Biraz uzun oldu ama, üzgünüm sanki kitabı yeniden okutur gibi :')
ROMEO: Yarayla alay eder, yaralanmamış olan. Dur, şu pencereden süzülen ışık da ne? Evet, orası doğu, Juliet de güneşi! Yüksel ey güzel güneş, öldür şu kıskanç ayı, Bak nasıl da sararıp soluvermiş Tanrıça kederden Sen ondan çok daha güzelsin diye. Kıskandığı için vazgeç ona bağlılıktan, Sayrılı ve toydur bakirelik giysisi. Soytarılar giyer bunları
Han Duvarları
HAN DUVARLARI Yağız atIar kişnedi, meşin kırbaç şakIadı, Bir dakika araba yerinde durakIadı. Neden sonra sarsıIdı aItımda demir yayIar, GözIerimin önünden geçti kervansarayIar… Gidiyordum, gurbeti gönIümIe duya duya, UIukışIa yoIundan Orta AnadoIu’ya. İIk sevgiye benzeyen iIk acı, iIk ayrıIık! Yüreğimin yaktığı ateşIe hava ıIık, Gök sarı, toprak
Reklam
Vatan
— Sen hiç savaşa gittin mi, Zorba? O, büzülerek karşılık verdi: — Ne bileyim ben? Hatırlamıyorum. Hangi savaşa? — Vatan için yapılan savaş, demek istiyorum işte! — Sana bırak o lâfları demedim mi ben? Geçmiş saçmalar, unutulmuş saçmalardır! — Bunlara saçma mı diyorsun, Zorba? Utanmıyor musun? Vatan için böyle mi konuşursun sen? Zorba
Can YayınlarıKitabı okudu
"Handuvarları şiirini ezberleyin."
HAN DUVARLARI : Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı, Bir dakika araba yerinde durakladı. Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar, Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar... Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya, Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya. İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Yabu
“Kaç yıldır görmüyorsun buraları?” diye sordu Enver. Gözlerimi kerpiç damlarda, demiryolu boyunca uzanan tel örgüde, tel örgünün arkasındaki Suriye toprağında ve daha ötede, akşam karanlığına gömülen Resulayn kasabasında gezdirdim bir süre. “On iki yıl,” diye mırıldandım. Sonra, on iki yıl adını verdiğim zaman dilimi, içinde taşıdığı on iki
Doğu Cephesinde Değişen Bir Şey Yok muş
Efendiler Nereye? Ziyafet bitti, fakat ağzınızı silmeden, elinizi yıkamadan, bir de acı kahvemizi içmeden efendiler nereye? Yaz başlangıcında sırtı karnına yapışmış, san, sıska, cansız birtakım tahtakuruları çıkar, iğne gibi vücudümüze batarlar, derimizi haşlarlar, kanımızı emerler, sonra sabaha karşı etli canlı, iriyarı şuraya buraya kaçarlar...
Epub
Reklam
25 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.