160 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bugün 8 Mart, kadınlar, kadınlarımız, biz.. kutlamalar yapmak, çiçekler, hediyeler almak istemiyorum bugün. Özgür olmak, kıyafetimi kendim seçebilmek, sokakta arkama bakmadan yürüyebilmek, tercihlerinden dolayı darp edilmemek ve daha nice çok basit ama günümüzde bize hor görülen insan olma hakkına sahip olmak istiyorum. Bunu yıllardır haykırmak çok acı, çok yazık. Konuşulacak çok şey var, söylenecek, kızılacak çok şey gündemde. Yüzyıllardır süren ataerkil sisteme tırnaklarını geçiren biz emekçi kadınların günü bugün ve bende bu güne yakışır bir kitap yorumlamak istedim. Kitabımız 20. Yüzyıl feminizm düşüncesi için çok önemli bir temel taştır. Toplumun kadın üzerinde kurduğu baskıdan, kadınların yazı yazabilmek ve edebiyat içinde varlıklarını oluşturabilmek için gerekli sosyal ve maddi koşullardan bahsediliyor eserde. Dönem şartlarında Woolf, kadınların özgürlük elde edebilmesi için ne yapmaları ve nasıl davranmaları gerektiğinden bahsediyor edebi açıdan. Eserin yazım yılı 1929 ve şu an, 2021 yılında pek de ilerlemiş değiliz kadın=erkek olayında. Kitabı okurken dönemimizin erkek baskısının yalnızca şekil değiştirdiğini göreceksiniz, keşke tükendiğini söyleyebilsek ama bu, son bulmayacağı anlamına gelmez. Ben kadınım diyen, kadın hisseden herkesin kadınlar günü kutlu olsun. İyi okumalar dilerim.
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İndigo Kitap · 201738,3bin okunma
144 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Tam Kadınlar gününde okunup bitecek kitap... Aslında konusunu ilk okuyunca farklı bir şey hayal edip, sonrasında çok acıda olsa gerçek yaşamlarla örülmüş bir hikaye çıktı karşıma... Bu vesile ile tüm emekçi kadınlarımızın günü kutlu olsun. Kitap tam olarak bizi anlatıyor aslında. Bu ülkede yaşanan sorunların aynısını Güney Kore’den dinliyoruz. Aynı umutsuzluk, aynı değersizlik ve kadının varolmaya çalışma hikayesi . Kim Jiyeong ‘un psikolojik bir rahatsızlığı sonrası gittiği doktora anlatımları aslında kitabın konusu. Jiyeong , annesi ve ananesinin hikayesi üstünden kadınların gördüğü baskıyı, sözlü ve fiziksel değersizleştirmeyi ve hatta tacizi , tüm hayatı boyunca , bir erkek kadar değer görememesini anlatıyor. Doğumu, okumaya çalışması, üniversitesi, flörtü, evliliği ve hatta bebeği.. Bir çırpıda okunup bitecek ama bazı bölümlerin üstüne uzun uzun düşünülecek bir kitap.. Kitapta sadece bazen fazla mesaj kaygısı ve bilgi verme isteği seziliyor. Yazar anlattığı her olayın tarih içinde gelişimini de anlatıyor. Ama bazen bu anlatımlar hikayeden uzaklaştırıyor gibi geldi bana... Kadınların yaşadığı maalesef 2. Ve hatta 3. sınıf muamelenin birde Güney Kore tarafını okumak isterseniz kesinlikle bu kitabı okumalısınız. Zaman zaman kızıp , kadınların tarih içindeki varoluş sancısını görebilirsiniz. Ben kitabı sevdim , gayet akıcı, hikaye sıcak ve fazla fazla bizden...
Kim Jiyeong, Doğum: 1982
Kim Jiyeong, Doğum: 1982Cho Nam-Joo · A7 Kitap · 2021826 okunma
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
KİTAP TAVSİYEM "HARİS KADINLAR" ALINTILAR İnsan,sabırsızlığından utanıyor... Eski bir fotoğraf karesi gibi renkleri solmaya yüz tutmuş bir dolu yaşanmışlık... Zaman,hak edenin başına çorabı kendi örüyormuş.. Pişmanlıklar,hepimizin ruhunun özünde bir yerlerde tetikte bekliyor... Ah insanoğlu! İstediği an nasıl da riyakârdı... Kimse
Haris Kadınlar
Haris KadınlarBihter Can · Uyanış Yayınevi · 202129 okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
spoiler “hâlâ mı erdem!” marquis de sade (marki dö sad), her şeyden önce önyargıya karşı savaşın onurlu, tutkulu, yılmaz ve sarsılmaz bir neferiydi. bu niteliğinden hareketle sade, onu okumadan önce önyargılarını bir kenara bırakmayanları, anlattığı öykülerdeki vahşet, derin şehvet duyguları ve sadizm unsurlarıyla egale etmeyi başaracağının
Justine
JustineMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 2022295 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
Kadınlık Daima Bir Muamma
Merhabalar sevgili kitapsevenherkes ailesi uzun ve acılı bir aranın ardından sizlerle tekrar bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyorum. Günün anısına özel bir paylaşım ile geldim. Dünya emekçi kadınlar gününe özel Adını Halide Edib Adıvar‘ın Heyûlâ eserinde geçen bir sözden alan bu kıymetli kaynak Tanzimat’tan sonra oluşan siyasal, kültürel
Kadınlık Daima Bir Muamma
Kadınlık Daima Bir MuammaAyşegül Utku Günaydın · Metis Yayıncılık · 201716 okunma
115 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun...
Yapbozda bazı parçaları eksikti. Olmadık yerlere uyuşmayan parçalar koymaya çalışmışım hep. Doluya koyduğumda taşıyor, boşa koyunca o da dolmuyor. Meğerse balığı sınav yapıp ağaca çıkartmaya çalışıyor, çıkamayınca da hayretler içinde şaşırıyormuşum. Kitabı elime aldığımda milliyetçi bakış açısıyla yazılmış Türk milliyetçiliğini yere göğe sığdıramayan abarttıkça abartan bir kitap bekliyordum. Okudukça şunu gördüm. Türkiye'de Kuran'ı okumayan sadece anane şeklinde sağa sola tabi olarak Müslüman olduğunu zannedenlerin çoğunun kuran alfabesiyle camilerde ibadet eden Şamanistler olduğunu görmek beni şaşırttı. Kırk uçurmak, kırkının çıkmasını beklemek, şunu şunu yaparsan çarpılırsın gibi gibi bir sürü şaman adetinin İslamiyet'te yeri varmış gibi üstelik insanları baskı altına alarak bunun yapılması mantıksızlığıyla uğraşmak gerçekten yorucu. Buradan Şamanizm'i eleştirdiğim veya kötülediğim çıkarılmamalı. Sadece ikisinin birbirine karıştırıp baskı şeklinde sunulmasına karşıyım. Yoksa; Tsin dini (Şamanizm) anaerkil bir din. Kadınlara değer vermenin yanında bir şamanın ne kadar çok kadınsal özellikleri yüksekse o kadar da manevi gücü de yüksek olduğuna inanılırmış. Hatta bundan dolayı şamanlarda erkeğe ilgi duyma gibi eşcinsel yönelimler bile olabiliyormuş. Kadına bu kadar değer veren bir dine kötü demek çarpar adamı :))) 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Özellikler de Şamanistlerin ;) Kesinlikle yatırım tavsiyesidir.
Türk Töresi
Türk TöresiZiya Gökalp · Karbon Kitaplar · 20181,281 okunma
Reklam
20 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.