Yağmurun ardından yaprağın ucunda kalmış son su damlacağını yere yaklaştıran nedir? Yerçekimi mi, yaprağın ağırlığından bile bükülmesine izin verememi mi, yalnızlığın getirdiği duygularla toprağa ulaşma istemi mi, varoluşunun döngüsünü yerine getirme çabası mı, tohumun yeşermesini sağlama yüceliğine erişme fedakârlığı mı, yoksa hepsi birden mi? Bir su damlacığı sadece. Onda, insanı-kendimi- görüyor olmam ne kadar akıllıca ki?