▲ Ali Galip, kekeleyerek bir şeyler söylemek istediyse de Yarının Adamı müsaade etmedi: "Size daha ağır muamelede bulunabilirdim. Emekli bir asker olmanıza hürmet gösterip bu kadarla yetiniyorum. Şu kadar ki aklınızı başınıza almaz, haddinizi tanımaz, dilinizi de kısmazsanız akıbetiniz vahim olur. Haydi buyurun, yerinize gidin. Derin derin düşünün.... Yalnız şunu unutmayın ki Anadolu'da sizin gibilerin ve efendilerinizin düdüğü ötmez, ötemez."
"İstikbalin telafisi, mazidedir. Kaçırma!"
Sayfa 89
Reklam
Dünyanın masum çocukları ölürken yüksek maaşlı devlet memurlarının gıkının bile çıkmadığına şahit oluyorduk. Genellikle böyle olmuyor muydu? Fırtına kopmuştu. Hayır, hayır! Bir kasırga vardı artık.
Bırakın beni Cümlelerimle başlayan kasırga siyah ve kahverengi kelebekler gibi uçursun çiziktirilmiş kâğıt parçalarını ve paramparça olmuş bir yazı geçmişten kalma bir kalıntı olsun
Ne kadarda doğru ve ne kadarda acı…
Ölüsü olan bütün yedilerin, kırkların, böreklerin, pilavların içinde kendi ıstırabında yalnızdır. O esnada komşusu pilav yiyerek ona eşlik eder ve ağzı dolu iken: “Sen de ye, ölenle ölünmez,” der. Çok Uzakmış Ancak Tayyareyle Gidilebilirmiş - Şule Gürbüz
Sayfa 72 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Başı geriye düştü fakat kolları hâlâ beni tutuyormuşcasına boynumdaydı.Şiddetli bir kasırga aniden pencereden içeri girdi.Beyaz gülün kalan son yaprağo,sapının ucundan bir süre kanat gibi çırpındıktan sonra koptu ve Clarimonde'un ruhunu da yanına alarak açık pencereden uçup gitti.Lamba söndü ve ben baygınlık geçirerek güzel ölünün koynuna yığılıverdim.
Reklam
1.000 öğeden 741 ile 750 arasındakiler gösteriliyor.