Carl Panzram
Timsah avına çıkmak için bir kano kiralayıp altı zenci tuttum. her taraf timsah doluydu ve hepsi açtı onları besledim altı zencinin kafalarına birer kurşun sıkıp onları suya salladım gerisini timsahlar halletti (...)
Sayfa 24 - Kırmızıkedi yayınlarıKitabı okudu
"Tanrı beni affetsin... Nasıl olduğunu bilemezsiniz. İçeri girince üst üste yığılmış ceset yığınıyla karşılaşıyorsunuz. Çoğu kesin ezilerek, boğularak ölüyordur. O zehir geldiğinde vücut korkunç tepki veriyor olsa gerek; herhalde nefes alamıyor, çırpınıyorlar. Cesetler dışkı içinde kalıyor. Gözleri yuvalarından çıkmış
Reklam
Elimde olmadan daha genç yaşlarda kendi kabuğuna çekilen sanatçılar hakkında okuduklarımı düşündüm; Morrison, Joplin, Cobain, Hendrix. Onlardan nefret ederdim. İstedikleri her şeyi elde ettikleri inilde ne yaptılar? Ya etrafta olup bitenleri fark edemeyecek hale gelene dek uyuşturucu aldılar ya da kafalarına kurşun sıktık Amma da akılsızlarmış.Eh, şimdi dön de kendine bir bak. Bir uyuşturucu müptelası değilsin belki ama bundan çok daha iyi bir durumda da sayılmazsın
Rusya'da insanlar korkunç biçimde sadece hayatta kalmakla meşguldüler; yıllarca birbirlerine telefon etmediler, kimileri yoksul olduğu için, kimileri de zengin oldukları için utanıyorlardı. Bu, birçok insanın başka ülkelere geri dönmemek üzere göç ettikleri, insanların artık hiç kimsenin onlara ihtiyaç duymaması yüzünden kafalarına bir kurşun sıktıkları, insanların kendilerinden iğrendikleri için kokain kullandıkları bir dönemdi.
Sayfa 108Kitabı okudu
Bazı köpekler evin arka bahçesinden hiç ayrılmaz, orada yaşar ve ölürler, tabii açık araziye götürülüp bir ağacın dalına asıldıkları ya da kafalarına bir kurşun yiyip öldürüldükleri zamanlar dışında.
Ardından bir geçiş dönemi geldi, ahlakça çürümüş, yapıca duyarlılığı abartılı bir kuşak ortaya çıktı; tanımadığı geçmişe özlem duyuyor, anlamadığı bugüne lanet okuyor, sezemediği geleceğe kuşkuyla bakıyordu.Bu bir romantikler, sıradan genç insanlar kuşağıydı, bunlar hayatlarını gülmekle, ağlamakla, dua etmekle, küfür işlemekle, can sıkan sızlamalarını bütün makamlarla okumakla geçiriyorlardı ve bu, günün birinde kafalarına bir kurşun sıkıncaya kadar sürüyordu.
Reklam
Bu ateşli yazarların ya da benzer nedenlerle ücra taşra şehirlerinde bir ara sokakta kafalarına kurşun sıkılan gazetecilerin hayatlarına hiçbir ilgi duymayan İstanbul ve Batı basınından çok, kim vurduya giden bütün yazarlarını kısa bir süre sonra sonsuza kadar unutan bir kültürden gelmesine öfke duyuyor,bir köşeye çekilip mutlu olmanın ne kadar akıllıca bir iş olduğunu hayretle görüyordu.
-İti gebertmen şart mıydı Louis? İşi bitirdikten sonra yapsaydın karışmazdım ama profesyonelliğe sığmadı -Şattı Jimmy. Kendi iyiliğin için kendimi rahatlatmam, öfkemi kusmam, duygularımı açığa vurmam lazım. Psikoloğum öyle diyor
Sayfa 11 - YKYKitabı okudu
48 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.