2023 böyle geçti
(Satır sonlarında yazanlar bitirme tarihi ve saati) 2023 kitapları : 307 OCAK 1. Charles Bukowski - Kapalı Bir Kapıdır Cehennem 01.01.2023 2. Charles Bukowski - Bana Aşkını Getir 02.01.2023 18.26 3. Can Yücel - Maaile 04.01.2023 19.30 4. Can Yücel - Portreler 05.01.2023 18.35 5. Edip Cansever - Ben Ruhi Bey Nasılım? 05.01.2023 23.36 6.
Kanat Güner, Eroin Güncesi
"Küçükken, aslında bir prenses olduğumu, kral babamın iyi yetişmem için bana kocaman bir oyun oynadığını, çevremdeki herkesin oyuncu, her şeyin dekor olduğunu, sıradan bir insan gibi yetişirsem daha akıllı bir prenses olacağımı düşündükleri için bu saçma sapan şeyleri bana yaşattıklarını hayal ederdim; değilmiş. Hâlâ kimse gelip beni sarayına götürmedi. Hayal kurmak, çamaşır suyu içmek kadar zor. Yazacak bir şeyim de kalmadığına göre... Evet, artık bitti, perde!"
Sayfa 115 - Karakarga & 2. BaskıKitabı okudu
Reklam
Kendimi bildim bileli topluma karşı savaş veriyordum.Önce kadın olarak görülmekten nefret ediyor,çoğu erkekten daha zeki olduğumu düşünüyordum.İspat etmek için de burnumu hemen her deliğe sokuyor,erkeklerin yaptığı her işi yapmaya çalışıyordum.En büyük çıkmazım hassaslık,duygusallıktı.Ne kadar güçlü olmaya çalışırsam çalışayım büyük hayal kırıklıklarına uğruyordum.Birinin omzuna yaslanıp ağlamayı çok kadınca bulduğum için içimdekileri hep saklıyor,güçlü kadını oynuyordum.
Evlilik benim için çok anlamsızdı,komikti.Hiç mutlu ve evli iki kişi görmemiştim.İnsanların kendi sorumluluklarını başkasının sırtına yükleme merakı,sahiplenme gibi büyük bir hata,hala çocukluğumuzdaki masal sonlarını arıyor olmamız,yanılsamadan ibaret aşklar ve en önemlisi yalnızlıktan duyulan korku sonucu bu ikili kombinasyonu deniyoruz.Bunları biliyordum ama,ya bu sefer farklı olursa,ya sonsuza kadar mutlu...falan filan diyordum işte.
Hep ama hep aynı şeyi yaptım;sevgi aradım,sevgi istedim.Tatminsiz,doyumsuz,isterik bir şekilde,en çok sevgiye ihtiyaç duydum.
Sabah okul ve yalnızlık,öğleden sonra sırf yalnızlık,akşam tiyatro ve bunalım!
Reklam
İstanbul'da özgürmüşüm,pöh!Dışarı çıkıyorsun,dolaşmak tek amacın,ama itin biri anında keyfini kaçırıveriyor.Okula gidiyorsun,küçümseyip kaçıyorsun.Derslerden şimdiden tüymeye başladın.Bu özgürlük mü?Yok kızım yok!Sen özgür falan değilsin.Dört duvar arasında yıllanmış bir zavallının bile düşüncesinde senin aciz fikirlerinden daha ileri bir özgürlük var.
Siz benden hiç özür dilediniz mi?Onca kavgada hiç mi haklı olmadım, haklı çıkmadım?Kimsenin benden özür dilediğini hatırlamıyorum.
Freud Türkiye’de doğsaydı nutku tutulur, fortçu olur çıkardı.
Yaşam artık iyice çığırından çıkmıştı. Pollyannalar bile intihar ediyor, ben hala yaşıyordum.
Reklam
Bir sürü uyuşturucu var aslında,sadece eroin gibi damardan girmiyor ve daha yavaş öldürüyorlar. Televizyon, futbol, din, politika... Beğen beğen al. Bunların her biri beyni öyle ya da böyle uyuşturuyor, normal fonksiyonlarından alıkoyuyor. Eroine gelince, böyle bir ortamda, uygun çevre ve bir yığın kartın üst üste düşmesi gerekiyor. Trafik kazası gibi biraz aksi bir tesadüf, size de çarpabilir...
Ben galiba hayatım boyunca iki arada gidip gelicem Kornişteki perde gibi, Raydan çıkana dek...
142 syf.
10/10 puan verdi
·
31 saatte okudu
Kanat Güner
Belli bir kültür ve terbiye ile büyütülmüş; maddi sıkıntı çekmemiş ama hep en çalışkan, en olgun, en terbiyeli olmak zorunda kalmış çocuklardık. Çoğumuzun ailesi ya boşanmış yanda çocukları yani bizler yüzünden ayrılamadıkları için senelerce kavga gürültü birbirlerine katlanan ebeveynlerdi. Birkaç gurbetçi dışında hepsi doktor, mühendis, öğretmen vb. Mesleklere sahipti anne ve babalarımız. Bize pahalı oyuncaklar alıp güzel okullarda okutmuşlardı. Bizler de bir zamanların en iyi öğrencileri olmuş, zekanızı, yeteneklerimizi ispatlamış, onların deyimiyle bir noktadan sonra kötü arkadaşlar falan yüzünden sapıtmıştık. Hiçbir anne ve baba kendinde kusur aramıyor, hep aynı tekerlemeyi söylüyordu: “Çalıştım, çabaladım, yemedim, yedirdim, okusun adam olsun diye elimden geleni yaptım, bir dediğini iki etmedim ama şimdi onun bize yaptığına bak. Vallahi yaşlandım, çöktüm, ölümüm bu çocuk yüzünden olacak, doktor, hastahane her şeyi denedik, gene başlıyor, gene kullanıyor”. Kimi okuyuculara göre, absürt yaşantısı, dik başlı oluşu, sisteme uymaması yüzünden yaşantısının gidişatına bakarak hak ettiğini düşünürken, ben bilakis, aksine o dönemin şartlarında, bizlere nazaran daha zeki olan bu insanların iyi değerlendilemediğine, topluma kazandırılması gerekirken, ailelerin, bireylerin, ve çevre faktörünün etkisiyle, özellikle de ebeveynler etraf ne der düşüncesinin hakin olduğu ve çocuklarına da bu düşünceyi empoze ederek büyütmeye çalışmalarının sonucunda elimizden kayıp giden değerlerimize üzülüyorum. Tanrı günahlarını affetsin,hiçbir kimseyi de bu denli yaşantılara sokmasın.
Eroin Güncesi
Eroin GüncesiKanat Güner · Stüdyo İmge · 20011,390 okunma
Ağlamak bile çok zor geliyordu, adeta onu kıskanıyordum. Ama ne demiş adamın biri: İntihar, umutsuzluk ile cesaretin kesiştiği yerde gerçekleşir!
Sayfa 107 - Era Yayınları - Kanat Güner - Eroin GüncesiKitabı okudu
Bir insan bu duruma nasıl gelir!
Bazen kendi kendime, git , bir sevgili bul, gez, eğlen falan diyorum ama insanlar gözümde öyle küçülmüşler ki, kimseye karşı nefretten başka bir his duyamıyorum.
Sayfa 87 - Era Yayınevi, Kanat GÜNER, Eroin GüncesiKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.