Sahibine Ulaşamayan Vedanın Mecbur Kalmış Çığlıkları
Maral, adını denizlerin ortasında bir başına, güzelliğini kimsenin farkedemediği bir deniz kızından almış gibi duran ve her bir konuşmamızda biricikliğinden sadece beni faydalandıran en sevdiğim, en değerlimin adıdır. Kelimelerimi zulalayıp ona doğru saçtığım, yüzünün güldüğü ya da gülmesi gerektiği her yerde var olmaya çalıştığım kişidir Maral.
Tırnaklarım, ölü bir ağaçtan kopmuş kabukların kenarlarına benziyordu. Giysilerim ise, en güzel kısımlarını sivri ve keskin çakmak-taşlarına bağışlamışlardı. Başım da uykusuzluktan şişip davul gibi olmuştu. Sanki içinde hiçbir düşünce yokmuş gibiydi. Acaba ne kadar uyumuşt um? Bir anl ık ya da bir saatl ik bir uyku muydu, yoksa sonsuza kadar mı