Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Rüya Bu ya
1. ikimiz otobüsle uzak bir şehre gidiyormuşuz kars'a mı desek ardahan'a mı desek yollarda kar bulut mavisi / dağlar duman derin bir uykusuzluğa sarkmış yolcular bir uçuruma sarkar gibi
Ötükenin erlerinin Acunda yoktur eşi. Ötüken'in kızları Gökte ayın onbeşi. Yürekleri kan eder Gözlerinin ateşi.
Reklam
"Mesele nedir?" "Komiser eşinizin avcilik deneyiminden emin olmamak" "Bu saçmalık," dedi Pendergast. "Bunu konuşmuştuk." Helen elini sallayarak güldü. "Merak etme, anlaşılan burada hala kadınların verandada oturup yelpazelendiği, kan görünce de bayıldığı Britanya Imparatorluğu görenekleri sürüyor. Ben komiseri hizaya getiririm."
Sadece adamın karısı: "Ve kızıl yeleli olduğunu söyledi, öyle mi?" "Evet. Önce kapıldığı histeriyle aslanın kanlara bulanmıs olduğunu söyledi. Ama biraz sakinleşince kadını doğru düzgün sorgulama şansımız oldu ve öyle görünüyor ki aslanın yelesi koyu kırmıziymis. "Kan olmadığınt nereden biliyorsunuz?" Helen lafa girdi. "Aslanlar yeleleri konusunda çok titizdir.Düzenli olarak yelelerini temizlerler. Hiç yelesinde kan olan bir aslan görmedim, yalnızca yüzlerinde olur."
*** Tarihte, bir devrimin yenilgisi kadar yüce, trajik ve kanlı bir sayfa yoktur. Böyle bir anda halkın yüreği kan ağlar, iyiliğe, adalete ve mutluluğa olan ezeli düşü yok edilir. ***
Sayfa 305 - Kor kitapKitabı okudu
Barış içinde bir yeri bulmak için dünyamız üzerinde çok defa uçmuş fakat her yerde yıldırımların ve insanların şimşeklerini görmüş çünkü her yerde savaş varmış. Bir zamanlar dünyayı sular altında bırakan tufan şimdi de denizleri kan ve ateş içinde bırakmış. Güvercin barış içinde bir yer bulmak için ülkelerin üzerinden ve içinden uçmuş. En sonunda zeytin yaprağını götürerek müjde vermek için Nuh’a geri dönmek istemiş ancak o günlerde kıyamet ateşi insanların üzerinde her zamankinden çok daha fazla yükselmiş ve güvercin tek bir zeytin yaprağı bile bulamamış. Ne yazık ki bugünlerde bile ne güvercin zeytin yaprağını ne de insanlar barışı bulabilmiş durumda. Fakat güvercin aradığını bulamadan eve dönemez ve sonsuza kadar dinlenemezmiş. Bugün hiç kimse barışı ararken kaybolmuş efsanevi güvercini görmemiştir fakat o hâlâ gökyüzünde, başımızın üzerinde yorgun bir halde ve korku içinde uçuyor. Bazen geceleri uykumuzdan uyandığımızda, gökyüzünün karanlığında bir hışırtı, aceleci bir avın rahatsız edici ve çaresiz uçuşunu duyarız. Gökyüzü ve yeryüzü arasında dolaşan, yolunu kaybetmiş, bir zamanlar atamız Nuh’un sadakatsiz habercisi bu güvercin kaderimizle ilgili atamız Nuh’u bilgilendirir ve tüm karamsar düşüncelerimizi ve arzularımızı kanatlarında taşır.
Reklam
Bazıları evet
Hayır. Kutsal atəş kadınlar için geçerli. Köktendincilerin Tanrı'ya iman ettikleri gibi aşka ( iman ) ediyorlar. Karşılaştığın kız kim olursa olsun, davranışı nasıl olursa olsun, ister tasasız tavırları ister bağımsız bir görünüşü olsun bu kutsal ateşi, kimi kez çok derinlerde, ama daima kendisi için muhafaza eder.
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
6 )Sözel judo: eleştiri ateşi altında olduğunuzda karşılık vermeyi öğrenin değersizlik hissinizin nedeninin süregiden de öz eleştirileriniz olduğunu öğreniyorsunuz Bu durum sürekli kendinize nutuk çektiğiniz ve sertt gerçekçi olmayan bir şekilde zulmettiğiniz üzücü bir iç konuşma şeklini alır Genellikle öz eleştiriniz başka birinin sert bir
Sayfa 143
Yalanlardan, yalnızlıktan ve kendimi kopuk hissetmekten bıkmıştım. Güvenemediğim insanlarla olmaktan, birlikte olmayacağım insanlara güvenmek istemekten usanmıştım.
Sayfa 238 - Artemis Yayınları, MacKaylaKitabı okudu
Reklam
Bu kan ve ateş toprağında binbir facia arasında, yalnız o kızların gözlerinde merhamet ateşi yanıyor! Hayat yalnız o kızların gözlerinde kalmaış.
Ötüken Neşriyat 16.BasımKitabı okuyor
Kelimeleri her şekle sokabilirsin. Sözler ve yeminler kalbi kırar, ruhu mahveder.
Anlatırlar; âlim bir zat bahçe işleriyle uğraşırken Allah'a inanmayan bir adam yanına gelmiş, demiş ki: "Üç sorum var; cevaplarsan iman edeceğim, cevaplayamazsan sen inkar edeceksin, var mısın?" O da, "varım" demiş. Birincisi; "Allah var diyorsunuz, ama görmüyoruz. Ben görmediğim bir şeye nasıl inanayım?"
"Ötüken erlerinin Acunda çıkmaz eşi. Ötüken'in kızları Gökte ayın on beşi. Yürekleri kan eder Gözlerinin ateşi..."
"Bekle bir dakika. EBU kim?" "Eğer bana ulaşamazsan." "Peki EÖ?" "Eğer ölüyorsan. Fakat yerinde olsam bu numarayı gerçekten ölüyor olduğumdan eminsem arardım aksi takdirde seni ben öldürürüm."
Sayfa 134 - Artemis Yayınları, MacKayla ve JerrichoKitabı okudu
1.013 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.