Kalem Sızıntısı
Ona anlatamadıklarımın arasında 'insanlara değer vermenin' de olması en kötüsüydü. Şimdi bir ömür kendini nasıl da haklı görecek.
Kalem Sızıntısı
Hayatıma renk veren, sarsan, karıştıran ve sonra yine ayıklayan herşeyin özeti bir kelime olabilir miydi? Dil dediğimiz bunca kabiliyete sahip miydi? Anlat hikayeni diyorlar... Anlatayım öyleyse "Hissikablelvuku"
Reklam
Kalem Sızıntısı
Biliyorum af dilemedin -ki sen hata yaptığını da kabul etmedin ya hiç neyse... Ben bu gece ansızın seni affediyorum. Bağışlayamamanın ağırlığını taşımaktan yorulduğum için, güçlü hafızanın verdiği acıdan bıktığım için affediyorum...
Kalem Sızıntısı
Ne çok yanıltmıştı beni bilse tüm kemikleri kırılmış gibi hissederdi... Bilmedi, bilemedi, bilmek istemedi belkide sormadı çünkü... Ben de çıkıp karşısına anlatmadım... Hem ne gerek vardı bunca yanılgıyı hikayeleştirmeye...
Kalem Sızıntısı
Zamanın en iyi ilaç olduğu zamanlar artık çok geride kalmış ve acılarımıza bağışıklık kazanmıştık. "Ne halin varsa gör"lerimizle başbaşa kalmıştık...
Kalem Sızıntısı
Şimdi kelimeler bir bir anlam kazanıyor hayatımda. Sen ve sana dair herşey 4 harfli bir kelimeye sığıp hayat buluyor. Nihayetinde soranlara "Ukde" diyorum...
Reklam
Kalem Sızıntısı
Beklentilerim azaldıkça dünya daha çekilir bir hâl alıyordu....
Kalem Sızıntısı
Yolculuklar güçlü hafızanın hücuma geçtiği zamanlardı... Adeta bir ömrün fragmanıydı... İzliyorum.
Kalem Sızıntısı
İstesekte istemesekte olmuştu işte. Yaşamam dediğim herşeyi yaşamış, yapmam dediğin her şeyi yapmıştın. Şimdi ne yapsak boş. Kendimi karşıma alıp ettiğim her sohbetin sonunda tek cümlelik özetim oldun: 'Ölsem unutmam'...
Kalem Sızıntısı
Mesela yıllar geçecek, düşecek saçlarıma aklar ve yüzümde kırışıklıklar... Bir cam kenarından gelen geçeni izlermiş gibi görünüp, düşünüp düşünüp anıları belki diyeceğim, keşke diyeceğim ve nihayetinde yine dönüp dolaşıp neyse diyeceğim...
25 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.