Empresyonizm akımının en önemli isimlerinden biri olarak anılan Camille Pissarro, Paris'te eğitim gördü. 1855'te, Fransa'ya tamamen yerleşmeden önce Venezuella'yı keşfetmeye gitti. Bir sergide tanıştığı Corot'dan çok etkilendi. Sanat okulu Académie Suisse'te eğitim gördüğü sırada Monet ile tanıştı ve onun sayesinde empresyonistlerin bir araya geldiği ‘Cafe Guerbois'de, gruba katılan yeni bir halka olarak takdim edildi. 1870-1872 yılları arasında sıkı dostlukları olan Pissarro ve Monet'nin yolları, Fransa- Prusya Savaşı'nın patlak vermesi üzerine ayrıldı. Tıpkı bir guru gibi, peşinde dolaşan öğrencileri oldu ve gruplara hitap etti. 1880'lerin ortasında Seurat'ın yeni-ekspresyonizmiyle flört eden ressam, kendi tekniğinden uzaklayarak yeni bir yaklaşım benimsedi. İleriki yıllarda, gözündeki rahatsızlık yüzünden daha fazla resimle ilgilenemedi. Fransa köy ve şehir hayatı ile manzara resimleri yapan Pissarro'nun ünlü tablosu 'Denize Karşı Sohbet Eden İki Kadın'da, renk geçişleri dikkat çeker.