Acının tadı varmış tattım. İnsanı iki büklüm edermiş düştüm. Kalkmak için en sevdiğim, en güvendiğim dala tutunmak istedim, dal elimde kaldı yaralandım. Derin ve iyileşmesi zor bir yaraya sahibim artık.
Aşk yan yana dizilmiş üç harfin ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor. Mutluluğu da yıkımı da içinde barındıran bir güç.. Önce alıp seni göklere çıkartıyor. Şanslıysan yere inişin yavaş ve acısız oluyor ama değilsen.. Aniden çakılıyorsun yere. Tüm kemiklerini kırıyor, mahvediyor seni. Görünüşte hiçbir şeyin yokken batıyor o kemikler yüreğine birer birer. Ayağa kalkmak istiyorsun adım dahi atamıyorsun. Sürünüyorsun yerlerde ama sesini bile çıkartamıyorsun.
Reklam
En derin zindan: duygular..
Kalkmak için önce düşmek gerekir, Görmek için bazen sadece bakmak kafi gelmez.. Bu yüzden kelimeler çoğu şeyi anlatmaya bazen hiç yetmez, O satırlarda önce düşüp sonra kalkmak gerekir ve buda asla tamamen yetmez, Önce bakıp sonra da görmek gerekir ve görebildiğin kadarını yaşamak, Yaşayamadığını bu yüzden yazamaz çoğu insan. Ve bazı insanlar da yaşayamadıklarını köleleştirir satırlarında, kitapları duygularının en derin zindanlarıdır.. Burada görmek için ışık açmak yetersizdir, yüreğini açmalısın o zindanlarda.
İnsan her şeyi aşıyor da içindeki o tarifsiz yorgunluğa geldiği zaman ne yapacağını bilemiyor. Hangi şarkıyı dinlesem geçmiyor, hangi kitabı okusam hafiflemiyor, ne zaman bu sefer geçti desem ne zaman güneşe baksam hayranlıkla, yine bir rüzgara kapılıyorum. Kabul etmek istemiyorum. Kendimi kaybettiğimi kabul etmek istemiyorum. Mutluluğumu, çocuksu sevincimi, heyecanımı, içimdeki umut dolu kız çocuğunu kaybettiğimi kabullenemiyorum. Hangi şiiri okusam bana hitap eden bi burukluk, hangi yağmura baksam beni anlatan buruk bi damla, hangi şarkıyı dinlesem bana fısıldanan buruk bi cümle. Ne ara bu kadar yoruldum ne ara bu kadar sıkıştım yalnızlığıma, dışarılara sığamazken. Kendime bile söyleyemeyeceğim kadar yorgunum artık. Ayağa kalkmak için çabalayamayacak kadar. Ne zaman son bulur bilmiyorum, ne zaman şiirler mutlu eder ne zaman şarkılar gülümsetir ne zaman benim güneşim yeniden doğar bilmiyorum. Ya karanlıktayım artık ya da önümü göremeyecek kadar kör, sahiden...
Bütün düşüşler daha sağlam kalkmak için...
Kalkmak da istemiyorum, yatmak da. Kalmak da istemiyorum, gitmek de...
Reklam
ağladım.saatlerce.yanımda kimse yoktu yastığa sarıldım.arada durup içinde bulunduğum durumu sorguladım.defalarca.”deli miyim ben?”diye sorduğum bile oldu biliyor musun?”çok mu abartıyorum acaba,”dedim kendime.sürekli bir kaçış yolu aradım.olmadı bulamadım.hiç gibiyim.koskoca bir hiç.acı veriyordu yastığa sarılmam,hıçkıra hıçkıra ağlamam.birilerinden yardım istemeyi düşündüm.birisi yoktu.kimsem yoktu.kimsem yoktu.herkes o kadar yok ki artık.günümü öldürdüm defalarca.belki deneseydim bir şeyleri düzeltmeyi,bugün o odada saatlerce ağlamazdım.denemedim.düştüm ve kalkmak istemedim.bilhassa gücüm yoktu.hala da yok.geçmişi unutmak istedim.hiç doğmamış olmak istedim.fakat sadece istedim.çünkü ben,istemekten başka bir şey yapamıyorum.
FilmAlıntısı
- Neden düşeriz biliyor musun Bruce? + Tekrar ayağa kalkmak için...
Erken kalkmak zorunda kalmasak çok mu şey istemiş olurumm.
Çöken dizi kaldırmak değil, yanına çöküp birlikte kalkmak.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.