağlar. Yapılan çalışmalar; kadınların açlık kan şekerlerinin daha düşük olduğunu, dokuların kandan glikoz alma yeteneğinin kadınlarda daha yüksek olduğunu ve bu gibi nedenlerle kadın metabolizmasının erkeklere göre sağlık açısından daha avantajlı bir durumda olduğunu gösteriyor. Hem kadın hem de erkeklerde kas metabolizmasının ve insülin hormonunun etkisi, “kadınlık hormonu” olarak bildiğimiz östrojen hormonunun etkisi altında düzenlenir. Ancak sadece kadınlarda değil, erkeklerde de tekrarlı antrenmanlar sonucunda kaslardaki östrojen hormonu algılayıcı reseptörlerin sayısında artış olur. Bu da genel beklentilerimizin aksine, kas dokusunun gelişiminin ve metabolizmasının testosterona değil, östrojene daha çok bağlı olduğunu gösterir. Burada detaylarla sizi sıkmayayım ama “kadınların erkeklerden daha uzun yaşadığı” şeklinde yaygın olarak bildiğimiz inancın temeli bu tip gerçeklere dayanır. Hakikaten de kadın metabolizması avantajlı durumdadır! Özellikle hareket açısından kadınlar, erkeklere göre çok daha geniş bir aralığa daha rahat uyum sağlayabilecek bir metabolik ön hazırlıkla dünyaya gelirler.
Reklam
Ebu Gureyb...
Çıplak adamlar piramit şeklinde üst üste yığılmıştı ve Amerikan askerleri bu yığının yanında sırıtıyorlardı. Bir kadın asker, çıplak bir mahkûmun boynuna taktığı köpek tasmasının ipini elinde tutuyordu. Bazı mahkûmlar, her an o korkunç Alman kurt köpeklerinin saldırısına uğrama ihtimalinin dehşeti içindelerdi. Görüntüler, pornografik bir slayt gösterisi gibi akmaya devam etti: ağzında sigarası, elleriyle "çak bir beşlik" işareti yapan bir kadın askerin önünde mastürbasyona zorlanan çıplak mahkûmlar mı dersiniz, oral seks yapıyormuş gibi görünmeleri için zorlanan mahkûmlar mı... Amerikan askerlerinin esirlerini eşcinsel pozisyonlara zorlayarak onlara işkence yapmaları, acı çektirmeleri ve onları aşağılamaları inanılır gibi değildi. Ama görüyordum işte...
Sayfa 509Kitabı okudu
ERKEK Ciddi mi diyorsun? Hiç fark etmedim. Oku­duğum kitapların etkisi belki de. Yani belki de ben de kendimi değiştirdim. KADIN Eski halinin biraz ukalası olmuşsun o kadar. Kendini değiştirmenin çok kolay olduğunu sanmıyorum.
günümüzde Hollywood etkisi
1920'li yıllarda kızlar, perdede gördükleri göz kamaştırıcı yüzlere özenmeye başladılar. Ayna nöronları yine iş başındaydı. Mimaride süslemeyi yasaklayan, resimde ve heykelcilikte soyutlamayı zorunlu kılan modernlik, kadın güzelliği söz konusu olduğunda daha az soyutluk ve daha çok gösteriş bekliyordu.
Gaslighting mağduru olan kadın kendisini yalnız, kafası karışmış ve bıkkın hisseder ama nedenini anlayamaz.
Sayfa 178 - Diyojen YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Milletin gözünde bekarlığı bu kadar aşağılık yapan ley sadece fakirliktir! Parasız bekar bir kadın gülünç yabani bir kız kurusudur, çoluk çocuğun alay konusudur. Ama iyi bir serveti olan bekar bir kadın her zaman saygındır ve herkes kadar aklı başında ve sevimli olabilir! Bu fark ilk başta göründüğü gibi dünyanın adaletine ve sağduyusuna aykırı değil; çünkü parasızlığın aklı bozma ruhu karartma etkisi vardır. Kıt kanaat yaşayanlar, mecburen çok ufak ve çok aşağı bir çevrede yaşayanlar kolayca hoşgörüsüz ve aksi olabilirler.
Sayfa 87
Duygusal ilişkilerde kişilerin birbirinden beklentilerinin farkına varması önemlidir. Kişi farkına varmadığı ama etkisi altında kaldığı beklentilerinin esiri olduğu andan itibaren bir mahkum haline gelir. "Ben kadınım, o erkek; erkeğin şunları bunları yapması gerek. Ben erkeğim, O Kadın; kadının şöyle düşünmesi, böyle yapması gerek." İlişkiye böyle sosyal kimliklerin beklentileri girince her iki taraf da tüccarlaşır. "Benim istediğimi veriyor musun? Bunu verirsen ben de senin için şunu yaparım." ilişkideki bütün alt metin bu olur.
Köleciliğin felsefi temelleriyle ve inanç boyutuyla da sistemli bir anlayışa ulaştığı Antik Yunan toplumunda, Yunanlı olmayan herkesin potansiyel köle olduğu anlayışı egemendi. Yunanlıların üstünlük duygusu ve Yunanlı olmayanları ifade eden barbarların doğaları gereği güce itaate hazır oldukları düşüncesi, Yunan köleciliğinin temel kabullerinden
Korkunç bir düşünce! Bir o kadar da haklılık payı var...
"Milletin gözünde bekârlığı bu kadar aşağılık yapan şey sadece fakirliktir! Parasız bekâr bir kadın gülünç, yabani bir kız kurusudur, çoluk çocuğun alay konusudur; ama iyi serveti olan bekâr bir kadın her zaman saygındır ve herkes kadar aklı başında ve sevimli olabilir! Bu fark ilk başta göründüğü gibi dünyanın adaletine ve sağduyusuna aykırı değil; çünkü parasızlığın aklı bozma, ruhu karartma etkisi vardır."
Reklam
Bizim Anadolu'da kadın, Ortaçağ'ın toprağa bağlı köylülerinden besbeter... Hayvan gibi satılan, aile kurmakta bile fikri sorulmayan bir yaratığın sosyal hayatta, o toplumu çürümeye götürmekten başka ne etkisi olabilir? Bir milletin yarı nüfusunun hayvan seviyesinde kalmağa zorlanmış olduğunu bir düşünün!
Sayfa 197 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Bazı kızlarda propaganda tutkusu nerelere kadar varıyor, görüyor musunuz! Ben tabii bütün suçu kaderime yüklüyor, kendimi ışığa, doğru yolu bulmaya susamış bir insan gibi gösteriyordum; sonunda, hiç ayrımsız herkes üzerinde kesin etkisi olan, insanı hiç yanıltmayan, kadın kalbini yola getirmede en güçlü, en şaşmaz yola başvurdum. Bu yol, herkesçe bilindiği gibi, övmedir. Dünyada açıkyüreklilikten zor ve övmeden kolay bir şey yoktur. Açıkyüreklilikte yüzde bir değerinde bile olsa, bir nota falsolu oldu mu, uyumsuzluk hemen fark edilir; övmede ise, baştan sona bütün notalar falsolu bile olsa, yine de kulağa hoş gelir, zevkle dinlenir. Övgü ne kadar kaba olursa olsun, yine de en azından yarısı, övülene gerçek gibi gelir ve bu toplumun her katmanında böyledir. Namus tanrıçası olarak nitelendirilen bir kızı bile övme ile baştan çıkarmak mümkündür. Sıradan insanlarınsa sözünü etmeye bile değmez.
Sayfa 595 - Kültür Yayınları
Katharine ve Margaret (Doğum kontrol hapı)
1921 yılında New York'ta, kırk yaşında iki kadın oturup birbirlerini izliyorlardı. Margaret Sanger ve Katharine Dexter McCormick, değişik Amerikalılardı, yüzyılın ilerleyen dönemlerinde kadınların hayatlarını değiştirmek için herhangi bir Amerikalı ya da Avrupalı siyasetçiden çok daha fazlasını yapacaklardı. Amaçları, kadınların kendi
Sayfa 501 - Yakamoz KitapKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.