Kör suların kuyusunda, gönül gözü bulanınca Kalabalık kuytusunda, salındım tek başıma. (Kalben - Al Beni) youtu.be/0Nbn_o7SJPw
Muhammed 38 Ey müminler!) İşte siz Allah yolunda harcama yapmaya çağrılıyorsunuz, fakat içinizden bir kısmı cimrilik ediyor. Halbuki cimrilik eden ancak kendine karşı cimrilik etmiş olur; zira Allah zengindir, siz ise yoksulsunuz. Eğer hak çağrısına sırtınızı dönerseniz Allah sizin yerinize başka bir topluluk getirir; sonra onlar sizin gibi
Reklam
Geldin tuttun ellerimi, öylece durdun yanımda. Usul usul kaynıyorken, aşkın damarlarımda. Taşlar oynadı yerinden, Dönüşürken en derinden. Güzelliğinde ben sana ah beni anlasana. Ben seni seçtim, ne yollardan geçtim. Sandım kendime eştim, ondan içimi deştim. Döktüm avuçlarına, al beni alsana. (#Kalben söyler ben dinlerim..)
ZENGİNLİĞİ VEREN HAZRET-İ ALLAH’TIR
Abbâsî halifelerinden Harun Reşid (rah.), halka, ikram ve ihsan etmeyi seven birisi olduğundan medih ve sena edildikçe bazen “Benim kadar ihsanda bulunan bir padişah daha var mıdır?” gibi sözler söylermiş. O devirde çölde yaşayan göçebe Arap halkı, zaman zaman Bağdat şehrinin etrafında çadır kurup ticaret yapıp ihtiyaçlarını
تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ Bu geceye benim için çok manidar bir not; Ağzımızdan çıkan bütün olumsuz kelimeler yapamıyorum, olmuyor bunları söyledikçe iyice hayatımız zorlaşıyor. Bütün olumsuz kelimeleri hayatımızdan çıkarıyoruz. Ve diyoruz ki "Ya Rabbi sana tevekkül ettim." Ne demek tevekkül? Yani işlerimizi Allah'a bırakmak, ona
ZENGİNLİĞİ VEREN HAZRET-İ ALLAH’TIR -2
Harun Reşid, kadının ikramından ve cömertliğinden fevkalâde hayrette kaldığından bir pusula (not) yazdı ve “Ben, size nispetle daha zenginim. Şu pusula ile çocuğu şehre gönderiniz. Beni bulsun. Hem ben memnun olurum hem de hizmetinizde bulunmak isterim.” deyip ayrıldı. Kadın, pusulayı aldı, pek de mühimsemeyerek bir tarafa bıraktı. Üzerinden beş
Reklam