152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İngiliz yazar George Orwell; ülkemizde daha çok 1984 adlı kitabıyla tanınsa da Hayvan Çiftliği, onun çağdaş klasikler arasına girmiş bir diğer çok ünlü eseridir. 1940’lardaki “reel sosyalizm”in eleştirisi olan bu roman , dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biri olarak kabul edilmiştir . Hayvan Çiftliği’nin içeriğine gelecek olursak elbette başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır . Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı , daha acımasız bir diktatörlük kurtulmuştur artık ... George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir . Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin’i simgelediği açıktır . Diğer kahramanlar gerçek kişileri çağrıştırmasalar da , bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir . 1984’ten sonra bu eserini de severek okuduğumu söyleyebilirim ... George Orwell’ın eleştirel bakış açısını nitelendirme şekline kesinlikle bayılıyorum ... Reel dünyanın görünen yüzünün ardında kalanları , gözler önüne seren eserleriyle hafızamda ki yeri saygınlığını her daim korumaktadır ...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020249,4bin okunma
364 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu ülkede kahramanlar bitmez
Kaşif Kozinoğlu’nun mahkemesine 9 gün kala cezaevindeki ölümü hala birçok kişi için şüpheli. Kitap birgünde bitebilecek kadar akıcı ve ilgi çekici. Cemaatin MİT içindeki ve siyasetteki örgütlenmesini tüm açıklığıyla anlatmış. Okurken şaşırıyor, daha çok merak ediyor ve bu dipsiz kuyuyu gördükçe de ürküyorsunuz. Ben kendisinin bildiklerini olduğu gibi anlattığını düşünüyorum. Belki fazlasını da anlatacaktı. Ne yazık ki ömrü yetmemiş. Bu itirafları yayımlayan Aydınlık gazetesi ve Doğu Perinçek’e de teşekkür ederim. Okumak ve okuduğu her şeyi sorgulamak bu ülke evlatlarının sorumluluğudur. Bu ülke için elini taşın altına koymuş tüm kahramanlar için. Kaşif Kozinoğlu’na Allah’tan rahmet dilerim..
Kaşif Kozinoğlu'nun Mezara Götürmediği Sırlar
Kaşif Kozinoğlu'nun Mezara Götürmediği SırlarErgün Gedek · Kaynak Yayınları · 2019308 okunma
Reklam
496 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Bu güzel kitabı bana hediye eden
Kitap Şuuru
Kitap Şuuru
' na çok teşekkür ediyorum. Milli mücadeleyi bir yüzbaşı gözünden tasfir eden Kemal Tahir'in toplumcu gerçekçiliğini hissettiğimiz bir romanıdır. Osmanlı'nın 1918'te mütarekeyi imzalamasından Milli mücadelenin güçlendiği 1920 ortalarına kadar geçen olayları anlatıyor.    Mütareke ile mücadele arasında kalan, iç ve dış düşmanı bir türlü ayırt edemeyen aslında vatan adına mücadele veren herkesin adıdır "Yorgun Savaşçı".     Milli mücadelede ki bu yorgun insanları bir Osmanlı Yüzbaşısı Cemil'in (Cehennem Yüzbaşısı) hayatı etrafında anlatıyor. Diğer kahramanlar olarak teyzesinin kızı ve daha sonradan eşi olan Neriman ve Ömer gibi karakterler var. Buna ek olarak romanda birçok Mustafa Kemal, Çerkes Ethem gibi birçok tarihi kişilik bulunuyor. Roman olayların sırasına göre yani kronolojik olarak ilerliyor.     Kuvayi Milliye nasıl direndi, yani kısaca bir direniş öyküsü okuyoruz diyebilirim. Roman Çerkes Ethem'in anzavur isyanlarını bastırmaya gittiği zamana kadar ilerliyor.     Ve son olarak savaşın ne kadar zor bir durum olduğunu anlamamız için kitabın 23. Sayfasındaki bu alıntı ile bitiriyorum.       " Milletler yalnız başka milletleri değil, kendi kendilerini de vuruyorlardı. Bir an dalgınlık, ölümdü. Her dönemeç, her ev, her ağaç, her cami, her kilise, her yatak pusu yeriydi. "  
Yorgun Savaşçı
Yorgun SavaşçıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20223,232 okunma
149 syf.
7/10 puan verdi
caglaninkitapligii.blogspot.com/2019/11/milli-e... Milli Edebiyat'ın en önemli şahsiyetlerinden olan Ömer Seyfettin, Türk hikâyesi denildiğinde akla gelen ilk isimdir. O, Maupassant tarzı denilen hikâyelerin bizdeki en mühim temsilcisidir Genel olarak klasik hikaye biçiminde eserler kaleme almıştır. Onun
Seçme Hikayeler
Seçme HikayelerÖmer Seyfettin · Ötüken Neşriyat · 03,993 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Kaaar, neden yağar kar? " Roman bir berber dükkânında başlar. İçerde berber, çırak, keçisakallı, zindan karası tespihi olan bir adam ve dükkâna sonradan gelen berberin “Hoş geldin beyim.”192 dediği bir başka müşteri vardır. Sonradan bu müşterinin bir roman yazdığı öğrenilir. Koltuktaki müşterinin tıraşı bitmiştir. “Ruhum sıkılıyor… Gene de geçmedi bak…”193 diyerek berber dükkânından çıkar. Zindan karası tespihi olan adam hareketlense de keçisakallı adamı oturtur koltuğa berber. “Yeni bir oyun başlıyor.”194 diye geçirir içinden roman yazarı olan adam. Sonra yine aynı roman yazarı olan kişi “oyun kanlı olacak anlaşılan”195 der kendi kendine. Berber neden konuşmadığını sorar en son gelen müşteriye. Ne anlatacağını soran roman yazarı olan adama “Ne anlatırsan anlat… Yeter ki anlat.”196 der berber. Bu noktadan sonra anlatılanlar yazarın kurguladığı hayal ürünü bir şey midir, yoksa berberden köy meydanına, köy meydanından muhtarlık odasına ve oradan tek tek evlere yayılarak genişleyen gerçekliğin seyircisi midir roman yazarı olan adam, bu belirsizdir. Haşan Ali Toptaş Gölgesizlerde bir roman yazarı oluşturmuştur eşi ve çocuğuyla birlikte, bu roman yazarı da kendi romanında başka kahramanlar meydana getirmiştir. Aralarında Çıngıl Nuri’nin, muhtarın, bekçinin, güvercinin vs. olduğu hayal ürünü kahramanlardır bunlar. Gölgesizler romanının bir olay örgüsü varsa bu da roman içindeki roman yazarının romanı yazması / anlatmasıdır. Kurgunun içinde başka çeşitli olaylar da anlatılmıştır. Bu olaylar masal tadında parça parça verilmiştir.
Gölgesizler
GölgesizlerHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202012,8bin okunma
340 syf.
8/10 puan verdi
Min. spoiler ile anca böyle
Kitap tahmin edileceği üzerine körlük salgınıyla başlıyor, bir yere kadar acaba ne oldu, nasıl oldular falan kafanızda uçuşuyor. Bu soruların cevabını bir yerden sonra bırakıyorsunuz. Saramago'da bu cevapları önemsemeden olay sonrası insanların davranışları ve birbirleri ile yeniden kurulan ilişkiler üzerine duruyor. Başlarda iyi başlayıp ortalarda biraz olaylar yavaşlıyor ve sonlara doğru toplarlanıyor. Sonununu çoğu arkadaşım sönük bulmakla birlikte kabul edilebilir. Bir alıntı ile kitabı özetleyecek olursam ''Sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum, biz zaten kördük, Gören körler mi, Gördüğü halde görmeyen körler.''derim. Not: Kitabı beğenip hemen yazarın diğer kitabı olan Görmek kitabına başlarsanız hayal kırıklığı yaratabilir, kitaplar devam şeklinde değil. Görmek kitabı felaket sonrası düzenin yeniden tahsisi üzerine ve Körlük'teki kahramanlar yok. Kitabın teknik kısmına gelirsem; Can yayınları çevirisi Kırmızıkedi yayınlarından çok daha akıcı buldum. karşılaştırmalrımda Can yayınlarının çevirisi daha edebi buldum.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Can Yayınları · 2015105,3bin okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.