O geceyi anlatmaya çalışmak ne kadar doğru bilmiyorum, ya da ne kadar kendimi ifade ederim onu da bilmiyorum. Bazı acılara sözler anlam yüklemiyor, tesirsiz kalıyor. 2022'de Haziran ayında öğleleyin yatak alttan üstte doğru sıçradı tabi bu durum bana normal gelmedi. Herkesin dilinde bi maraş depremi vardı zaten, hep ne zaman olacak
Kabullenişle direniş arasındaki çizginin üzerinde duruyorum. Biliyorum ki, ülkemin yarısı da benimle beraber o çizgide yürüyor. Umutsuz olmak kadar korkutucu bir duygu daha yok. Hayatta beklentilerin gerçekleşmeyeceğini kabul etmek bir nevi ölmeyi istemek kadar keskindir. Fare tuzağına sıkıştırılmış küçük bir peynir gibi değersizleştirilen
"Hiç kimsenin sevmediği kadınlar var dünyada. Bunu anlayabilir miyiz ..? " #128960392
Kitapta beni en çok düşündüren cümle "anlayabilir miyiz ..? oldu. Sahiden anlıyor muyuz ? Sevilmeyen kadınlar sevilmediklerini biliyorlar mı ?
Yoksa onlarda mı bekledikleri sevgiyi görmeyince kendilerine sevgisizliği
"Keşke gelmeseydim bu dünyaya" dediniz mi hiç? İşte ben tam da o durumun içinde yaşıyorum. Ne ailem var ne bir arkadaşım. O kadar mutsuzum ki hayatta, yalandan gülücüklerim fark edilmiyor bile. Nefret ediyorum ailemden. Beni her zaman uçurumun en dibine sürüklediler. O kadar yoruldum ki, intihar etmek istiyorum ama sevdiğim adamı düşünüp
Kabuk Adam Aslı Erdoğan'ın ilk kitabı, roman, kısa roman, uzun öykü ya da novella olarak nitelendirilebilir. Kahramanı,tıpkı yazarın zamanında yaptığı gibi, yurt dışında fizik eğitimine devam eden ve bırakmayı düşünen genç bir kadın. Zaten birinci tekil şahıs açısından anlatıldığı için, ismini öğrenmiyoruz hiç. Böyle olunca da yazarın kendi