47. Kalp yolun kenarındaki kuyuya benzer (içine ne atarsan o dolar), bir de aynaya benzer (kime yönelirse onun hali ona akseder).
Unutmayın ki minnet dolu bir kalp, her zaman evrenin zenginliklerine daha yakındır.
Reklam
Kafanın içinde ne kadar çok yaşarsan kalp de o kadar kasılır. Kafanın içinde olmadığında ise kalp bir nilüfer çiçeği gibi açılır.
136 syf.
4/10 puan verdi
Mezarlarınıza Tüküreceğim / Boris Vian Otuz dokuz yıllık kısacık yaşamını sanatın hemen her türlüsünden eserlerle renklendiren yazan #mezarlarınızatüküreceğim ile okuru yerin altına indiriyor adeta. Bir “beyaz z*nci” nin intikam hikayesiyle şiddet ve erotizmin sınırlarını zorluyor. Bu içeriği nedeniyle bir dönem yasaklı da olan kitap beyaz perdeye uyarlanmış ve ne ilginçtir ki filmin galasında yaşadığı hayal kırıklığı nedeniyle kalp krizi geçirip ölecek kadar yazarının sahiplendiği de bir eser. Bana çok ağır gelen bu içerik, yeraltı edebiyatını seven okurların dikkatini çekebilir. Bizdeki karşılığı olarak Hakan Günday kitaplarına benzettim bu eseri. Yazardan sıradaki kitabım “Günlerin Köpüğü”, keyifle okuyalım. Edebiyat dolu bir hafta olsun #alntılarım “.. kitap kulüpleri tarafından tavsiye edilen, üzerinde konuşulan bir kitabı satın almak istiyor insanlar, aslında içeriğinde ne olduğunu pek umursamıyorlar.” “Gidelim,“ dedi, “buradan gidelim, siyahlar için bu dünyada adaletin zamanı henüz gelmedi .. “ “Sanıyordu ki iyilik yapmakla iyilik bulunur, oysa böyle bir şey olsa bile, bu sadece bir rastlantıdır.“ @ithakiyayinlari @birdahaoku #ithakiyayınları #borisvian #birdahaoku #tavsiyekitap #öneri
Mezarlarınıza Tüküreceğim
Mezarlarınıza TüküreceğimBoris Vian · İthaki Yayınları · 20181,551 okunma
Ziya Gökalp
Allah birbirini seven kalpler arasında açılmış manevi bir penceredir. O, öyle bir semadır ki, ruhlarımız onun içinde yıldızlar gibi parlar ve birbirini uzaktan seyreder. Bilmem sen de beni “Kalp gözü” ile görüyor musun?.. Yuva saadetini, yuvasından uzak düşmüş garip kuşlara sormalı… Dünyada vatan sevgisinden sonra en tatlı duygu yuva sevgiliymiş. Ben Tanrı’dan çok şey istemiyorum: Yurdum mesut olsun, yuvam bahtiyar…
Sayfa 94
satırlarca yazıp intihar eden yazanlardan biri mi olacağım? yoksa okulumu bitirip sorumluluk sahibi babalardan biri mi? seçimlerin bile anlamı olmuyor bazen. en uzun yolu seçiyorum, belki yolda aklıma daha iyi bir fikir gelir diye. ya da erteleyebildiğim kadar erteliyorum sonumu. belki bir gün bir şey beni vazgeçirir diye. kendimi sevdiğim pek azdır. seni sevdiğimi düşündüğüm daha fazla. insanlara olan nefretim çok daha. aslında bu kibir, bir korkuyu da beraberinde getiriyor: ya bütün insanlar benim gibi içlerindeki güzelliği dışarı vuramıyorsa? rüyalarında ve hayatında olmamak canımı sıkmıyor artık. birkaç yıldır büyüyorum, büyüyorum. kilom artıyor, zihnim dolup taşıyor ama ben aynıyım. sadece kendini düşünmek zorunda olmanın verdiği huzur aklımdan silinmiş. yine bir bağlılık ve kalp sancıları istiyordu canım. ancak bunun olmayacağını ona kesin şekilde anlattım.
Reklam
"Kalp kirizinden öldü," dedi Beşir. "Ama gerçekte kırık kalp yüzünden öldü. "
"En önemlisi akıl değil, onu yöneten huy, kalp, asil duygular, kültürdürdür."
Bugün ölüme bir kalp atışı kadar yakın olmaktan bıktım.
Reklam
Nasıl bir gaddar ki bana ölümü anlatıp Bir hayat boyu onunla yaşa diyor.
Ölümün geleceği ve silinip gidecek yaşamların içinde özenle seçtiğim , ruhuma aldığım. Yas tuttuğum sözcükler .Sana bu faniliği yakıştıramıyorum,her baktığımda ölümü görüyor , kırıklığı, naifliği ve gelecek olanı görünüyorum. Bekliyoruz , seçeneksiz
Beyin damarlarından filan iyi anlıyor, ama mutsuzluktan hiç anlamıyor.
Nereye gideceğimi pekâlâ biliyordum. Hep bildim. Zaten by yüzden mutsuzum. Böyle anlarda imdadıma yetişen minik konyak şişeme sarılıyorum. Sarılıp kimseciklere göstermeden birkaç büyük yudum alıyorum. Genzime tatlı bir sıcaklık yayılırken kendi kendime soruyorum, nerede kırıldı benim hayatım? Nerede kendim olmaktan çıktım? Gençken, enkazımdan geriye kalan o biricik hayalin peşinde koşarken düşünecek vakit bulamamıştım. Zira pek hızlı koşuyordum ve durursam düşeceğimi sanıyordum. Korkuyordum. Durup bir ağaca yaslanamadım, soluklanamadım. Şimdiyse dinlenemeyecek kadar yorgunum. Bir an nefes alamadığımı hissediyorum. Çantamı çıkarıp sabah almayı unuttuğum hapımı ağzıma atıyor, azıcık konyak marifetiyle mideye indiriyorum. Doktorum bu minik kapsüllerle alkolü zinhar karıştırmamam gerektiğini söylüyor. Soluk borusundan, kalp ritminden, beyin damarlarından filan iyi anlıyor, ama mutsuzluktan hiç anlamıyor.
Uyumakla biter yalnızca İnsanın kalp ağrısı ve binlerce sarsıntı Tenin miras aldığı William Shakespeare, Hamlet
Kentsel dönüşümden ziyade , beyinsel ve zihinsel dönüşüme ihtiyacı olan ve beyni kâinatın çöplüğüne çeviren insan , neden karıncanın çığlığının aslanın kükremesinden daha güçlü olduğu- nu fark edemez , neden sığınacak bir " kalp " ve daha müreffeh bir hayat peşinde değil de , " yapay insan " peşinde koşar ki ? Anlamak mümkün değil . En büyük tehlike , bizatihi insanın kendisidir !
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.