giyinik
Kim demiş kadınlar soyunur Onlar yalan giysileriyle giyinik Dudakları boyalı, meme uçları dik Şehvet oyuncaklarınkurabilirsen kur Aldatıcıdır sözleri: Canım, şekerim, cicim İçlerinden erkeklere kin kusarlar Onlar ancak uykularında susarlar Gözyaşları kolay akar: Sicim sicim Gözeneklerinden fışkırır alev Dokununca yanar parmak uçlarımız Onları biz şımarttık, bizim suçlarımız Seveceksen onları çok uzaktan sev!..
Aktaion un kaderini paylaşmaktan korkmaksızın...
Akşam duasını haber veren çanın çalmasından birkaç dakika önce, çok sayıda kadın, ırmak boyunca, çok yüksek olmayan rıhtımın alt tarafında toplanırlar. Bu kalabalığın içine girmeye cesaret edecek tek bir adam bulamazsınız. Çanın sesiyle akşam olmuş kabul edilir. Çanın son gonguyla, tüm bu kadınlar soyunur ve suya girer. O an çığlıklar, gülüşmeler, müthiş bir gürültü kopar. Rıhtımdaki erkekler, gözlerini fal taşı gibi açıp, yıkanan kadınları hayranlıkla izlerler ama pek bir şey göremezler. Irmağın gök mavisi loşluğunda, hayal meyal seçilen bu beyaz bedenler, erkeklerin şiirsel düşüncelerini harekete geçirir ve hayal güçlerini biraz zorlayarak, Aktaion un kaderini paylaşmaktan korkmaksızın ırmakta yıkanan Artemis ve peri kızlarını düşünürler.
Reklam
_Kitap okumayan cahil halk kitlesi, edebiyatın yarattığı zihinsel devrimden etkilenmemiş olarak kalır. Bu yüzden Avrupa’da sözlü olarak bugüne gelmiş olan boş inançlar, genellikle dinden çok daha eski ve ilkel tiptedir. Eğitimli dünyayı baştan aşağı sarsmış ve değiştirmiş olan büyük entelektüel güçler, köylüleri pek etkilememiştir. Onlar, en
Zıkkım yiyesice!
"Karısını döverken çırılçıplak soyunur kadını da soyarmış. Neden biliyor musun? Hemen akla gelebileceği gibi sapıklıktan değil. Kadının feryatlarını duyan kimse içeri girip onu rahat rahat dövmesine engel olmasın diye. Erkekler içeri adımını atamazmış, kadın çıplak diye, kadınlar da erkek çıplak diye giremezmiş. Şu şeytani aklı görüyor musun? Buna rağmen o kadın kocasına hizmette kusur etmez, hatta üzümleri bile tek tek kabuklarını soyarak ikram ederdi. Diyorum ya, bu topraklar acayiptir."
Kuyu sularıyla yıkanmış Malta taşı döşeli avlularda Kokusu sabırsız fesleğenlerin Soyunur akşamsefaları Kösnür küpeçiçekleri Dolanır çorapsız kadınlar nalınlarıyla Karşılar eve dönen erkeklerini Bütün bu hazırlık neden Neden bu akşam kızıllığı çevrenin? Ey lacivert gece ört üstümüzü Bu akşam da bata çıka sevişeceğiz Yaşamımız kabaran dalgalarında Ölüme doğru yol alan bir teknedir
"o anlattığım adam var ya, karısını döverken çırılçıplak soyunur kadını da soyarmış. Neden, biliyor musun? Hemen akla gelecek sapkınlıktan değil. Kadının feryatlarını duyan kimse içeri girip onu rahat rahat dövmesine engel olmasın diye. Erkekler içeri adamını atmazmış, kadın çıplak diye, kadınlar da erkek çıplak diye girmezmiş. Şu şeytani aklı görüyor musun? "
Sayfa 45 - inkilap kitapeviKitabı okudu
Reklam
86 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.