Şeriat
Şeriata gelince yalnız İslam'ın değil, Hristiyanlığın , Yahudiliğin hatta Teoizmin de şeriatı vardır. Diyelim ki Hristiyan şeriatına uygun biçimde giyinen rahibelerle rahiplerin kılığı hiçbir zaman laaikk devlete ve kendilerini laik sayan vatandaşlığı rahatsız etmez. Bizimkileri ise nerede bir sarıklı , nerede bir çarşaflı görseler ,
+277
Kendi medeniyet ve kültürel ögelerimizden Romana kaynak teşkil edemez miyiz ? Gibi bir anlayış söz konusu. Bunun için en eski metinlerimize gidiyorlar. Destanlar vs. Bir takiye barındırıyor, belli bir mekânı kahramanı da var fakat bu bir roman değildir. Bir diğer görüşe göre destanlar zamanla gelişerek Roman formuna dönüştüğüdür. Mitolojiler
Reklam
Her şey yoluna giriyor. Gördüğüm ufak ışıltıları kendi ellerimle söndürdüm. İnsan kendiyle bile anlaşamıyor bazen. Kimsenin okumayacağı bir deftere bile yazamıyor bazı şeyleri. Her sene erik topladığım ağacı keserken hiç üzülmedim mi acaba. Toza olan alerjimi tozun içinde çalışarak tedavi ettim. Zorunluluklar insanı değiştiriyor. Ailemi seviyorum.
Bazı ilahiyatçılarımızda ihtisaslaşma şöyle kalsın , ciddi anlamda genel kültür malûmatı ve bu doğrultuda muhakeme sorunu var . Bu soruna ne yapılması gerekiyor , doğrusu bilemiyorum . Mustafa Öztürk şu eleştirel soruyu yöneltmiş “ Kuranın ana metninin yarısı kıssalardan oluşur. Bunun da neredeyse yarısı yahudilere tahsis edilmiş gibi . Bir
Okumanın Büyüsü; Okumak, ruhun en derin köşelerine yapılan bir yolculuktur.Her sayfa, her cümle , bizi bilinmeyen diyarlara , farklı zaman dilimlerine ve sayısız hayatın içine sürükler.Kitaplar , insan zihninin en özgün yaratılarıdır; bir yazarın kaleminden dökülen kelimeler , okurun dünyasında bambaşka anlamlar kazanır.Her karakterin acısı, sevinci, umutları ve hayal kırıklıkları , bizlere ayna tutar ve kendi iç dünyamızla yüzleşmemizi sağlar. Bir kitabı elinize aldığınızda , aslında sadece mürekkep ve kağıttan oluşan bir nesne tutmazsınız.O kitap, siz onu okudukça canlanır , nefes alır, konuşur. Öyle ki ; bazı cümleler yüreğinize işler ve asla unutamayacağınız izler bırakır.Dostoyevski'nin ''Suç ve Ceza'' da Raskolnikov'un vicdan azabı , Yaşar Kemal'in ''İnce Memed'' de özgürlüğe olan tutkusu ya da Orhan Pamuk'un ''Kırmızı Saçlı Kadın'' da masallarla gerçeklerin içiçe geçtiği hikayeleri , bizlere insan olmanın karmaşıklığını anlatır. Okumak, sadece bilgi edinmek değildir.O, aynı zamanda bir kaçış, bie sığınak, bir meydan okumadır.Bu yüzden , kitaplar sadece kütüphanelerde değil , kalplerimizde yer bulur.Okumanın büyüsü , kelimlerin ötesine geçer ve hayatlarımızı daha zengin , daha anlamlı kılar. Kitap kokusu sarsın sokaklarımızı............
Bazı hikâyeler bir birine çok benzer, ama bizim coğrafya da bambaşkadır Aşk hikayeleri .kavuşmalar ayrılıklar, Bunun en büyük örneği de Mem u Zin 'dir halen günümüzde bu iki ismi bilmeyen bir sürü insan olmasına rağmen. Dilden dile dolaşan ve kitap haline gelmiş en büyük aşk hikayesidir diye bilirim . Ne diyorduk bizim coğrafya da aşk bel altında değil de göz göze gelince utanan o iki insan arasındaki muazzam bakıştır. Belki aylarca bir araya gelmeyip o mahalleden geçince görür sevdiği o kişiyi. Tabi buna gizli saklı buluşmalar da dahil . Görürse birileri sonucu belidir, böyle baskı altında büyümüş kadınlarımız var bizim . Şimdi belki beni eleştirisiniz, ama sırf o baskı altında olan kadınlarımız ailesine bir şeyler söyleyemediği için, içinden çıkmayacağı yanlışlar yapmıştır. Ve bunu tek başına kaldıramadığı için de intihar etmiş canına kıymıştır. Evet bizim toplumumuzda kadın her zaman ikinci plandadır. Bu bir gerçek o yüzdendir ki . Tam anlamıyla tanımadığı birinden bir sevgi sözcüğü duyunca ona kanarak güvenir yara alır yaralanır. Yara almış bir kadın kendinden vazgeçer . Sevdiği adamın onunla evlenemeyeği durumu olmadığı için bir ömür sevmeyeceği bir adamın koynunda kendinden nefret ederek yaşar sırf ailesi mutlu olsun sırf mahalle baskısı altında olmamak için sırf buna mecbur kaldığı için kaderine razı gelir. Coğrafya kaderidir, bu coğrafyada kadın olmak kederdir.
Reklam
321 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.