sen evden çıktın ya, eşik önünden aktı, pencere ardından koştu. kalabalık içinde yabancı kalma diye aynadaki gülüşün, kâküllerindeki rüya, sandıktaki kokun, üstüne gökyüzü oldu. o uzak, soğuk, kocaman şehir birden ev içine döndü. ben titreyerek baktım ardından. kötü bir yalnızlık seni incitmesin diye avuçlarındaki hayat çizgisinden sessizce öptüm.