Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
yedi uyurlar telmihi
Şimdi, ey sevgili şiirlerim, böylece Bırakın kendinizi sinesine halkımın! Yorgunların uzuvlarını lütf ile Cebrail bir misk bulutunda korusun Şairin gönlü hoş olsun, Bermutat hoş ve hoşsohbet olsun, Öyle ki kayalıkları yarıp, Tüm zamanların kahramanlarıyla Cennet'in derinliklerinde adımlasın, Güzelin, mütemadiyen yeni Ve her tarafa yayıldığı o yerde Hazlar içinde dolaşsın, bundan Sonsuz kalabalık mutlu olsun. Evet, hatta bu küçük sadık köpek Efendisine refakat etsin oraya dek
Çeşmenin Başı Kalabalık Herkes Suyunu Doldurana Kadar Samimi
Reklam
Kalabalık bir çarşıda, kızgın güneşin altında kalmış bir kedi yavrusu kadar çaresizim. Geçmişi silinmiş birini anlatmak zorundayım. Yeni çaresizliğim ondan. Ertelenmiş bir ceza olsa, seve seve çekerdim. Değil ki. Yaşandığı sırada çok güzel geçmiş ama artık anıları bile silikleşmiş bir tatilin, bir turizm şirketinin ayarladığı eski bir yaz tatilinin, kış ortasında önüme gelen son taksiti, son faturası gibi duruyor karşımda.
Avrupa solucanını söküp atamayacak mıyız biz?
Bence insanlarımızda karakter eksikliğini ele veren bir huzursuzluk var. Tüm eğitimli Amerikalılar eninde sonunda Avrupa'ya gidiyorlar -belki orası onların düşünsel yuvası olduğundan, kaldı ki bu ülkenin hastalıklı adetleri de onu gösteriyor. Önde gelen bir kız okulu öğretmeni, "Bir kız çocuğunun eğitimi, onu Avrupa'ya gidebilecek hale getiren neyse odur" demişti. Yurttaşlarımızın beyninden bu Avrupa solucanını söküp atamayacak mıyız biz? Oysa gidenlerin başına ne geleceği bellidir. Evinde bir yeri dolduramayan kimse yurtdışında da dolduramaz. O kimse kendi önemsizliğini daha büyük bir kalabalık içinde gizlemek için başka ülkeye gider. Memleketinizde görmediğiniz bir şeyi orada mı göreceğinizi zannediyorsunuz? Tüm ülkelerin mayası aynıdır. Süt bakraçlarının ateşten geçirilmediği, bebeklerin kundağa sarılmadığı, çalı çırpının tutuşturulmadığı ve balığın ızgara yapılmadığı bir ülke mi var sanıyorsunuz? Herhangi bir yerde geçerli olan, her yerde geçerlidir. Bırakın bakalım, gidecek olan istediği yere gitsin; eninde sonunda kendinde taşıdığı kadar güzellik veya değer bulabilecektir.
Sayfa 124Kitabı okudu
ŞÜKRÜ ERBAŞ ile SÖYLEŞİ / Bidünyakitapgrubu!
Yaşayan şairler arasında en çok sevilen, en çok okunan ve Ömür Hanım'ı bizimle tanıştıran usta kalem
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
, 9 Temmuz'da "
İnsanın Acısını İnsan Alır
İnsanın Acısını İnsan Alır
" kitabı üzerine yapacağımız çevrim içi söyleşiyle bizlerle olacak! “Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne
İnsan yalnızdır şehrin sokaklarında en kalabalık caddesinde bile, trafiğin en çok kilitlendiği noktada yalnızdır,en sevildiği anda bile kimsesi yoktur aslında. Kafası birinin omuzundayken bile sığınacak bir liman bulamaz . Yüzler siliktir, bedenler ise birer cansız manken gibi Herkes birbirinin aynısı görüntüler, isimler ve vasıflar değişir sadece en nefret ettiğin insan hayatına ne kadar dahilse , en sevdiğin de o kadar dahildir.Beraber vakit geçirme süreleri uzar,beraber yemek yeme sayıları, birbirine kullandığın kelime sayıları artar yalnızca.Temelde yalnızdır yine insan. Ve yine yalnızdır. Evliyken de yalnızdır.yalnizken de yalnızdır.Hayat arkadaşları da yalnızdır, sokaktaki kimsesizler de, kış günü üşüyen bir köpek de.Hep birlikte daha nice senelere de yalnız gireriz.
Reklam
Sana seni seviyorum diyemem ama kalabalık bir ortamda gülerken ilk sana bakarım.
"Sana seni seviyorum diyemem ama kalabalık bir ortamda gülerken ilk sana bakarım."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.