Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Çocuk yapmamak demek, ailenin önceki nesillerinden birikmiş ve size miras kalmış -bazen ezici ağırlığı olan- bir valiz dolusu hikayeyi, kaderi, acıyı ve hazineyi devrettiğiniz birinin olmayacağını bilmek demektir" (chollet)
Sayfa 228Kitabı okudu
" ... kadın, yalnızca kendi hayatı özelinde bile suyun akışına itiraz ediyorsa, kolaylıkla bencillikle suçlanabilir."
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
" Öyle ki, dünya üzerindeki çok sayıda doktor, Hipokrat yeminini çocuk istemeyen kadınlara 'doğru' yolu göstermek üzerine etmiş gibidir."
Sayfa 153Kitabı okudu
"Toplum, biyolojik saati namlusunu kadınlara doğrultmuş ateş için geriye sayan bir silah gibi kullanmaktan çekinmemektedir. "
Sayfa 149Kitabı okudu
"Türkiye özelinde değerlendirecek olursak çocuksuz olmak, bilhassa da çocuksuz kadın olmak, toplumun geneli için 'rahatsız edici' bir mevzudur; zira çocuk sahibi olmak hala kayda değer ve genel geçer bir normdur."
Sayfa 125Kitabı okudu
"Yeni annelik ideolojisine göre, bugünün kadını bir çocuk sahibi olmadan tamamlanamayan, çocuğa birincil bakım veren olması şart koşulan ve kendini tamamen çocuklarına adaması beklenen kadındır. "
Reklam
"aile bireyişekillendirmeye ve hareket kabiliyetini kısıtlamaya dayalı bir kurumdur."
Sayfa 55 - Dipnot kısmındanKitabı okudu
Kanıtların gösterdiği kadarıyla, tecavüz iktidar iddiasıyla ilgili görünüyor; bu nedenle kadınlara karşı şiddet, cinsel şiddet ve şiddetle dayatılan cinsel ilişki (tecavüz) arasına bir ayrım çizgisi çekmek bu kadar zordur. Genellikle aynı anlamlara sahiptirler: Bir grubun aşağılanması. Erkekler, kadınlara karşı saldırgan davranma zorunluluğunu hissettiklerinde, dış koşulların ruhsal ifadesi olarak harekete geçiyor olabilirler. İdeolojiler, erkekleri kadınların aşağı, ama arzu edilir olduğuna inanmaya itiyor. İdeolojiler erkeklere normal cinselliğin, erkeğin inisiyatifi ele alması olduğunu da söylüyor. Bu inançların yaygınlığı düşünülünce, tecavüzün bu toplumda hem egemenlik kurma Hem de seks yapma arzusunu tatmin etmesi hiç de şaşırtıcı değildir.
Sayfa 210Kitabı okudu
İnsanlar yıldız fallarına ne kadar inanırlar? Evet, bir düzeyde, falları eğlence olsun diye, geçici bir süre için öykümüzün önceden yazıldığı, başımıza konacak olan talih kuşu beklentisi içinde plan yapabileceğimiz yanılsamasını tatmak için okuruz. Fakat başka bir düzeyde bütün toplum astrolojiye duyarlıdır; muhtemelen -orada karanlık gökte- bir şeyin kaderlerimizi çizdiğine bizi önceden hazırlayan dini terbiyenin kalıntılarını temsil ettiği için. Ve kadınlar için önceden belirlenmiş bir kader karşısındaki edilgenlik özellikle kabul edilebilir bir şeydir. Genelde, kadınlar dünyayı erkeklerin yaptığı biçimde etkilemezler. Fırsatlardan yoksun ve etkinliklerde sınırlı olunca, şeylerin bize olduğu gibi şans tarafından geldiği bir dünyanın tamamen akıldışı olmayacağı açıktır. Ve kadınlar sık sık olaylar üzerinde çok az denetim sahibi olduklarını hissettiklerinden, astroloji belki de bu güçsüzlüğün üstesinden gelmenin bir yolunu sunmaktadır.
Sayfa 197Kitabı okudu
Ataerkil toplumlarda etkin kadın cinsel seçim ve etkinliğinin bastırılması kadınların boyun eğmesini garanti altına almanın yollarından biridir.
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Kendini bulmanın, böyle bir dünyada yeterli bir teselli olduğundan emin değilim.
Sayfa 165Kitabı okudu
Kadınların konuşmalarına bazen hoşnutsuzluğun egemen olmasında şaşılacak bir yan yok. İlgimiz talep ediliyor, ama sözümüz dinlenmiyor.
Sayfa 141Kitabı okudu
Cinsel ilişkilerin içinde ve onlar hakkında incelememiz gereken çok şey var. Neden genellikle bu kadar oransızca önemli göründüklerini ve neden bu kadar saplantı haline geldiklerini öğrenmeliyiz; cinsel ilişkilerin neden bizi bu kadar çok yaralama kapasitesine sahip olduğunu anlamalıyız; cinsel ilişkilerin neden bu kadar büyük güvensizlik, reddedilme ve sahiplenme duygulan uyandırdığını ve hatta yıkıcı davranışlara yol açtığını anlamalıyız. Cinsel ilişkilerin genellikle ilk bağımlılık deneyimlerimizin modellerini nasıl izlediğini ve bu bağımlılık modellerinin dış toplumsal yapılara hangi şekilde bağlı olduğunu anlamalıyız. Ve ancak bütün bunları gölgeleyen savunmaya yönelik ve saplantılı davranışları aralayıp, konuşmayı öğrendiğimizde bunları anlayabiliriz.
Sayfa 124Kitabı okudu
Duygular boşlukta değerlendiriliyor. Çatışmaların, mücadelelerin, bağımlılık korkusunun, yıkımın, ödüllerin hepsi insanlık durumunun korkunç ve kaçınılmaz sonuçları haline geliyor. Ruhsal yapıya ve toplumsal koşullara duyarlı bir dil kullanmak yerine, sıkıcı didişmeler, hesaplaşmalar ve duygu yatırımlarıyla uğraşıyoruz.
Sayfa 116Kitabı okudu
Bir kadın için heteroseksüel bir ilişki, bir erkeğin kimliği ve kariyeri tarafından gölgelenmek, kişisel ihtiyaçlarını çocuklarının ve kocasınınkilere tabi kılmak anlamına gelebilir. Ve erkekler ekonomik statü ve kimlik peşinde koşmak, kadınlarsa ev bakımı ve kişilerarası ilişkiler kurmak için eğitildiklerinden cinsler çok farklı iletişim yolları geliştirmişlerdir. Kadınlar ilgili ve konuşkan olurken, erkekler kontrollü, güçlü, zayıflık ve bağımlılıktan uzak olmalıdır. Cinsler arasındaki uçurumun şaşılacak bir tarafı yok.
Sayfa 115Kitabı okudu
415 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.