Öne Çıkan Kalk gidelim Olric Gönderileri

Hadi bakalım Olric geç şöyle kenara doğru, Tutunamayanlar’ı yorumlayacağız şimdi. Sadece yorumlamak için iç dünyamıza dönmemiz lazım, orada bizi bulur muyuz acaba? Yok mudur? Nasıl? Olmaz canım öyle Olric. Biz ne zaman terk ettik kendimizi? Hani kendini bilmekti aslolan. Kimse söylemedi bize kendini bilmek için baktığın yerde kendini görmeyeceksin diye. Çok ayıp Olric çok. Şimdi nasıl anlatacağız Tutunamayanlar’ı. Gene tutunanlar anlamayacak, yine başlayanların yarısı bırakacak kitabı bitiremeden. Çok sıkıcı bulacaklar anlatılanları. Okuyanların bir çoğu bunu bir roman sanacak. Oğuz yazmayı denedikçe onlar onu roman yazıyor sanıyor, oysaki sadece deniyor. Herkes gömleği düzgün asmak istiyor kimse asılan gömleğin acılarıyla ilgilenmiyor. Düzgün olmak için Olric hem de çok düzgün olmak için acılar çekmek gerekiyor. Kimse acı çekmek istemiyor Olric. Olsun Olric olsun, anlattıkları paspas altındaki anahtar. Bilmiyorlar Olric o paspasın altına bakmadıktan sonra içeri giremeyeceklerini bilmiyorlar. İçeri girseler Dostoyevski'yi de tanımazlar üstelik. Napalım Olric, kalk gidelim öyleyse ben vazgeçtim anlatmaktan bu kitabı.

TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,5bin okunma