Eugenie Grandet kitaplarını okumuş , yazarımızın diliyle barışmakta zorlanan ve diline bir türlü alışamayan biri olarak bu eserinden umutluydum çünkü çok güzel yorumlar gördüm ancak beklentimi karşıladığını söyleyemeyeceğim.
Konusundan kısaca bahsedersem;
Hayatını kızlarına adamış
Alain de Botton yine bildiğimiz gibi. Günlük yaşamdaki meseleleri felsefeyle harmanlayıp yormadan, sade bir anlatımla yorumluyor. Yazarı tanıdığımdan beri dediğim tek şey, klasik kişisel gelişim kitapları okuyacağınıza Alain de Botton okuyun.
Kitaba gelirsek; bir çift üzerinden aşk konulu bir teması var ama klasik aşk romanlarındaki olay örgüsü yok. Yazar daha çok ilişkilerdeki belli başlı sorunları, çatışmaları önce çift üzerinden hatta daha çok kadın karakter üzerinden anlatıyor. Kadın karakter üzerinden anlatması hep ona hak veriyor olarak algılanmasın. Kitapta sevdiğim yanlardan biri de bu; kimi zaman erkek kimi zaman kadın düşüncelerinde haklı, tek bir karakterin kesin haklılığı olarak işlenmiyor. Daha sonra anlatılan sorunları, konuları kişilerin psikolojik yönlerine de değinerek felsefeyle birleştiriyor. Bu şekilde anlatınca iletişim, psikoloji, felsefe iç içe olunca yoğun ve karışık olcakmış gibi geliyor ama çok kolay okunup anlaşılıyor.
Şu zamana kadar okuduğum kitaplarında beni hiç hüsrana uğratmayan bir yazar Alain de Botton. Felsefe okurken de kafası dinlenir mi insanın? Valla benim Alain de Botton okurken kafam dinleniyor.
Romantik HareketAlain de Botton · Sel Yayıncılık · 2007343 okunma
Ön yargıları şiddetli olan bir insansanız kitabı okumadan önce yazar ve yazdıkları hakkında araştırmanızı tavsiye ederim. Şu an bu kitabı bitirme paralelimde yine bir doktor tarafından yazılan tam tersi düşüncelere sahip bir kitap okudum. O sebeple kafam karışık ama kendi doğrularımı çıkartmaya çalışıyorum diyebilirim. Zaten yazarda ısrarla benim söylediklerimi de lütfen araştırın diyor.
Gelelim sadede yazar özellikle COVİD-19 sürecinde felaket dolandırıldığımız söylüyor. Nitekim bazı şeylerden bizlerde şüphelendik ama hep yetkili kişilerden kaynaklı diye sustuk, güvendik...
Velhasıl güvenmeyin araştırın ben öyle yapacağım.
Sen bir Mart soğuğunda çıkageldin,
Yanına varmasam giderdin.
Birden çıkıp geldin,
Ki amansızdı hâlim.
O Mart günü işte bana yaz gibi geldi,
Senle konuşmasam,
Konuşacak bir şey bulmasam...
Bana yine durduk yere aşk şiirleri yazdıracaksın,
Galiba bana hep böyle yapacaksın.
Ya ben geçip gideceğim,
Ya sen geçip gideceksin.
İşte benim böyle zamanda kurgularım,
Adamı hem deli hemde perişan eder.
İşte ben böyle Mart ayını sevmeye başladım...
Bilmem yerini yurdunu öğrensem,
Bir günlük heves diye geçiştirmesem,
Üşenmeyip hele ki bu soğukta,
Bir şekil sana geleceğim.
Bilmem ki kafam nasıl bir karışık hâlde,
Her yerinde baharlar açıldı durduk yere,
Sonra sen birden çıkıp geldin.
AYKUT BARIŞ ÇELİK
O geceyi anlatmaya çalışmak ne kadar doğru bilmiyorum, ya da ne kadar kendimi ifade ederim onu da bilmiyorum. Bazı acılara sözler anlam yüklemiyor, tesirsiz kalıyor. 2022'de Haziran ayında öğleleyin yatak alttan üstte doğru sıçradı tabi bu durum bana normal gelmedi. Herkesin dilinde bi maraş depremi vardı zaten, hep ne zaman olacak
Farklı kadınlar gelip geçiyorlar karşıma,
Hepsi birbirinden güzel farklı romanlarında.
Hepsi farklı karelerde gelip geçiyor,
Güzel gülüyorlar ama değişiyorlar.
Bende pek şarap içmeye,
Durup durup sarhoş olmaya...
Ah ah hiç alışık olmadığım şeyler,
Dökülüyor satırlara.
Biriyle göz göze gelmemek için,
Baktığım satırlarda,
Ve yine yine aynılar nasıl
Bu fasit daire içinde
Öndedir geride kalan
Sonla baş hep aynı yerde
Doğrular koca bir yalan
Aklın içtihadı yetmez
Nihayet olmuştur olan
Kelime kifâyet etmez
Konuşmaz cevabı bulan..
Bu kitap nasıl tarif edilir emin değilim evet polisiye evet intikam var ama karakterlerin beynin içi halk pazarı gibi ne nerden ne zaman çıkacak asla tahmin edemiyorsunuz.Fu'nun meşhur eski çin atasözleri, Müntekim Gıcır Bey'in hayatta bildiğim bir şey varsa diye başlayıp en az üç şey sayması bunlar hep sevdiğim şeyler oldu.
Bir de Fu'nun babasına çok güldüm eczaneye öyle tuhaf ilaçlar için gidip kızı en son tavladı ya hayret..
Bundan sonrası spoilerlı sonuyla ilgili !!!
Hayati Tehlike neden ölmedi ya ben Müntekim'in tarafındaydım haklının acelesi yok diye bekledim, bekledim, bekledim ve Fu'yla Müntekim paket oldu İNANILMAZ.. Gerçi bu kitapta inanılmaz diye bir şey yok ama üzüldüm.. Şibumi, Müntekim büyü yapmaya çalıştı diye koşarak kaçtı ama kime?? Gangsterın kollarına.. ne yani bakanlık heyetini Hayati katletmemiş diye sütten çıkma ak kaşık mı oldu Allah var orda şaşırdım ama adam Gangster aklanır yanı yok gerçi Şibumi aklıyla seçmedi Hayati'yi ama keşke yine de aklını biraz kullansa Allah boşuna yaratmamış onu sonuçta sonra burnu b*'tan kurtulmuyor akıllan be kızım..
Korkma Ben VarımMurat Menteş · İletişim Yayınları · 20098,2bin okunma